BIST 9.550
DOLAR 34,53
EURO 36,31
ALTIN 3.006,49
HABER /  GÜNCEL

PKK sıfırlanmaz ama dönüşebilir!

Müsteşar Muammer Güler, PKK gibi etnik kökenli terör örgütlerinin sonlanmasının çok zor olduğunu ancak dönüşebileceğini söyledi.

Abone ol

Müsteşar Muammer Güler, PKK gibi etnik kökenli terör örgütlerinin sonlanmasının çok zor olduğunu ancak dönüşebileceğini söyledi. Güler’in bu sözleri, Orgeneral Başbuğ’un ‘sıfırlanmaz’ sözünü hatırlattı.

Osmaniye’de, askeri lojmanda, PKK saldırısı sonucunda yaşamını yitiren 23 yaşındaki Pınar Akdağ’ın ölümüne benzeri görülmemiş bir tepki veren Genelkurmay’ın açıklamasındaki bazı ifadeler, başa yeniden dönüldüğünü göstermesi bakımından dikkat çekiciydi.

Açıklamaya, “Bu son saldırı göstermiştir ki bölücü terör örgütü eski kirli günlerine tekrar dönmüş ve hedefleri arasına, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin personeli yanında, onların eş ve çocuklarını da almıştır” ifadeleri konulmuştu. Kürt açılımının, bu haliyle emekleyemeden yaşlandığı gerçeğinin tam ortasına düşen bu cümle de gösteriyor ki yapılan hatalardan ders alıp projeyi revize etmekten başka çıkar yol yok.
“Terör sorununun sadece askeri önlemlerle çözülemeyeceği” nakaratının içini sonuç alacak biçimde bir türlü dolduramayan Ankara’da, hükümetin özellikle de Başbakan Erdoğan’ın büyük önem verdiği Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı’nı ziyaret ettik.

Koordinasyonu sağlamalıyız

İstanbul Valiliği gibi önemli bir görevden sonra, devlet deneyimini bu kritik kuruma yansıtacak olan Müsteşar Muammer Güler’le sohbetimiz, kurumlar arasında yaşanan bazı hastalıklar engel olmazsa, açılımın buradan yürüyeceğini gösteriyor.

Müsteşarlığın temel görevi, güvenlik kuruluşları arasında koordinasyon sağlamak ve bunlardan gelen stratejik istihbaratları değerlendirip analiz ederek önleme dönüştürmek. Buradaki en kritik merkez, kurulacak olan İstihbarat Değerlendirme Merkezi olacak. Emniyet’ten, Jandarma’dan, MİT’ten, Dışişleri Bakanlığı’ndan ve Sahil Güvenlik’ten gelen istihbaratlar Merkez’de toplanacak, konunun uzmanları tarafından analiz edilecek ve bir tedbire dönüştürülecek. Müsteşarlığın işlevinin omurgası olacak bu merkezin sağlıklı işlemesi, kurumların istihbarat paylaşımı konusunda korumacı ve kıskanç bir tavır sergilememesine bağlı. Terörle mücadelenin en önemli unsuru olan istihbaratın tek bir merkezde toplanarak değerlendirilmesi çok önemli. Güler de bunu vurguluyor:

“Anlık ve stratejik istihbarat var. Biz daha çok stratejik istihbarat üzerinde çalışacağız. Bunlar toplanacak, çözümlenecek. Bunun sonucunda oluşturacağımız tedbiri Milli Güvenlik Kurulu’na sunacağız. Her bir kurumun ayrı efor sarfederek yaptığını artık koordinasyonla yapacağız. Çözümleyiciler, istitastikçiler, psikologlar, sosyologlar, bazen emekli generaller, büyükelçiler, terör uzmanları ile çalışacağız. Başarmak zorundayız. Türkiye bu koordinasyonu başaramazsa terörle mücadelede çok eksik kalır. Mevcut tedbirlerle sürdürülmesi artık imkânsız.”

Sonlanmaz, dönüşür

Terörün sonlanmasının iki yolu var. Ya örgüt tamamen ortadan kaldırılacak ya da silahlı mücadeleden vazgeçirilecek. Güler, 2800 terör örgütü üzerinde yaptırılan araştırmalardan çıkan sonucu şöyle anlatıyor:
“Bu işin sadece güvenlik terbirleriyle çözülmeyeceği açık. Bu örgütlerin yüzde 50’si bir şekilde dönüşmüş. Dönüşmesi en zor olanı ise etnik kökenli terör örgütleri. Bu gerçekten hareket etmek gerekiyor. Her terör olayının ardından bir yeri başarısız göstermek ve ‘yine sonlandırılamadı’ demek işin kolayına kaçmak oluyor. Kamuoyundaki algı bu. Şunu unutmamak lazım. Sonlanmaz ama dönüşebilir.”

