Piyasalardan 'yeni kabine' senaryoları!

1 Eylül'de kurulması beklenen yeni kabine için piyasaların beklentisi ne? Yeni kabine piyasaları nasıl etkiler? İşte analistlerin senaryoları...

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, yeni hükümetin 1 Eylül tarihine kadar kurulmuş olacağını açıkladı.

AK Parti, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından, 27 Ağustos tarihinde gerçekleştirilecek parti kongresinde genel başkan adayı olarak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu belirlemişti. Erdoğan'ın yemin töreni için TBMM Genel Kurulu'nun 28 Ağustos Perşembe günü saat 14.00'te toplanması bekleniyor.

Şimdi piyasalarda gözler yeni kabineye ve ekonomi yönetimine çevrildi.

Analistler piyasalardaki olası kabine senaryolarını değerlendirdi. cnbc-e'nin haberine göre, genel kanı ekonomi yönetiminde değişimin olmayacağı yönünde olsa da, olası bir değişikliğin kısa vadede şok etkisi yaratabileceğine dikkat çekiliyor.

ŞOK ETKİSİ YARATIR

Ata Yatırım Menkul Kıymetler A.Ş.Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası Müdür Yardımcısı Ergün Tekgül, “Daha önce ekonomi yönetiminin değişmesi gibi bir gündem yoktu, son bir hafta 10 gündür böyle bir olasılıktan bahsedilir oldu. Ancak son iki haftada Borsa İstanbul’daki harekete baktığımızda, yükselişin devam ettiğini görüyoruz. Şu anda borsa Babacan’ın olmadığını düşünüyor olsa olumsuz seyir izlerdik. Diğer senaryodaysa borsa düşer, dolar çıkar. Türk Lirası’nda ciddi değer kaybına neden olacaktır. Hatta şok etkisi olur, dolar/TL seviyesinin 2,20’lere kadar çıktığını görebiliriz. Babacan giderse, sonrasında yerine gelecek isim de önemli. Babacan’ın gitmesi senaryosunda, kısa vadede şok etkisi olacağı, orta vadede çok olumsuz etkisinin kalmayacağını düşünüyorum. Yerine gelecek kişi de görevinde etkin biri olacaktır. Ancak piyasa zaten şu anda böyle bir şeyi fiyatlamıyor” dedi.

ETKİSİ ÇOK CİDDİ OLABİLİR

Ing Bank Döviz Bölümü Müdürü Burçin Metin şunları söyledi:

“Ekonomi yönetiminde asıl önemli olan şey Ali Babacan’ın görevine devam edip etmeyeceği. Ekonomi yönetiminde Babacan devam ederse, kısa vadede pozitif etkisi görülür. Ancak Babacan devam etmezse, piyasalarda çok sert bir hareket görebiliriz. Şu anda dolar/TL’de 2,17 seviyelerindeyiz, Babacan’ın devam etmemesi durumunda, 2,20’nin üzerine bir hareket ilk anda görülecektir. Çok ciddi bir etkisini görebiliriz. Babacan’ın olmaması durumunda, dolar/TL’de 2,10’lu seviyelere yeniden dönmek zor olur. Bu durumun borsa ve faize etkisi de negatif olur. Olumsuz senaryoda, piyasa kimin geleceğiyle yakından ilgilenecek. Ancak piyasa Babacan’ın görevinden ayrılmasını beklemiyor. Sürpriz senaryodaysa böyle şeyler yaşanabilir. Kredi kuruluşları açısından da Babacan’ın görevinden ayrılmasıyla yükselecek dolar ekonomiyi etkileyeceğinden, enflasyonun yükselmesine neden olacağından, negatif algılanacaktır.”

DOLAR/TL NE OLUR?

