Güneydoğu'da artan terör eylemleri gözleri tekrar terör örgütü PKK'ya çevirdi. Örgüt içi yazışmalar PKK'nın Avrupa'da eskisi kadar kolay taraftar olmadığını gösteriyor.
Abone olÖrgütün Yunanistan Alan yönetiminin 2005 Ocak ayında hazırlayarak Balkanlar bölge yönetimine gönderdiği raporlarda, Yunan halkının PKK’ya yaklaşımının duyarsızlaşmasından şikayet ediliyor.
Kasım-aralık ayları arasında bu ülkedeki faaliyetlerin anlatıldığı raporda, kampanyaya çıkacak çalışan bulmakta bile zorlanıldığı belirtiliyor. Raporda, “Önceleri 30-40 kişi birden kampanyaya çıkarken, şu anda ancak 8-10 kişi bulunabiliyor.” deniyor.
Sözde Kürdistan Özgür Gençlik Hareketi (TECAK)’nin (17.05 2005 tarihli) Avrupa örgütünün hazırladığı bir yıllık pratik örgütsel faaliyet raporunda da örgütün gittikçe güç kaybettiği vurgulanıyor. Örgütsel büyümenin bir türlü sağlanamadığını söyleyen PKK’nın Avrupa yöneticileri, ‘militan’ ruhun da kaybedildiğini rapor ediyor. Ayrıca, örgüte yeni katılan gençlerin yetiştirilemediği ve tecrübe eksikliklerinin giderilemediği anlatılıyor.
Raporda, terör örgütünün Avrupa yapılanmasında önemli bir yer tutan üniversitelerde de geriye gidiş olduğu anlaşılıyor. Avusturya, İsviçre, Fransa, İngiltere, Belçika gibi ciddi öğrenci potansiyeli bulunan ülkelerde kadro yetersizliği yüzünden örgütsel yapının oluşturulamadığı tespiti yapılan raporda, “Öğrenci çalışmaları genel olarak 1999 sonrası örgütsel bir gerileme ve erimeyi yaşarken döneme uygun değişim gücünü ve yenilenmeyi yaşayamamıştır.” ifadeleri dikkat çekiyor.
Öte yandan bölücü örgüt içindeki yapılanmalardan biri olan TECAK, Avrupa çapında 20 bölgede propaganda faaliyetlerini toplam 55 kişiyle yürütüyor. Ayrıca, Almanya’da 18 civarında bölgede birimler tarzında örgütlü bir yapı bulunuyor. Örgüt üyeleri, Avrupa halkının PKK’ya duyduğu ilgisizlikten dert yanarken, 30 bin kişinin katili bölücübaşı Abdullah Öcalan, bir zamanlar etrafında pervane olan Avrupa basınına ateş püskürüyor.
Öcalan’ın İmralı’da avukatlarıyla yaptığı bir görüşmede kullandığı şu ilginç ifadeler göze çarpıyor: “Ben İtalya’dayken gazeteciler benimle iletişim kurmak için çok çaba harcamıştı. ‘Bir kibrit kutusuna bir cümle yazsan bile olur’ diyorlardı. Benden bir cümle alabilmek için maddi manevi her şeyi sunuyorlardı. Şimdi ortada ciltler dolusu şey var; ama ciddiye alan yok.”
Terör örgütü, AB’yi de kendilerine destek vermediği için suçluyor. Türkiye’nin 17 Aralık Brüksel Zirvesi’nde müzakere tarihi almasının ardından yapılan PKK Genişletilmiş Yürütme Konseyi Toplantısı’nda AB’nin ‘Kürt sorunu’na yeterli desteği vermediği iddia ediliyor. Her şeye rağmen PKK’nın finansal gelirlerinde Avrupa önemli bir yer tutmaya devam ediyor. PKK militanlarının tuttukları raporlara göre, 2004 yılı içinde çeşitli tarihlerde Avrupa’dan toplam 8 milyon Euro örgüte akmış.
Paris, Marsilya gibi şehirler para transferinde ön sıralarda yer alıyor. 2004 yılı Kıbrıs Aralık Raporu’nda ise ilginç rakamlar göze çarpıyor. 2004’ün son ayına ait ‘Kıbrıs Alanı Mali Raporu’na göre, PKK aralık ayında 1.260 Euro zarar etmiş. Aidat, yayın gibi kalemlerden toplam 3.437 Euro toplayan örgüt elemanları; benzin, elektrik-su, telefon derken cepten yemek zorunda kalmış. Harcamalar 4.697 Euro tutunca PKK’nın Kıbrıs kasası açık vermiş.
Haber: Emre Soncan
Kaynak:
ÖNCEKİ HABERLER
