Havaların ısınmasıyla birlikte koronavirüsün çoğalması ve yayılmasının azalacağı görüşüne Prof. Dr. Özgür Enginyurt da katıldı. Enginyurt, Temmuz ayının tüm ülke için nefes alınabilecek ay olduğuna dikkat çekti ve 'Eylül ayına temiz bir şekilde gireceğiz' dedi.
Abone olSağlık Bakanlığı'nca hazırlanan koronavirüs risk haritasına göre, Karadeniz Bölgesi’nde aralarında Ordu’nun da yer aldığı 5 ilde rekor artış yaşandı. Buna göre Ordu ülke genelinde 459,94 oranıyla Türkiye genelinde yedinci sırada yer aldı. Günlük vaka sayısı 500’e ulaşan Ordu’da, caddelerdeki yoğunluk dikkat çekti.
Vakalarda yaşanan bu artışın ardından kentte cumartesi günleri de sokağa çıkma yasağı yeniden uygulanmaya başladı. Polis ekipleri de yoğunluk yaşanan caddelerde Hayat Eve Sığar (HES) kodu uygulaması yaptı.
İl genelinde aşılama çalışmalarına ise hız verildi. Bu kapsamda birinci doz 122 bin 55, ikinci doz 88 bin 795 olmak üzere toplamda 210 bin 850 doz aşı yapıldı. Sağlıkçılar da, sırası gelen vatandaşların aşılarını olmaları çağrısında bulunuyor.
ODÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özgür Enginyurt, aşılama çalışmalarının ağustos ayında hedeflenen düzeye ulaşacağını söyledi.
"Eylül ayı normalleşmenin başladığı ay olacak"
Enginyurt, “Koronavirüs bir üst yolu enfeksiyonu şeklinde başlayan bir hastalıktır. Viral özelliği nedeniyle havaların ısınmasıyla beraber replikasyonu azalır. Yani çoğalması azalır. Şu anda nisan ayındayız. Mayıs ve haziran ayında havaların ısınmasıyla beraber tüm Türkiye’de virüsün replikasyonu azalacaktır. Geçen sene de aynı durumu yaşadık ama geçen sene elimizde sadece üç silahımız vardı: Maske, mesafe, hijyen. Şimdi elimizde bir de aşımız var. Aşılama çalışmaları ağustos ayına kadar, haziran ve temmuz ayında toplumda hedeflediğimiz düzeye ulaşacak ve antikor düzeyleri de istediğimiz düzeye ulaşacak. Havaların ısınmasının rolüyle beraber eylül ayına temiz bir şekilde gireceğiz. Yani eylül ayı bizim için normalleşmenin başladığı ay olacak” diye konuştu.
"Kapanma Ramazan ayında yerinde olacaktır"
Vakaları düşürebilmek için ramazan ayında kapanmanın yerinde olacağını kaydeden Prof. Dr. Enginyurt, “Türkiye ve tüm dünya ülkelerini düşünecek olursak; bu işin altından ekonomik anlamda en güçlü kalkan ülkelerden bir tanesinin Türkiye olacağını düşünüyorum. Çünkü tüm dünyada bir ekonomik kriz var. Koronavirüs bir tek sağlığımızı etkilemiyor. Ekonomimizi, ruhsal ve sosyal yaşantımızı etkiliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız, diğer bakanlarımız, bilim kurulu aynı anda tüm kriterleri, yani koronavirüsün yaratmış olduğu ölümleri, hastalık oranlarını ve beraberindeki diğer etkileri değerlendirerek kapanmalara, açılmalara ve hatta illere göre kararlar alıyor. O yüzden ramazan ayı bizler için zaten hareketsiz geçen bir aydır. İbadetle geçen bir aydır. Kapanmalar veya lokal kapanmalar ramazan ayında çok daha yerinde olacaktır. Bununla beraber vatandaşlarımız kurallara uyarsa, aşılarını da olursa Ramazan Bayramı'nı mutlu bir şekilde kutlarız” diye konuştu.
"Kendimizi korumamız lazım"
Vatandaşlar ise caddelerdeki kalabalığı işaret ederek kurallara uyulması çağrısında bulunuyor. Hulusi Aktürk (71), “Bu şartlarda koronavirüs bitmez. Kendimizi korumamız lazım. Ben aşılarımın ikisini de yaptırdım ama yine de kalabalığa pek girmiyorum. Evime misafir kabul etmiyorum. Böyle yaparsak ancak koronavirüs bitebilir. Her taraf dolu. Kapalı yerler de dolu. Şimdi düğünler başlayacak. O yüzden bu şartlarda virüs bitmez” dedi.
Yekta Aksoy (71) ise, “Bu şekilde koronavirüs salgını bitmez. Neden mi? Millette ceza kesmiyorlar. Kuralları ihlal edenden peşin ceza alacak. Bu virüs korunmayla biter ama bizim Türkiye’de bu pek bitmez. Hatta daha da artabilir vaka sayıları. Bu nedenle denetimleri sıklaştırsınlar” diye konuştu.