Saxo Capital Menkul Değerler Uluslararası Piyasalar Uzmanı Burak Demirpehlivan, “Genel olarak piyasada ekonomi yönetiminde çok büyük değişim ihtimalinden bahsedilmiyor. Dolar/TL açısından baktığımızda, Cumhurbaşkanlığı süreci gibi önemli gelişmelerde bile Türk Lirası'nın, gelişmekte olan ülkelerin para birimlerinin yer aldığı sepette, çok büyük bir ayrışmaya girmediğini gördük. Bu tip gelişmelerin paritede minik farklara neden olduğunu görmüştük. Ancak Babacanın ekonomi yönetiminde kalması açıkçası TL’de biraz daha değerlenmeye neden olabilir. Çünkü bu piyasalarda istikrar, kabinenin de oturması gibi algılanacak. Bu gelişme piyasalarda ana trendin değişmesine neden olmayacak. Daha çok yukarı yönlü hareketlerin konsolidasyonu şeklinde olacak.

MERKEZ BANKASI FAİZİ İNDİRMEZSE...

Yarın Merkez Bankası’ndan gelecek faiz kararı da önemli. Faiz indirilmezse Eylül’e kadar Türk Lirası’nda değerlenme olabilir. Dolar/TL’de 2,1537 -2,1567 aralığı görülebilir. Faiz indirilirse 2,1920 gibi bir harekete bakılması gündemde. Dolar/TL için yıl sonu tahminim ise 2,25-2.30 aralığı. Çünkü dolar/TL’de seyri daha çok yurtdışındaki gelişmeler etkiliyor. Kredi derecelendirme kuruluşları açısından not indirimi ihtimali de düşük. Birçok gelişmekte olan ülkeye baktığımızda bu tip gelişmeler yaşanıyor. Kredi kuruluşları daha çok yapısal reformlarla ilgileniyor. Yapısal reformların Eylül sonrası daha fazla tartışılacağını dikkate alırsak Eylül'e kadar olan süreçte bu tip şeyler gündeme gelmeyebilir” diye konuştu.

BELİRSİZ BİR SÜREÇ

Philip Capital Yurtiçi Piyasalar Müdürü Oğuz Yılmaz, “Yarınki toplantıdan her ne kadar bir yönetim değişikliği açıklanması beklenmese de biliyorsunuz, Ahmet Davutoğlu’nun kabineyi oluşturma süresinin 10 Eylül’e kadar sürmesi bekleniyor. Belirsizliğin bu sürece kadar süreceğini düşünüyorum. Ekonomi yönetiminde herhangi bir değişiklik olursa, Sayın Babacan ya da Sayın Şimşek görevlerini sürdürmezlerse, piyasalar ilk anda bunu olumsuz karşılar. Gelecek yeni yönetimin ardından, mevcut ekonomi politikalarında herhangi bir değişikliğin olup olmayacağı, atılacak adımlar piyasaların yönünün seyrinde etkili olacaktır” ifadelerini kullandı.

YENİ YÖNETİMİN İŞİ ZOR

Global Menkul Değeler Strateji Müdürü Gökhan Uskuay da şunları kaydetti:

“Biz yarınki toplantıdan ekonomi yönetiminin ortaya çıkmasını beklemiyoruz, bu süreç Eylül’ün ilk haftası gibi tamamlanır. Yarınki toplantı genel başkan, başbakanın vedası, yeni başkanın sunumu şeklinde devam edecek. Ekonomi yönetimi Eylül’ün ilk haftasında netleşir. Ne olursa olsun piyasaya etkisi kısa olacak. Piyasanın istediği kişiler bile göreve gelse, temel sorun genel seçimlere 10 ay kala, sadece sıcak parayla piyasaların nasıl döneceği olacak. Eskiler de kalsa, yeniler de gelse ekonomi yönetimini zor bir süreç bekliyor. Piyasa, istediği yöneticileri alsa bile bu yöneticilerin yeni süreçteki para politikalarını yakından takip edecek. Mevcut politikaların devam edip etmeyeceği yeni süreçte en önemli konu olacak. Bu açıdan yarın Merkez Bankası’ndan çıkacak faiz kararı belirleyici olacak.”