BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

PKK Gülen Cemaati'nden ne istiyor?

PKK elebaşısı terörist Abdullah Öcalan'ın avukatları aracılığı ile Gülen Cemaati'ne gönderdiği mesaj merak uyandırdı. Peki PKK cemaatten ne istiyor?

Abone ol

Fettullah Gülen Cemaati'nin Türkiye'deki en tepe noktasında olduğu bilinen Zaman Yazarı Hüseyin Gülerce ile terör örgütünün lideri Öcalan'ın avukatlarının görüşmesi yeni soruları gündeme getirdi. PKK Güneydoğu'da Gülen Cemaati'yle ciddi rekabet içinde.

Peki PKK, Gülen Cemaati'nden ne istiyor? Bu sorunun cevabını Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş köşesinde analiz etti:

İmralı'dan devlet talep etti

"(...)Peki bu ortamda Abdullah Öcalan neden bir anda cemaate gül atmış, hatta bir adım ileri giderek ittifak önermişti. İki nedeni var. Öncelikle İmralı’da Öcalan’la görüşen devlet yetkilileri, Güneydoğu’da mütedeyyin kitleyle PKK yandaşları arasında bu tarz bir tırmanıştan rahatsız. Seçim sürecinde bu gerilimin sokak çatışmalarına ya da masum insanlara yönelik şiddet eylemlerine dönüşebileceği korkusu var. Öcalan’a bu yolda bir çağrı yapmasının toplumsal gerilimi düşüreceği, yaklaşık 40 gün önce kesilen görüşmelerin yeniden başlamasında da etkili olacağı hissettirildi.

PKK liderinin başka sebepleri de vardı. Öcalan, önümüzdeki süreçte anayasanın değişmesi, Kürtçe eğitim, yeni vatandaşlık tanımı gibi siyasi taleplerinde sadece devletle diyalog yoluyla bir yere gelemeyeceğini, bu talepler konusunda Türkiye kamuoyunun ikna edilmesi gerektiği düşüncesindeydi. Kendisine yakın isimlerden anladığım kadarıyla güçlü bir medya ayağı ve siyasi nüfuzuyla Gülen cemaatini kamuoyuna ulaşmak için makul bir aracı olarak gördü.

Ancak Öcalan’ın teklif ettiği birliktelik, hiç de kolay gözükmüyor. Tam tersine Öcalan’ın hafta ortasındaki açıklamasından bu yana hem cemaatin için hem de PKK tabanı fokur fokur kaynıyor.

Cemaat açısından PKK, en son ittifak yapılabilecek yer. Cemaatin Kürt sorununa bakışını, en iyi özetleyen, Kürt tiplemeleriyle tepki çeken Samanyolu televizyonundaki “Tek Türkiye” dizisi.

Cemaate yakın duran tek tük liberal entelektüelleri bir kenara bırakırsanız, Gülen hareketinin bugünkü yönetim eliti, sadece muhafazakar değil aynı zamanda milliyetçi ve devletçi reflekslerle yoğrulmuş bir siyasi kültürden geliyor. 
Zaten 2009 yerel seçimleri öncesinde Öcalan’ın avukatları ve Gülen cemaati önde gelenleri arasındaki (avukatların talebiyle gerçekleşen) benzer bir buluşma da bu yüzden son derece soğuk geçmiş, cemaati pek ikna etmemişti.

Taban tabana zıtlık

PKK tabanında durum farklı değil. Evet Güneydoğu’da PKK’ya sempati duyanlar arsında mütedeyyin bir kitle var; ancak hem PKK hem de BDP’nin üst yönetiminde etkin olan, laik sol gelenekten gelen, muhafazakar yapılanmalara kuşkuyla bakan genç nesil. Kürt hareketindeki yönetim eliti de Gülen hareketini devletin bir uzantısı olarak görüyor, Öcalan’ın çağrısının Güneydoğu’da AK Parti’yle mücadelelerinin zayıflatacağını düşünüyor.
Tablo böyleyken henüz bırakın ittifakı, bir diyalogdan söz etmek için bile erken. Öyle görünüyor ki, Öcalan’ın açıklaması, hem Kandil hem de cemaat cephesinde çok tartışılacak. 

İmralı’da devletle temasın önümüzdeki günlerde yeniden başlaması bekleniyor.
Kısa vadede tansiyonun düşmesi, hem devlet hem de diğer kesimlerin işine geliyor. Öcalan’ın çağrısı, PKK tabanı ve cemaat mensupları arasında tırmanan gerilimi bir nebze düşürmüş olacak. Seçimlere kadar kan dökülmemesi, herkesin işine geliyor.
Ancak iki taban arasında uzun soluklu bir kimyasal uyum, bugünkü kutuplaşma ortamında zor gözüküyor."