Pınar Gültekin'in acılı babası Sıddık Gültekin konuştu: Teklifi yapan vekili CHP biliyor

Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gülketin, kendisine davadan vazgeçmesini isteyen CHP'li vekilin ismini parti yöneticilerine verdiğini, o kişiyi 4 Ocak'taki duruşmadan sonra açıklayacağını söyledi.

Pınar Gültekin'in babası Sıddık Gültekin Takvim gazetesinne konuştu. Acılı baba Sıddık Gültekin, "Bir CHP'li vekil ve ilçe başkanı aracı oldu. Bana davadan vazgeçmem söylendi. Ben de 'Sizin kızınız olsa vazgeçer misiniz' dedim. Aile de bu işin içinde. 'Bu sözü ne ben duymuş olayım ne de siz söylemiş olun' diye belirttim. Beni arayan milletvekilinin ve ilçe başkanın ismini biliyorum. CHP Grup Başkanvekili Veli Ağbaba ve Özgür Özel'e anlattım. Parti içinde çalışma yapacaklarını söylediler. Ben de 4 Ocak'taki duruşmadan sonra vekilin ismini açıklayacağımı söyledim" dedi.

CHP Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, Muğla’da vahşice öldürülen Pınar Gültekin’in babasıyla görüşerek davadan vazgeçmesini istediği iddiasına ilişkin, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. İddiayı köşesinden duyuran Hürriyet gazetesi yazarı Fatih Çekirge, Gültekin Ailesi’nin avukatı Rezan Epözdemir’in telefon aramasını doğruladığını ifade etmişti.

İddialar üzerine CHP’li Girgin Twitter’dan yazılı açıklama yaptı. Girgin, “Sayın Fatih Çekirge’nin kaleme aldığı ‘CHP milletvekili eğer bu teklifi sen yaptıysan’ başlıklı yazısında yer alan kan dondurucu iddialara dair açıklamamdır” başlıklı mesajında şu ifadeleri kullandı:

"Vekilliği bırakırım"
“Pınar Gültekin’in cenazesinden bir gün sonra (23 Temmuz) mağdur ailesiyle taziye amaçlı aramanın dışında hiçbir diyaloğum olmamıştır. Buna rağmen insani amaçlı bir aramanın bu noktaya gelmesinden şaşkınım. Davaya benim müdahil olduğuma dair en ufak bir kanıt, en ufak bir teknik bulgu, en ufak bir ima ortaya çıkarsa ben sadece CHP’den değil milletvekilliğinden de istifa edeceğimi taahhüt ederim.”

"Acılı baba doğruladı"
Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in öldürülmesi olayının ardından CHP'li bir milletvekilinin baba Sıddık Gültekin'i telefonla arayarak "davadan vazgeç" dediği iddialarına ilişkin ailenin avukatı Rezan Epözdemir, "Acılı baba ile görüştüm. Kendisine böyle bir telefon geldiğini söyleyerek, iddiaları doğruladı." demişti.

Olay
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz'da Akyaka Mahallesi'nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı. Ailesinin Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin'i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.

Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de deliller ortaya konunca bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin'i bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmişti. Katil zanlısı Avcı, nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.

Cemal Metin Avcı'nın kardeşi Mertcan Avcı da soruşturma çerçevesinde telefon sinyallerinin ağabeyiyle aynı zaman diliminde olay yeri ve yakınlarında tespit edilmesi üzerine jandarma ekiplerince gözaltına alınmış, 2 Ekim'de "delil karartmak" suçlamasıyla çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.

Dava süreci
Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Cemal Metin Avcı'nın "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan Avcı'nın da "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme" suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

Yaklaşık 10 saat süren 9 Kasım'daki ilk duruşmada mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına, Pınar Gültekin'in kesin ölüm nedeninin saptanması için İstanbul Adli Tıp Kurumu ilgili 1. Adli Tıp İhtisas Kuruluna yazı yazılarak yeniden rapor istenmesine ve olay yeri inceleme uzmanı ve bilirkişi marifetiyle olay yerinde keşif yapılmasına karar vererek duruşmayı 4 Ocak 2021'e ertelemişti.