BIST 9.639
DOLAR 34,58
EURO 36,24
ALTIN 2.963,19
HABER /  GÜNCEL

Polis ulusalcıları ablukaya aldı

Ankara büyük şok yaşıyor. Başsavcı Yalçınkaya'nın sözlü savunması öncesi yapılan gözaltılar Ankara'yı karıştırdı.

Abone ol

İNTERNETHABER

Ankara şok üstüne şok yaşıyor. Ak Parti'nin kapatılması istemiyle açtığı davada, Anayasa Mahkemesi heyetine yapacağı sözlü açıklama öncesi Ankara polisinin gözaltıları Ankara'nın gündemini değiştirdi. Bugün yapılan baskınlarla Ergenekon'da tutuklu sayısı 49'a yükseldi.

Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay'ın gözaltına alınmasıyla ilgili soruları yanıtlayan Cumhuriyet gazetesi Avukatı Mutluhan Karagözoğlu, Ankara Terörle Mücadele ekiplerinin gazete binasında ve Balbay'ın evinde yapılan aramalarda bazı belgelerin tutanak karşılığı teslim alındığını ve İstanbul'a gönderildiğini söyledi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın gözaltı kararının 29 Haziran'da alındığını; ancak polisin operasyonu iki gün beklettiğini söyleyen Karagözoğlu, "Bunun nedeninin kamuoyuna açıklanması gerekir" dedi.

Cüneyt Arcayürek ise polisin aldığı belgelerin bir gazetecinin çantasında olması gereken belgeler olduğunu söyleyerek, yapılan zamanlamanın çok önemli olduğunu ifade etti. Eğer Ergenekon'da bir suçlu aranıyorsa bu suçluların Cumhuriyet gazetesinde aranmaması gerektiğini ifade eden Arcayürek, "Suçlular bizim içimizde değil dışarıdadır, polis gidip onları gözaltına alsın. Ancak zamanlama çok önemli." dedi.

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, gözaltıları Türkiye için "vahimdir" nitelemesinde bulundu. Gözaltıların kişiyle sınırlı olmadığını polisin isterse bin kişi bile gözaltına alabileceğini söyleyen Özok, "Polis gözaltına alabilir, bunun sayısı da önemli değil. Ama bir sonuç elde edilmesi gerekir. Mevcut hukuk hepimizin, yaşananlar şu anda gösteriyor ki bazı şeyler yanlış. Umarım doğru şeyler yapılıyordur, umarım herşey doğru yapılıyordur" dedi. 

Cumhuriyet gazetesi yazarı Şükran Soner, gözaltıların devrim karşıtı güçler tarafından yapıldığını iddia etti. Sürecin büyük bir medya savaşını başlattığını öyleyen Soner, "Cumhuriyet gazetesinde halen arama yapıldığını söyleyerek Türkiye'de hukuk ve demokrasi katledilmektedir" dedi.

Ruşen Çakır: Emekli orgenerallerin gözaltına alınmasının Ankara için sürpriz olarak değerlendirmenin yanlış olduğunu söyleyedi. Çakır, Ergenekon soruşturmasının halen aktif olarak görev yapan kamu görevlilerine uzanıp uzanmayacağının merak ettiğini söyledi.

Sabah gazetesi Ankara temsilcisi Muharrem Sarıkaya: Mustafa Balbay'ın gözaltına alınmasının kendisi için büyük sürpriz olduğunu söyledi. Balbay ile aynı mahallede oturduğunu ve sabah sporunu beraber yaptıklarını söyleyen Sarıkaya,"Bugün kendisi yoktu ancak evinin önünden geçerken polisi gördüm. O an birşey olduğunu anlayarak, kapısını çaldım ancak polis görüşme yapamayacağımı söyledi. Yapılanları anlamak mümkün değil. Sonuçta bir yıldır Ergenekon ile ilgili bir iddianame hazırlanmamış ama davaya yeni gözaltılar ekliyorsunuz. Bu sanırım bir ara gaz. Eğer bu konuda bir sonuç elde edilecekse bir an evvel yapılması gerekiyor. Bir savcının bu kadar yetkili olması ve gözaltılar yapmasını da meclisin dikketine sunmak gerekiyor" dedi.

Cumhuriyet yazarı Cüneyt Arcayürek: Gelişmelerle ilgili henüz kesin bir açıklama yapmanın mümkün olmadığını söyledi. Balbay'ın durumunun gayet iyi olduğunu ve kendin emin olarak hukukun gereğini yerine getirdiğini söyleyen Arcayürek, ilerleyen saatlere doğru bir açıklama yapacaklarını ve gazetede yapılan aramanın bitmesini beklediklerini ifade etti.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Saymanı  Mustafa Özyürek: Yaşananların kendileri derinden üzdüğünü söyledi. Polisin gözaltı biçimlerinin toplumda kutuplaşmalara neden olacağını söyleyen Özyürek,"Büyük bir şaşkınlıkla karşıladım. Gözaltına alınan tüm isimler toplumun çok yakından tanıdığı isimler. Bu isimlerin gözaltına alınması korkutma amacı taşımaktadır. İktidar ülkede büyük bir korku imparatorluğu kurmaya çalışmaktadır." dedi.

Cumhuriyet yazarı Hikmet Çetinkaya: Hukuk dışı bir uygulama. Bir yıl önce başladı. İddianame ortada. Günde 6 gün yazı yazan bir arkadaşımız. Gizli kapaklı işi olamaz. Başsavcının sözlü savunmasını vereceği günde yapılan programlı bir eylemdir. Bilinçli planlı bir eylemidir. Nasıl bir örgüttür. Bazıları bir yıl önce bazıları da 1 yıl sonra gözaltına alınıyor.

Baro Başkanı Özdemir Özok: Şu an bir şöy söyleyemiyorum. Önemli bir operasyon. Soruşturmayı yürüten arkadaşları bunun bilinci içerisindedir. En azından böyle umuyorum. Kim olursa olsun hukuk dokunabilir yeter ki hukuk çerçevesinde yapılsın.

Olağanüstü bir süreçten geçiyoruz. Yargının örselenmemesi gerekir. Sıcağı sıcağına yorum yapıp kimseyi üzmek istemiyorum. Bütün bu işleri yapanları hukuk içinde yürütmesini öneriyorum. Böyle bir varsayımı düşünmek dahi istemiyorum. Tesadüf diye düşünüyorum. Yansızlıkla düşünmek zorundayız.