Polen her derde deva

Antibakteriyel özelliği olan polen ve propolisin, kalp damar hastalıklarının tedavisinde, tümör oluşumunun önlenmesinde, yeni hücrelerin oluşumunda etkili olduğu bildirildi.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Değer, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) tarafından da desteklenen, Doğu Karadeniz'de üretilen polen ve propolisin tıbbi özellikleri konusundaki araştırmayı tamamladıklarını belirtti. Prof. Dr. Değer, polenin arıların çeşitli bitkilerden toplayarak, yiyecek bulamadıkları mevsimler için depoladıkları zengin bir gıda, propolisin ise arıların, ağaçların kabuk ve tomurcuklarından topladığı kovan koruyucu bir reçine olduğunu anlattı. Değer, "Polen proteince zengin, yağca fakir, vitamin ve mineraller yönünden ise D, K ve B12 vitaminleri hariç zengin sayılabilir. Propolis ise fenolik asitler, çeşitli aromatik bileşikler, B kompleks vitamini, önemli mineraller ve eser elementleri içerir" dedi. Prof. Dr. Değer, polenin kanser hücrelerinin artmasını önlediğini belirterek, şunları söyledi: "Yaptığımız araştırmada antibakteriyel özelliği de bulunan polen ve propolisin eski hücrelerin atılarak, yerine yeni hücrelerin oluşmasında, kolesterolü düşürerek kalp-damar hastalıklarının tedavisinde, bazı kanser türlerine karşı tümör oluşumunun önlenmesinde, iltihaplı hadiselerin tedavisinde etkili olduğunu belirledik." Değer, sağlıklı yaşam için yetişkinlerin günde 7-8 tatlı kaşığı, çocukların ise bu miktarın 1/3'ü kadar polen yemesinin önerildiğini bildirdi. Polenin sabahları aç karnına yenmesi gerektiğine dikkati çeken Değer, ayrıca yılda bir kez polen kürü yapılmasının da faydalı olacağını kaydetti.