Dink'in eşi Rakel kırgın. Acısının hafiflemesi için bir şartı var.
Abone olHrant Dink cinayetinin üzerinden tam 1 yıl geçti. Suikastten ziyade ihmaller zinciri konuşuldu. Acıyı en çok hisseden de şühpesiz ki eşi Rakeldi.
Cenazede okuduğu duygusal mektupla tanımıştık onu. Gazeteport'tan Safile Usul, Dink'in evine giderek röportaj yaptı.
En çarpıcı mesajı da vatan üzerine oldu. "Türkiye benim vatanımdır, hiç ayrılmayı düşünmedim" diyor. Zanlıya da dua ediyor. Cinayetin sorumluluğunu Devlet kabul ederse acısının hafifleyeceğini söylüyor.
"Hrant Dink’in ölümünden sonra Türkiye’den gitmeyi düşündünüz mü?" sorusuna Dink şu cevabı veriyor:
"Türkiye’den ayrılmayı hiç düşünmedim. Arada bir Belçika’ya büyük kızımın yanına gidiyorum ama sonra buraya dönüyorum. Vatan seçilmez, doğduğun yerdir, Türkiye benim vatanımdır. Ama Hrant’ın ölümünden sonra yurtdışından Türkiye’ye döndüğümde evime gelmiş hissi olmuyor pek. "
"Kocanızı öldürenlere karşı ne hissediyorsunuz?" sorusuna da Dink, sorumlu olarak devleti görüyor. Zanlıdan ziyade yetkililere kızgın. Tepkisini de şu sözlerle dile getiriyor:
"Öfke duymuyorum. Ama kocamı benden alanlar Tanrı’ya nasıl hesap verecekler? Bunu düşünüyorum. Allah onlara merhamet etsin, bu hesabı vermek mümkün değil çünkü. Devletin Hrant cinayetinden sorumlu olduğunu kabul etmesini istiyorum, o zaman kırgınlığım hafifler."
Rakel'in en büyük dayanağı Tanrı. Dindar olduğunu söyleyen Rakel, eşinin ölüm tehditleri karşısında şu sözleri söylediğini hatırlttı:
"Hrant Valiliğe çağrıldıktan sonra psikolojik olarak çok etkilendi ama bize belli etmemeye çalışıyordu. Ben onun tedirginliğini anlıyordum ama kendini kötü hissetmesin diye belli etmiyordum. Hrant bana, ‘Beni öldürmeye cesaret edemezler, devlet buna müsaade etmez, dünya ayağa kalkar” diyordu. Dünya ayağa kalktı da ne oldu, ben Hrant’ı kaybettim. Tanrı’dan güç alarak yaşıyorum."
