Teröristlerin yardım isteğini geri çeviren Şanlıurfalı Mehmet Bağatemur'un hem ailesi dağıldı hem arı kovanları söndü.
Abone olTerör örgütü PKK, ekonomik gelir elde etmek amacıyla özellikle Kürt kökenli vatandaşlardan haraç topluyor. Kendisine yardımda bulunmayanlara ise baskı yapıyor. Bunun son örneği Muş'ta yaşandı.
Terör örgütü, şikayet ettiği için Mehmet Bağatemur'u sürekli tehdit ediyor. Zararın karşılanması için devletin yetkili birimlerine başvuran Bağatemur, sonuç alabilmek için şimdi bürokrasiyle uğraşıyor.
1997 yılından beri arıcılık yapan Mehmet Bağatemur, geçen yıl Muş'un Varto ilçesi İlbe Köyüne 162 kovan arı ile 49 katlı arı kovanlarını götürdü. Burada 29 gün kalan Bağatemur'a gelen iki terörist, örgüt için 5 bin TL yardım talebinde bulundu.
Yanında bulunan arkadaşı zarar görmemek için arı kovanlarını alıp oradan ayrılırken, Bağatemur ise kovanları yükleyemediği için ayrılamamış. Teröristler zarar vermesin diye Varto Karakoluna giden Bağatemur, Kemal Astsubay tarafından yapılan araştırmalara rağmen para isteyen şahısların bulunamadığını söylüyor. İlk zamanlar gündüzleri askerlerle arı kovanlarının yanına giden Bağatemur, geceleri orada kalamamış. Belli bir süre sonra artık askerler de gelmeyince Bağatemur, arıların yanına gidememiş. Terör örgütü şikayeti öğrenince Bağatemur, gidip arı kovanlarını yerinden de alamamış.
2008 Ağustos ayında İlbe Köyüne giden Bağatemur, arı kovanlarının kırıldığını, bazılarının deliklerinin kapandığını ve diğer kalan kovanlardaki arıların ise öldüğünü görmüş. Büyük zarar gören Bağatemur, Şanlıurfa Cumhuriyet Savcılığı'na müracaat etmiş, ancak şimdiye kadar bir sonuç alamamış. Dosya şu an Van Ağır Ceza Mahkemesi'nde bekliyor.
"ÇOCUKLARIM OKULA GİDEMİYOR"
Terör örgütü, kendisinden yardım alamayınca Bağatemur'un peşini bırakmamış. Şanlıurfa'daki evlerine teröristlerin birkaç kez geldiğini anlatan Bağatemur, ailesini dağıtmak zorunda kaldığını söyledi. Çocuklarını annesinin yanına gönderdiğini dile getiren Bağatemur, "4 erkek çocuğum var. Eşim babasının yanına gitti. Küçük oğlum Deniz hastalandı. Ankara'ya onu tedavi amaçlı getirdim. Çok zor durumdayım. Okuması gereken iki çocuğum, olaydan dolayı okula gidemiyorlar. Ben de Şanlıurfa'ya dönemiyorum. Batı bölgelerine taşınmak istiyorum ama ekonomik durumum yoktur. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ben de rahatsızım." diye konuştu.
Teröristlerin elinde G-3 marka silah, bir keleş, 4 adet bomba olduğunu anlatan Bağatemur, babası ile dayısından teröristlerin 3 bin TL para ile koyun aldığını belirtti. "Git gel, hiçbir sonuç alamadım." diyen Bağatemur, tek isteğinin soruşturmanın sonuçlanıp zararının karşılanması olduğunu ifade etti.
Başbakanlık, Adalet Bakanlığı, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı'na müracaat ettiğini, ancak bir cevap alamadığını kaydeden Bağatemur, "Ben yine de hakkımı koruyan ve kollayan bir devletimin olduğuna inanıyorum, inanmak istiyorum. Aksi halde herkes kendi hakkını, kendisi almaya kalkışırsa, bunun adı anarşi olur. Anarşiyle işim yok, hukukla ve adaletle hakkımı elde etmek istiyorum." şeklinde konuştu.
4 yaşındaki Deniz ise ailenin başına gelenlerden habersiz bir şekilde annesinden uzak Ankara'da şifa bulmaya çalışıyor. Genetik sinirsel rahatsızlığı bulunan Deniz, zaman zaman babasının yanında taşıdığı evrakları karıştırıyor.