Putin Türkiye'ye geliyor mu?

Suriye uçak krizi Rusya-Türkiye ilişkilerini etkiler mi? Putin ertelenen Ankara ziyaretiyle ilgili bir kez daha konuştu.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 3 Aralık’a ertelenen Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK) zirvesi için Türkiye’ye gideceğini söyledi.

Moskova dışında yer alan Novo Ogoryova devlet başkanlığı rezidansında gerçekleşen Valdai Kulübü toplantısına katılan Türk uzman Hüseyin Bağcı’nın “Türkiye’ye gelecek misiniz?” sorusuna Putin, “Yakında Türkiye’ye gideceğiz.” cevabını verdi.

Rus üst düzey yetkililerle yuvarlak masa toplantılarında görüşme imkanları olduğunu ifade eden Bağcı, Rus yolcuların bulunduğu Suriye Havayolları’na ait uçağın indirilmesi olayına iki ülkenin farklı baktığını söyledi. Rus yetkililerin genel olarak Suriye krizinde yaklaşımlardaki farklılığı ve güvensizliği tespit ettiğini kaydeden Bağcı, “Ancak, bunu abartmak istemiyorlar. Birçok alanda işbirliği hızla gelişiyor. Ekonomi, ticaret, kültürel ve turizm alanında ulaşılmış neticeler kolay vazgeçilebilecek kazanımlar olmadığını çok iyi biliyorlar.” değerlendirmesinde bulundu.

RUSYA, TÜRKİYE İLE PROBLEM ÇIKARMAK İSTEMİYOR

Cihan Haber Ajansı’na toplantı ile ilgili değerlendirmede bulunan Bağcı, Kremlin İdari Başkanı Sergey İvanov’la bir uzman arasındaki görüşmeyi aktardı. “Putin’in Türkiye ziyareti neden ertelendi?” sorusuna yanıt veren İvanov, “Suriye uçağı indirildiğinde Putin’in Türkiye’de olması iyi olmazdı…” karşılığını verdi. “Uçağın indirileceği ile ilgili daha önceden mi bilgi sahibi olunduğuna” yanıt veren İvanov, “Bu fazla komplo teorisi olur…” dedi. Bağcı’ya göre Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un açıklamalarını da çok abartmamak gerekiyor. Larov, daha çok iç kamuoyuna yönelik bir kısım mesajlar veriyor.

Türkiye-Rusya ilişkilerinin geleceğini çok parlak gördüğünü ifade eden Bağcı, “Türkiye de, Rusya ile ilişkilerde çok dikkatli olmalı. Rusya, Türkiye ile ilişkilerde herhangi bir problem çıkarmak istemiyor. Putin hiç istemiyor…” tespitinde bulundu.

Rusya’da tam anlamı ile bir istikrar izlenimi edindiğini kaydeden Bağcı, “Modernleşme, siyasi istikrar ve uluslar arası alanda tekrar eski güçlerini kazanma gibi yaklaşımlar öne çıkıyor. Yeni bir ideoloji arayışı yok. Suriye olayında olduğu gibi, sözü dinlenen güçlü bir ülke olma hedefleri var. Avrupa Birliği ya da NATO üyeliği söz konusu değil. Ancak batı ile işbirliğine çok açıklar. 21. Yüzyılın geleceğini Avrasya’da görüyorlar. Bunun için Sibirya’ya çok önem veriyorlar.” şeklinde konuştu.

Moskova’yı idari, St. Petersburg’u da kültür başkenti olarak gördüklerine değinen Bağcı, ülkenin uzak doğusunda yer alan Vladivostok’un da ekonomi başkenti olarak inşa edildiğini ifade etti. Rusya’ya göre 20. Yüzyıl silah, roket ya da askeri alandaki gücün etkili olduğu fiziki bir rekabet yaşanıyordu. 21. Yüzyıl da ise mikro biyoloji ön plana çıkacak. Artan nüfusa paralel olarak yer altı ve yer üstü kaynakları çok daha önemli olacak. Özellikle de su kaynakları diğer kaynaklardan çok daha değerli olacak. Rusya’nın hedefinde Uzak Doğu üzerinden Çin, Hindistan, Japonya ve diğer uzak doğu ülkeleri ile işbirliğini geliştirmek va