BIST 9.338
DOLAR 34,57
EURO 36,28
ALTIN 2.996,01
HABER /  SAĞLIK

Prematüre bebeklerin en büyük sağlık sorunu beslenme yetersizliği

Prematüre bebeklerde beslenmenin önemini vurgulayan Beslenme ve Diyet Uzmanı Yıldız Melek Aksoylu, "Beslenme şekli, günlük alım miktarları, verilecek ek vitamin ve minerallerin saptanması, prematüre bebeğin doğduğu haftaya ve doğum ağırlığına göre değişir" dedi.

Abone ol

Prematürenin 37 hafta ve öncesinde doğmuş bebeklere denildiğini söyleyen Dyt. Yıldız Melek Aksoylu, "Prematüre bebekler doğum haftasına ve doğum ağırlığına göre sınıflandırılır. Prematüre doğumların sebebi anneden ya da bebekten kaynaklı, çevresel veya genetik olarak değişir. Prematüre bebeklerin ağırlığı tam zamanında doğan bebeklere göre çok azdır. Bu yüzden bu bebeklerde beslenme çok önemlidir. Prematüreler normal bebeklere göre; daha uykuludur, emme-yutma refleksleri gelişmemiştir, sindirim ve sinir sistemleri zayıftır, daha güçsüzdürler. Prematüre beslenmesinde kullanılan yöntemler bebeğe özgüdür. Beslenme şekli, günlük alım miktarları, verilecek ek vitamin ve minerallerin saptanması, bebeğin doğduğu haftaya ve doğum ağırlığına göre değişmektedir. Enerji gereksinimleri normal bebeklere göre çok daha fazladır” diye konuştu.

BEBEKLERİN BESLENME SIKLIĞI AĞIRLIĞINA GÖRE DEĞİŞİYOR
Prematüre bebeklerde 3 çeşit beslenme şekli olduğunu söyleyen Dyt. Aksoylu, beslenme şekillerini şöyle sıraladı: "İntravenöz yani damar yolu ile beslenme veya parenteral beslenmede çok erken doğan bebekler ilk günlerde serum ile beslenir. Bebeğin ihtiyacı olan karbonhidrat, protein, yağ, vitamin ve mineral değerleri hesaplanarak damar yolu ile beslenme sağlanır. Günlük beslenmesinin yüzde 75’i enteral yolla sağlanana kadar parenteral beslenmeye devam edilmelidir.

Enteral beslenmede anne sütü veya prematüre mamaları ağız veya burun yolundan sonda ile bebeğe verilerek beslenmesi sağlanır. Enteral beslenmenin çeşitli yolları vardır. Bunlar; nazogastrik (solunum sıkıntısı olmayan bebeklerde, tüple beslenme sağlanır), orogastrik (solunum sıkıntısı olan bebeklerde tercih edilen yöntemdir) ve transplorik (kusma ve aspirasyon riskini azalttığı için tercih edilir fakat istenmeyen etkileri de bulunmaktadır) olarak üç şekilde görülebilir.

Oral yani ağızdan beslenmeye geçiş ise 32 haftalık, emme-yutma-solunum fonksiyonları gelişmiş bebeklere uygulanır. Başlangıçta günde 1 kez ağızdan, 1 kez ağızdan 2 kez enteral beslenme, 1 kez ağızdan 1 kez enteral beslenme ve tam olarak ağızdan beslenme şeklinde devam eder.

1000-1200 gram ağırlığındaki bebekler 2 saatte bir, 1200-1800 gram ağırlığındaki bebekler 2-3 saatte bir, 1800-2500 gram ağırlığındaki bebekler 3-4 saatte bir beslenmelidir.  Bunun yanı sıra, 1000 gramdan düşük bebekler her öğünde 4-6 ml, 1000-1500 gram arasındakiler her öğünde 6-8 ml, 1500-1800 gram arasındakiler her öğünde 8-15 ml, 2000-2500 gram arasındakiler her öğünde 15-20 ml olacak şekilde beslenmeleri sağlanmalıdır.”

PREMATÜRE ANNE SÜTÜ ZENGİNLEŞTİRİLMELİ
Bebeğe anne sütü verilmesinin önemine vurgu yapan Dyt. Aksoylu, “Anne sütü bebeği rahatlatır ve her annenin sütü kendi bebeği için uygundur. Anne sütündeki koruyucu etmenler küçük prematüreler için oldukça önemlidir. Anne sütünün alerjen etkisi yoktur ve daha kolay tolere edilir. Emmesi olmayan bebekler için anne sütü steril ortamda sağılıp biriktirilmeli ve bebeğe verilmelidir. Prematüre anne sütünün zamanında doğum yapmış anne sütüne göre enerji, yağ, kalsiyum, demir, çinko ve sodyum miktarı yüksek, protein, laktoz ve fosfor miktarı düşüktür.

"ANNE SÜTÜ ODA ISISINDA MAKSİMUM 4 SAAT SAKLANMALI"
Dyt. Aksoylu, “Yeni sağılmış anne sütü oda ısısında 4 saat, termosta (15-19 derece) 24 saat, buzdolabında 5-7 gün, buzlukta 3-4 ay, dondurucuda 6-12 ay saklanabilir. Dondurucu ya da buzluktan çıkardığınız sütü 1 gece buzdolabında bekleterek çözdürünüz. Çözdürülmüş anne sütü buzdolabında 24 saat bekletilebilir, oda ısısında ya da termosta bekletilmez ve tekrar dondurulmaz" şeklinde konuştu.