18 yaşındaki eşinin poşuyla boğarak öldüren M.Ç.E'nin ilk ifadesinde, eşini kıskançlık yüzünden öldürdüğünü itiraf ettiği bildirildi.
Abone olDİYARBAKIR'da "Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü"nde imam nikahlı eşi tarafından boğularak öldürülen bir çocuk annesi Songül Malçok cinayetinin ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı.
Yenişehir ilçesi Feritköşk Mahallesi'ndeki evlerinde teyzesinin torunu olan eşi tarafından dün poşuyla boğularak öldürülen 18 yaşındaki Songül Malçok cinayeti ile ilgili başlatılan soruşturma
sürüyor.
'ÖLDÜRDÜKTEN SONRA BAŞUCUNDA AĞLADIM'
Olayın ardından sevk edildiği adli makamlarca tutuklanan cinayet zanlısı M.Ç.E'nin ilk ifadesinde, eşini kıskançlık yüzünden öldürdüğünü itiraf ettiği bildirildi.
Eşinin son zamanlarda başka erkeklere baktığını iddia eden M.Ç.E, "Kuruntulu biri olduğum için eşimin bu davranışından şüphelendim. Gece eşimi puşi ile boğarak öldürdükten sonra başucunda oturup saatlerce ağladım. Daha sonra annemin evine gidip orada da ağladım. Pişmanım" dedi.
'KOCASININ AİLESİYLE DE SORUNLARI VARDI'
Yaşamını yitiren Songül Malçok'un babası Mehmet Malçok da ifadesinde, kızının yaklaşık 1,5 yıl önce evden kaçarak söz konusu şahısla gayri resmi evlendiğini belirterek, kızının ramazan ayından bu yana eşi ile bir takım sorunlar yaşadığını söyledi.
Malçok, şöyle dedi:
"Kızımın bildiğim kadarıyla kaynanası ile de sorunları vardı. Hatta bu nedenlerle 2 ay benim yanımda kaldı. Akrabaların araya girmesiyle kızım tekrar kocasına döndü. 3 gün önce bizim mahalleye taşınmışlar. Niçin taşındıklarını bilmiyorum. Geldiklerinden de haberim yoktu. Tahminime göre erkek tarafı ile anlaşamadıkları için köyden taşınarak bizim mahalleye gelmişler."
Bu arada kızının imam nikahlı eşinden olan çocuğu Ahmet Can'ın ise dedesi Mehmet Malçok üzerine kayıtlı olduğu bildirildi.
HAMİLE DEĞİLMİŞ
Eşiyle kaçarak evlenen ve bu evlilikten "Ahmet Can" isimli 5 aylık bir bebeği olan 18 yaşındaki Malçok'un Diyarbakır Dağkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan otopsisinde, cesette darp, silah veya kesici alet yarasının tespit edilmediği öğrenildi. Yapılan otopside ayrıca Malçok'un hamile olmadığı daortaya çıktı. Otopsi raporunda Malçok'un kesin ölüm sebebinin cesetten alınan örnekler üzerinde yapılacak tetkikler neticesinde belirleneceği ifade edildi.
'KIZ KARDEŞİM ÇOK EZİYET GÖRÜYORDU'
Malçok ailesi öldürülen kızlarının yasını tutuyor. Aile fertleri kadınlar ve erkekler için ayrı kurulan taziye yerlerinde, taziyeleri kabul ediyor. Öldürülen Malçok'un ablası 20 yaşındaki Aysel Malçok, kızkardeşinin Ziya Gökalp Lisesi 3. sınıf öğrencisi olduğu sırada karşı çıkmalarına rağmen teyzesinin torunu ile kaçarak evlendiğini söyledi.
İmam nikahı ile evlendiği M.Ç.E'nin uyuşturucu kullandığını ve hırsızlık suçundan sabıkasının bulunduğunu iddia eden Malçok, çocuk yaşta evlenen kızkardeşinin mutlu olmadığını anlattı.
Kız kardeşinin daha önce eşinin ailesi ile oturduğunu kaydeden Malçok, şöyle konuştu:
"Fakat kayınvalidesi ona çok kötü davranıyordu. Bu nedenle kızkardeşim de öldürülmeden 3 gün önce ayrı bir eve çıktı. Ablamın alt katındaki eve taşındı. Ama eşinden şiddet görüyordu. Eşi onu sürekli dövüyordu. Olayın olduğu akşam da ben ve Songül üst katta oturan ablam Ayfer'in evindeydik. Gece saat 24.00'de kadar birlikteydik. Olayın olduğu gece eşi, kızkardeşim ile 'niye telefonuma bakmadın' gerekçesi ile tartıştı. Eşi, kızkardeşime sen sonra görürsün gibi hareketler yaptı. Sonra evlerine gittiler. Sabaha karşı 02.00'de yeğenimin ağlama sesini duyduk. Ablam gidip kapıyı çaldı, telefonla aradık. Ancak ne kapıyı açtılar ne de telefona baktılar. Biz de bebek hastadır diye düşündük. Ancak sabah evlerinin kapısı açıktı. Ablam içeri girdi ve kızkardeşimin cesediyle karşılaştı."
Kız kardeşinin cesedini gören ablasının halen şokta olduğunu dile getiren Malçok, "Çok büyük bir acı yaşıyoruz. M.Ç.E'nin hak ettiği cezayı almasını istiyoruz" diye konuştu.
BEBEKLERİ KURUMA VERİLDİ
Olayın ardından ihbar üzerine Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü personelince çiftin 5 aylık bebekleri evden alınarak kuruma getirildi.
Kurum bakımına alınan 5 aylık bebeği almak için anne ve babasının yakınları tarafından herhangi bir talepte bulunulmadığı öğrenildi.
Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünce olayın yatışmasının ardından bebeğin anne ve babasının yakınları ile irtibata geçileceği, akrabalarının bebeğe bakmak istemeleri halinde bakımını üstlenebilecekleri şartlar araştırılarak yapılan değerlendirme sonucunda bebeğin yakınlarına verilebileceği ya da kurum bakımında yaşamını sürdürmesine karar verileceği belirtildi.