BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

PO, İş-Doğan'la birleşti

En büyük özelleştirme olarak tarihe geçen Petrol Ofisi, İş-Doğan'la birleştikten sonra atılıma geçti.

Abone ol

İş Bankası ve Doğan Grubu, yüzde 96.5'ine sahip olduğu şirkete toplam 700 milyon dolar da taze sermaye koydu. Petrol Ofisi 2003'te 4.3 milyar dolarlık ciro hedefine odaklandı. Petrol Ofisi, 2002 yılındaki 4 milyar dolarlık cirosunu, 2003 yılında 4.3 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyor. Geçen yıl kriz nedeniyle daralan piyasa koşullarında benzindeki pazar payını yüzde 25.6'dan yüzde 26.6'ya çıkartan Petrol Ofisi, motorinde de pazar payının yüzde 35.1'den yüzde 35.9'a yükseltti. Şirket yetkilileri madeni yağ pazarında da 2002'yi, yüzde 33.5'lik bir pazar payı ile kapattıklarını, 2003 yılı ciro öngörülerinin petrol fiyatlarına bağlı olduğunu belirtti. Kriz şartlarına rağmen, Petrol Ofisi'ndeki büyümenin artarak devam etmesi ve artan pazar payları, bu şirketin özelleştirilmesi sonrasındaki sahipliğinin, bununla birlikte şirket yönetiminde alınan kararların doğruluğunu bir defa daha gösterdi. PO Açık ihalede satıldı Petrol Ofisi, 2000 yılı mart ayında düzenlenen ve tüm ulusal kanallarla çok sayıda yerel kanal tarafından bütün Türkiye'ye yönelik canlı yayında İş-Doğan ortaklığı tarafından 1 milyar 260 milyon dolarlık teklif sonucu, ‘açık artırma’ sonrasında satın alındı. İhale, hiçbir şüpheye yer bırakmayacak ‘açıklıkta’, ‘netlikte’ gerçekleştirildi. Özelleştirme sonrasında İş-Doğan ortaklığı Petrol Ofisi'nin yeniden yapılandırılması için hızlı bir çalışma başlattı. Şirkete iki parti halinde toplam 700 milyon dolar özkaynak aktarıldı. Bu özkaynakların ilk aktarımı 500 milyon dolarlık çok önemli büyüklükte bir sermaye girişiydi. İkincisi ise 200 milyon dolardı. Birleşme, 'Dünya gerçeği' Şirket birleşmeleri, aralarında Türkiye'nin de olduğu çok sayıda ülkede, bizzat ‘hükümetler’ tarafından desteklendi. Koç'tan Sabancı'ya Türkiye'nin önde gelen gruplarından, daha küçük ölçekli şirketlere kadar birçok sektörde şirket birleşmeleri yaşandı. Bu gerçek çerçevesinde Petrol Ofisi ile bu şirketi satın alan İş-Doğan ortaklığı, SPK onayı ile birleşti. Petrol Ofisi ile İş-Doğan'ın biraraya gelmesi sonucunda, çok daha güçlü ve piyasaya çok daha hakim olacak bir yapı oluştu. Birleşme sonrasında, şirketin ortaklık yapısında her hangi bir değişiklik gelmediğinden, her hangi bir ortak, her hangi bir borçtan kurtulmadı. Petrol Ofisi, birleşme öncesine oranla daha güçlü, sermaye ve ortaklık yapısı itibariyle en sağlam kuruluşlardan biri haline geldiği için de küçük yatırımcının en üst düzeyde yararlanabileceği şirketlerden biri oldu. ‘Stratejik önem’ ANT'la birlikte gitti Petrol Ofisi özelleştirilirken, bu şirketin Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) akaryakıt temin eden bir yan kuruluşu vardı. TSK'nın akaryakıt ihtiyacının, her türlü şart altında karşılanabilirliğinin sağlanması, Petrol Ofisi'ni ‘stratejik öneme sahip’ bir kuruluş haline getirdi. Bu nedenle de kamunun, Petrol Ofisi'ndeki kontrolünü sağlayacak, sembolik de olsa şirket sermayesi dahilinde bir ‘altın hisse’ olarak tanımlanan payı, özelleştirmede korunmuştu. ‘Askeri İkmal ve Nato Tesisleri İşletme Başkanlığı’ (ANT), Petrol Ofisi bünyesinden çıkartılarak, Milli Savunma Bakanlığı bünyesinde, ayrı bir yasal birim haline geldi. Petrol Ofisi'nin şirket organizasyonunda yaşanan bu değişiklik, şirketi, ‘stratejik önemi olan’ durumundan çıkartınca, Uğur Bayar'ın Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nı yütrüttüğü dönemde, altın hissenin kaldırılmasına dönük ilk adımlar atıldı. Bu kararın uygulanması, Bayar'dan sonra ÖİB'nin başına geçen Turgut Bozkurt dönemine denk geldi. Kaynak : Hürriyet