Yeni TMK tasarının yasalaşması durumunda güvenlik güçleri de daha geniş yetkilerle donatılacak.
Abone olMevcut düzenlemede, hafif yaptırım cezaları olan molotofkokteyli üretme ve atma eylemlerine katılanlara ağır cezalar verilecek.
Diyarbakır'daki terörist cenazeleriyle başlayan ve ülke geneline yayılan olayların ardından Terörle Mücadele Yasa Tasarısı yeniden gündemde. Önümüzdeki hafta TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmesi beklenen tasarıyla polisin yetkileri genişleyecek.
Bu hafta içerisinde ilgili bakan ve bürokratların katılımıyla yapılacak toplantılar sonucunda netleştirilecek taslağa son şekli önümüzdeki haftaki Bakanlar Kurulu'nda verilecek. Edinilen bilgilere göre taslağa özellikle terörün finansmanı, destekçileri ve tanımı konusunda önemli düzenlemeler eklenecek. Bu çerçevede, terör eylemlerinde kullanılan para ''kara para'' kapsamına alınacak ve finansörlere ağır hapis cezaları verilecek. Terör eylemlerine destek olan dernek, vakıf, siyasi parti ve meslek örgütlerine de ağır yaptırımlar getirilecek. Bu suçlar basın ve yayın yoluyla işlenirse verilecek cezalar da yarı oranında arttırılacak.
Tasarıyla son olarak İstanbul'daki olaylar sırasında 3 kadının yanarak ölmesine neden olan molotofkokteyline de ciddi yaptırımlar getirilecek. Mevcut düzenlemede, hafif yaptırım cezaları olan molotofkokteyli üretme ve atma eylemlerine katılanlara ağır cezalar verilecek. Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca örgüte üye olmak suçundan da cezalandırılacak.
Tasarıyla terörün tanımı da değişecek. Mevcut terör tanımına bir paragraf eklenerek Avrupa Konseyi'ne paralel bir terör tanımı getirilecek. Mevcut yasada terör şöyle tanımlanıyor: ''Terör, baskı, cebir ve şiddet, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, anayasada belirtilen cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzenini değiştirmek, devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk devletinin ve cumhuriyetinin varlığını tehlikeye düşürmek, devlet otoritesini zaafa uğratmak veya yıkmak veya ele geçirmek, temel hak ve hürriyetleri yok etmek, devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığını bozmak amacıyla bir örgüte mensup kişi veya kişiler tarafından girişilecek her türlü eylemlerdir.''
Örgüt sınırlaması
Hükümetin dikkate alacağı Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin 1999'da aldığı kararda ise terör eylemi, ''Bireyler ya da gruplar tarafından, bir ülkeye, o ülkenin kurumlarına, genel olarak halkına ya da ayrılıkçı amaçlar, aşırı uçta ideolojik fikirler, fanatiklik ya da rasyonel olmayan sübjektif faktörler doğrultusunda belirli kişilere karşı şiddete başvurma ya da şiddete başvurmakla tehdit etmek yoluyla ve resmi makamlar, toplumda belirli kişiler ya da gruplar arasında ya da genel olarak halk arasında terör ortamı yaratmak amacıyla işlenmiş bir suç'' olarak tanımlanıyor. Hükümet, hazırlayacağı yasayla terör tanımındaki örgüt sınırlamasını kaldırmayı hedefliyor.
Tasarının yasalaşması durumunda güvenlik güçleri de daha geniş yetkilerle donatılacak. Buna göre güvenlik güçlerine, terörist eylemlere karışanları ''dur'' ihtarının ardından vurma yetkisi verilecek. Diyarbakır'da da yaşanan, terörist cenazelerindeki olayların önlenmesi amacıyla teröristler, öldürüldükleri yerlerin mezarlığında toprağa verilecek.
Cumhuriyet