Güler, PKK gibi etnik kökenli terör örgütlerinin sonlanmasının çok zor olduğunu ancak dönüşebileceğini düşünüyor. Bu konudaki her türlü bilimsel veri ve çalışmaya yoğunlaşmış görünüyor. Güler’in yaklaşımı, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un, bu tür örgütlerin sıfırlanamayacağı yolundaki sözlerini hatırlatıyor.

İngiltere yolcusu

Güler, son anda bir değişiklik olmazsa İçişleri Bakanı Beşir Atalay ile birlikte bu hafta İngiltere’ye gidecek.     

İngiltere’de bizdeki İçişleri Bakanlığı’na karşılık gelen Home Office’de incelemeler yapacak, temaslarda bulunacak. İç ve dış istihbaratın ayrı olduğu bir modeli işleten İngiltere’de Home Office, terörle mücadelenin istihbarata dayalı sivil ayağı konusunda kritik bir işlev görüyor.
Güler, Türkiye’nin Kürt sorunu konusunda geçirdiği evrimi anlatırken, “Eskiden Kürt, Kürtçü dendiğinde kıyamet kopardı. Şimdi bunlar rahatlıkla kullanılıyor. Şimdi bütün mesele ‘ayrılıkçı’lık. Bunu önlemenin yollarını arıyoruz” diyor. Güler şöyle devam ediyor:

“26 yıldır operasyonlar yapılıyor. İddianameler var. Bu kurum olayı çok yönlü ele alacak. Uzmanlar etnisite konusunda çalışacak. Hem ileşitim, hem istihbarat uzmanları. Görevlerimizden biri de kamuoyunu bilgilendirip halkla iletişimi sağlamak. Psikolojik harekat mücadele için hayati. Üniformayla psikolojik harekat olmaz.”

KCK iddianamesi Müsteşarlık’ta

Türkiye’nin terör hafızasını oluşturacaklarını söyleyen Güler, “Hangi sloganlarla ne yapmışız bakacağız. İddianameler sonucunda cezalar infaz edilmiş. Hepsini toplayacağız. KCK iddianamesini hemen istedik” diyor.

Güler, Müsteşar sıfatıyla Milli Güvenlik Kurulu toplantılarına da katılacak. Elinde önemli yetkiler var. “Şu bölgede şöyle yapılmalı” talimatı verebilecek. Mevzuat değişikliği talep edebilecek. Bu nedenle siyasi otoriteden alacağı destek çok önemli. Bu desteği almış görünüyor. Hem askerlerin, hem MİT’in yer aldığı son güvenlik zirvesinde Başbakan Erdoğan’ın müsteşarlığın mesaisine verdiği önemi üzerine basa basa vurguladığı anlaşılıyor.

KDGM Yasası ‘Mahkeme’de

Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı (KDGM) kurulmasına ilişkin yasa 4 Mart’ta yürürlüğe girdi. Müsteşarlık, terörle mücadeleye ilişkin politika ve stratejileri geliştirmek ve bu konuda ilgili kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak üzere İçişleri Bakanlığı’na bağlı olarak kuruldu. Yasaya göre; KDGM bünyesinde, İstihbarat Değerlendirme Merkezi ve Terörle Mücadele Koordinasyon Merkezi oluşturulacak. Bu Merkez, İçişleri Bakanı, Genelkurmay İkinci Başkanı, Jandarma Genel Komutanı, MİT Müsteşarı, Sahil Güvenlik Komutanı, Emniyet Genel Müdürü ile İçişleri, Adalet ve Dışişleri Müsteşarı’ndan oluşan Terörle Mücadele Koordinasyon Kurulu’na da bilgi akışı sağlayacak. Müsteşarlığın örtülü ödeneği olacak. Mevcut kanunlara bağlı olmaksızın müşavir çalıştırabilecek. Özel uzmanlık isteyen konularda sözleşmeli personel ve yabancı uzman istihdam edebilecek. CHP, yasanın bazı hükümlerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkeme 8 Haziran’da iptal ve yürürlüğün durdurulması talebini esastan görüşmeye karar verdi. (Milliyet)