Yıl sonuna kadar Türkiye pazarından çekilme işlemleri tamamlanacak olan perakende sektörünün önemli markalarından Praktiker işçileri endişeli.
Abone olYıl sonuna kadar Türkiye pazarından çekilme işlemleri tamamlanacak olan perakende sektörünün önemli markalarından Praktiker işçileri endişeli.
Çalışanlar 2007 yılından beri örgütlendikleri Koop-İş sendikasının kendilerini yalnız bıraktığından ve tüm yasal haklarının sümen altı edildiğini iddia etti. Koop-İş'in TİS görüşmelerini, çalışanları dahil etmeden, işverenle anlaşmalı olarak hazırladığını ileri süren mağaza personeli, şu iddialarda bulundu;
"Bizler, Praktiker’in İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, G.Antep, Konya mağazalarındaki işçiler olarak 2007 Yılında Koop-İş Sendikasında örgütlenmeye başladık. İşveren, örgütlenmeyi kırmak için pek çok arkadaşımızı işten attı, sürgün etti, tehditlerle istifa ettirdi. Bu süreçte; sendika yöneticileri de, TİS görüşmelerine işçilerin seçeceği temsilcilerin katılacağını ve taslağının işçilerin katılımı ile hazırlanacağını, her konuda üyelerin söz ve karar sahibi olacağını söylediler. Koop-İş TİS yetkisini almasına rağmen; işveren taslağı işçilere danışmadan hazırladı ve TİS görüşmelerine işçilerin katılmasına karşı çıktı. Sendika yöneticileri, grev kararı almaktan dahi çekinip, gasp edilen ikramiyelerimizi bile işverene bağışlayıp anlaşmalı sözleşmeyi işverenin istediği şekilde imzaladı. Koop-İş yöneticilerinin teslimiyetçi yaklaşımından cesaret alan işveren, fazla mesaileri ücret olarak ödememeye, aylık primlerimizi vermemeye başladı, mağazaların aylık hedef tutturmasında verilen 60-100 Avro’luk ödemeleri kaldırdı. İşyerlerinde sendika temsilcileri seçimle değil Şube başkanlarınca saptandığı için; bu sorunları dile getiren temsilcilerimiz ve arkadaşlarımız işverene bildirilerek, baskı altına alındı."
SESİNİZİ ÇIKARMAYIN!
Koop-İş İstanbul Şube Başkanı Aziz Hacısalihoğlu'nun, çalışanların ortak hakları konusunda şikayeti olanın dilekçeyle sendikaya başvurmasını istediğini söyleyen Praktiker çalışanları, iddialarını şöyle sürdürdü; "Başkan, işçiyi tek başına bıraktı. Bizi işverenle karşı karşıya getirdi. Genel Merkeze yaptığımız yazılı, sözlü başvurularımıza yanıt bile verilmedi. Sendika, kapanma nedeniyle uğrayacağımız kayıplarımızı karşılayacak düzenlemeleri dayatmak yerine işverenin sözcülüğünü yaptı. Bizim direncimizi kırmak için de (Mağazalar kapanmayacak, Lorey Merlin isimli bir Fransız firmasına devredilecek. Sesinizi çıkarmayın, yoksa devir dışı kalır, işinizden olursunuz) denildi. Mağazalar tek tek kapandı ve işletmenin devredilmesinin gerçek dışı olduğu ortaya çıktı. İşveren sendika işbirliği başarılı oldu ve hiçbir direnme örgütlenemedi. Üstelik işveren, işi sona eren işçilerin ihbar tazminatlarını ödemek yerine ihbar öneli kullandırdı. Bunda da, İş Yasası’nın 17. Maddesini çiğnedi ve ihbar öneli içindeki hafta tatili ve genel tatil günlerini ihbar süresinden düşerek eksik ödedi ve ödemeye devam ediyor. Bu yasa dışı uygulamayı şikâyet eden işçilere, Hacısalihoğlu; “işverenin istediği gibi düzenleme hakkı var. Yapacak bişey yok” yanıtını verdi.
Praktiker Yapı Marketleri işçileri olarak, biz bu yaşadıklarımızı, sendikalara olan güvensizliği artırmak için değil, amacı dışında işçinin sırtından geçinen sendikacıları teşhir etmek için tepkimizi dile getiriyoruz. Sendikaları işçi sendikası yapıncaya kadar mücadelemiz sürecek."