İSTANBUL Kartal'da geçtiğimiz günlerde yaşanan 3.9'luk deprem sonrası akıllara 'büyük depremin habercisi mi?' sorusu geldi. Prof. Dr. Şükrü Ersoy, yaşanan ve beklenen depreme ilişkin önemli açıklamalar yaptı.
Abone olİstanbul Kartal'da geçtiğimiz günlerde yaşanan deprem 3.9'luk depremin ardından akıllardaki soru işaretlerine ilişkin önemli açıklamalar geldi. Prof. Dr. Şükrü Ersoy A Haber'e yaptığı açıklamada İstanbul'da "Artık İstanbul'da aktif bir fay hattı var diyebiliriz" dedi ve ekledi "Büyük İstanbul depremini beklediğimiz fay burası olmasa da kritik bölgede 7.5'u bulacak ve bütün Marmara'yı etkisi altına alacak bir sarsıntı bekliyoruz"
İşte ünlü profesörün önemli açıklamaları:
Artık deprem haritasında gördüğümüz kırmızı alanların o meşhur kırmızı çizgilerin hepsi deprem oluşturabilir faylar. Kuzey Anadolu fayının ana kolu. 99'da yaşanan deprem Yalova açıklarında bitmişti. Bu deprem çizilmemiş aykırı bir fay kolunda gerçekleşti. Biz orada çizilmese de fay olduğunu biliyoruz.
Kartal'daki deprem neden çok hissedildi?
Yani kuzey Anadolu fayının 2. kolunun kara üzerine çıktığı yer burası. Yani 7 km ve 3.9 şiddetinde olunca insanlar çok daha fazla hissetti bunu. O bölgede zeminler de çok iyi değil.
Artık İstanbul'da aktif bir fay hattı var diyebiliriz. Ama bizim beklediğimiz büyük depremi oluşturacak fay bu değil diye düşünüyoruz. Devamı gelecek olsaydı 3.9'dan sonra olurdu. Biliyorsunuz böyle sarsıntılar olmadı.
7.5 şiddetine ulaşabilecek deprem Yalova-Silivri arasındaki bölgede olacak
Bizim asıl beklediğimiz deprem, büyük İstanbul depremini Yalova açıkları ile Silivri açıkları arasında bekliyoruz. 7'den büyük hatta 7.5'e varacak bir deprem oluşturabilir.
Bu sadece İstanbul'un değil tüm Marmara'nın problemi. Asya ve Avrupa arasında önemli bir nokta burası.
Sanayileşme, konutlar, nüfus 45 saniye içerisinde 100 milyar dolara yakın bir kayıp yaşayabiliriz. İnsanlarımız ölebilir. Yapmadıklarımızla ilgilenmemiz gerekiyor. Depremde en güvenilir yerler yapılarımızın içleri. Bunları da sağlamlaştırmamız gerekiyor. Artık korku değil çalışma dönemi diyoruz.