Prof. Dr. Orhan Kural, "Arif V 216" filmindeki bazı sahnelerin "uyarıcı madde kullanılmasını alenen özendirdiği" iddiasıyla, filmin senaristi, yapımcısı ve başrol oyuncusu Cem Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulundu.
Abone olCem Yılmaz’ın diğer filmlerinde olduğu gibi çocuk ve gençleri tütüne, dolayısıyla uyuşturucu maddelere özendirdiğini iddia eden Prof. Kural, “Yeter ki bu maddelere filmlerinde yer verme. 1 milyonluk dairemi sana seve seve veririm” dedi. Sigara karşıtı kampanyalarıyla bilinen Prof. Dr. Orhan Kural, "Arif V 216" isimli filmindeki bazı sahnelerin, "uyarıcı madde kullanılmasını alenen özendirdiği" iddiasıyla, filmin senaristi, yapımcısı ve başrol oyuncusu Cem Yılmaz hakkında suç duyurusunda bulundu.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen Sarıay Derneği Başkanı ve eski İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Orhan Kural, hazırladığı suç duyurusu dilekçesini, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sundu.
Dilekçede, Cem Yılmaz'ın aynı diğer filmlerinde olduğu gibi çocuk ve gençleri tütün dolayısıyla bonzai, uyuşturucu ve gazlı içecekler, fast food ile şiddet gibi diğer bağımlılıklara özendirdiği, bunun da planlı ve sistematik bir uygulama olduğu öne sürüldü.
AMAÇ YASALARI ÇİĞNETMEK
"Cem Yılmaz, daha önce kendisine yapılan uyarıları, basında yer alan haberleri hiçe sayıp, ısrarcı bir tutumla sinema-terapi metodu uygulayarak, büyük ihtimalle menfaat karşılığı bu tutumunu devam ettirmektedir." ifadesi yer alan dilekçede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetin bağımlılıkları azaltma yönünde aldığı doğru kararlar ile çıkan yasalara rağmen, son yıllarda genç ve çocuklarda başta sigara, bonzai olmak üzere, diğer bağımlılıkların maalesef hızla arttığına dikkati çekildi.
Bağımlılıkların artmasında en büyük rolün, yasa boşluklarından yararlanan, menfaat karşılığı sinema ve sosyal medyadan istifade eden Cem Yılmaz gibi şöhretli, gençlerin örnek aldığı insanların ısrarlı ve planlı algı yönetimi uygulaması olduğu öne sürülen dilekçede, "Örneğin 'Pek Yakında' filminde Cem Yılmaz elinde sigara ile hastaneye girmekte. Bu filmde ise uçağa girmektedir. Amaç hep aynı; 'yasaları çiğnetmek'." denildi.
Bu tür eylemlerin sigara firmalarının gizli reklam araçlarından olduğuna yönelik duyum alan Sarıay Derneği'ne film hakkında iki gündür çok sayıda telefon geldiği ve halkın bir bölümünün artık gerçekleri anlamaya başladığı vurgulanan dilekçede, yüksek miktarda ceza verilmediği veya denetimsiz bırakıldığı takdirde bu tür olayların tekerrür ettiği ve edeceğinin herkesçe bilindiği aktarıldı.
CEZALAR EN AZAMİ HADDİNDEN VERİLMELİ
4207 sayılı kanun, tütün ve uyuşturucu ürünlerinin bu tür yerlerde içilmesini ve tanıtımını yasakladığı halde gelecek nesillere kötü örnek olunduğu, tütün ve sigara fabrikalarının ekmeğine yağ sürüldüğü iddia edilen dilekçede, "4207 sayılı kanunun 5727 sayılı kanunla değişik maddeleri gereği verilmesi gerekli cezaların en azami haddinden ceza kesilmesi iktiza olunmaktadır." ifadesi kullanıldı.
Sigaranın işlev olarak diğer uyarıcı ve uyuşturucu maddelerden hiçbir farkının olmadığı da önü sürülen dilekçede, Yılmaz'ın, ilgili yasalar çerçevesinde toplumsal, zihinsel ve bedensel yapıyı yıkmak suçlarından yargılanması talep edildi.
SEVE SEVE VERİRİM: Cumhuriyet Savcısına şikayetçi olarak ifade veren Prof. Kural, “Cem Yılmaz hakkında tütün mamulü olan sigarayı filmindeki sahnelerde özendirme anlamına gelecek şekilde kullandığı için şikayetçi olmak istiyorum. Daha önce de aynı kişi hakkında bir kez daha şikayetçi olmuştum. Tütün mamulleri konusunda yasal mücadele kapsamında katkıda bulunmak istedim” dedi. Cem Yılmaz'a da seslenen Prof. Kural, “Yeter ki bu maddelere filmlerinde yer verme. 1 milyonluk dairemi sana seve seve veririm” diye konuştu.