KCK Eşbaşkanı Bese Hozat taleplerine karşılık verilmemesi durumunda AK Parti'yi bitireceklerini ve Türkiye'de büyük bir savaşın olacağı tehdidini savurdu.
Abone olİNTERNETHABER.COM - PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın silah bırakma çağrılarına rağmen Kandil, Türkiye'yi tehdit etmeyi bir türlü bırakmıyor.
KCK Eşbaşkanı Bese Hozat, talepleri yerine getirilmezse Türkiye'yi savaşa ve kaosa sürükleyeceklerini tehdidini savurdu. Bese Hozat, "Demokratik çözümle karşılık vermezse şayet, (AK Parti) kendi bitişini getireceği gibi Türkiye’yi de geçmişi dahi mumla aratacak büyük bir savaşın ve kaosun içerisine koymuş olacaktır" dedi.
Bese Hozat'ın Özgür Gündem gazetesinde yer alan "Tarihsel bir dönemeç ve kalıcı bir çözüm" başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:
TÜRKİYE GEÇMİŞİ MUMLA ARAR
AKP, Önder Apo’nun ve Kürt Özgürlük Hareketi’nin son olarak ortaya koyduğu iyi niyet çabalarına, demokratik çözümle karşılık vermezse şayet, kendi bitişini getireceği gibi Türkiye’yi de geçmişi dahi mumla aratacak büyük bir savaşın ve kaosun içerisine koymuş olacaktır.
O halde bu durumda AKP’nin Önder Apo’nun geliştirdiği bu tarihi siyasi hamleden sonra yapması gereken en önemli şey, derhal açıklama metninde yer alan 10 maddeyi müzakere etmektir. 10 madde müzakere edilir, uzlaşmaya varılır, bu temelde yeni yasalar ve anayasa çıkarılırsa, başta Kürt, Alevi ve kadın sorunu olmak üzere Türkiye’nin etnik ve inançsal, ekolojik ve ekonomik, güvenlik vb tüm toplumsal sorunları demokratik bir biçimde çözülür. Türkiye Ortadoğu’nun ve dünyanın en demokratik, en güçlü ülkesi olur.
ERDOĞAN'A TEPKİ
Bunun için geçmişten büyük dersler çıkararak ve hiç zaman kaybetmeden yeterli sayıda ve nitelikte müzakere heyetlerinin oluşturulması, izleme heyetiyle birlikte hemen İmralı’da müzakere sürecinin başlatılması gerekiyor. Buna bağlı olarak da Önder Apo’nun sağlık, güvenlik ve özgürlük koşullarının müzakere sürecine uygun hale getirilmesi gerekiyor.
Bu bakımdan AKP’nin, Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan’ın hemen ilk günden yaptığı milliyetçi, bölücü ve provokatif açıklamaların dayandığı antidemokratik, despotik zihniyetten kendisini kurtararak, demokratik çözüm yönünde adım atması elzemdir. Süreci bütün toplumun en büyük arzusu olan kalıcı demokrasi ve barış sürecine ancak demokratik siyaset götürebilir.