Peşmerge Komutanı Sirwan Barzani'den son durum hakkında bilgi alan Aslı Aydıntaşbaş Peşmerge'nin IŞİD karşısında yaşadığı kırılmanın perde arkasını yazdı...
Abone olİNTERNETHABER.COM
Milliyet yazarı Aslı Aydıntaşbaş Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'ne bağlı Peşmergeler ile IŞİD savaşını konuştu.
PEŞMERGE NEDEN KAÇTI?
Sınırın sıfır noktasındaki Mahmur Kampı'na giden Milliyet yazarı, burada Peşmerge Komutanı Sirwan Barzani'den son durum hakkında bilgi alırken Peşmerge'nin IŞİD karşısında yaşadığı kırılmanın perde arkasını sorguladı. Peşmergelerin cephedeki nöbetine katılan Aslı Aydıntaşbaş, dürbünle 500 metre ilerideki IŞİD mevzilerini izledi. PKK'nın özellikle Mahmur'daki savaşt aoynadığı rolü Peşmergelerin gözünden aktaran Miliyet yazarı "Cephede görüştüğüm herkes, PKK’nın Mahmur’da iyi savaştığını, peşmerge kaçarken kadın gerillaların kampta kalıp mücadele ettiğini anlatıyor." diye yazdı.
İşte Aydıntaşbaş'ın yazısı:
IŞİD'İN KIYISINDAYDIK
Anayolda Musul’u gösteren tabelayı gördüğümde, hafif bir ürperti geçti üzerimden. Musul’un dibinde, IŞİD’in kıyısındaydık.
Her ne kadar etrafım silahlı peşmergelerle dolu olsa da, kafa kesen ve bütün dünyanın odağındaki bir numaralı örgütün birkaç kilometre ötede olduğunu bilmek, ürkütücüydü.
Erbil’de birkaç gün geçirip sonra Mahmur cephesine doğru yola koyulmuştum. Bomboş köylerden, halkın korkuyla kaçtığı kıraç kasabalardan geçtik. Mahmur ovası, Erbil’in dış çeperi sayılır. IŞİD Ağustos başında orayı ele geçirdikten sonra Erbil’e 22 km yaklaşmış, şehri tehdit eder hale gelmişti.
PEŞMERGE KOMUTANI BARZANİ'NİN YEĞENİ
Bir kaç ay öncesine kadar Dubai olmayı hedefleyen Erbil, bir anda kendini kafa kesen milislerle karşı karşıya bulmuştu. Mahmur’a giderken yolda ilk durağım Mahmur cephesi komutanı Sirwan Barzani’nin karargahı oldu. Genç komutan, Barzani’nin yeğeni olması bir yana, peşmerge IŞİD’den kaçmaya başladığında, ters yönde IŞİD’e doğru savaşmış; ABD bombardımanının da yardımıyla Mahmur’u geri almıştı.
Karargâhta tam bir seferberlik ruhu hakimdi. Bu son saldırılar, havalı, temiz pak üniformalı yeni kuşak peşmergeyle atlayıp cepheye gelen eski tüfek yaşlı peşmergeleri bir araya getirmişti. Ellerinde akıllı telefonlar, yaşlı genç herkes IŞİD dehşet hikayeleri (ve görüntüleri) paylaşıyordu.
IŞİD İLE SİLOPİ ARASINDAKİ MESAFE 22 KM
Sirwan Barzani, haritaları açtı ve anlatmaya başladı:
“Biz sadece kendimiz için savaşmıyoruz. Herkes için buradayız. Biliyor musunuz bir noktada IŞİD Silopi’ye 22 km yakınlaşmıştı. Biz de bir gün uyandık, dibimizdeler. Üstelik de ellerinde en ileri Amerikan silahları var. Dünyanın en güçlü ordusunu getirseniz bu tarz bir örgüte karşı zorlanır.”
Peki, yıllardır methini duyduğumuz anlı şanlı peşmerge neden kendi bölgesinde çuvalladı?
“Bir kere IŞİD çok iyi bir psikolojik savaş yürüttü. Sadece kafa kesme değil; Musul’da ve Sincar’da kadınları ve çocukları alıkoydular. Anlamsız bir vahşet uyguluyorlar. Bunun etkisi oldu. İnsanlar cepheden kaçıp ailelerini kurtarmak istedi.”
DAĞLARDA GÜVENDEYİZ AMA ÇÖLDE HİÇ SAVAŞMADIK
Sonra, kompleks yapmadan ekliyor “Biz 1992’den beri savaşmadık. Üstelik biz dağlarda savaşmaya alışığız; ilk defa çölde savaşıyoruz. Dağlarda güvendeyiz. Ama çölde zorlandık. Buralarda tank lazım. Bizde yok. Onlarda ise en ileri Amerikan silahları, tank ve Humvee’ler var.”
Peki kim bu IŞİD? Barzani’nin elindeki bilgiye göre, çekirdek kadro Afganistan ve Çeçenistan’dan. Sonra Saddam ordusunun kalanları, eski Devrim Muhafızları ve civardan katılan insanlar var.
ÇOK SAVAŞ GÖRDÜK AMA BÖYLE VAHŞET GÖRMEDİK
Yıllardır silahla yatıp kalkan peşmerge için bile IŞİD vahşeti akıllara durgunluk veren cinsten: “Neden? Neden? Neden bu kadar insan öldürüyorlar. Neden Musul’da Ezidi ve Hristiyan çocukları kaçırdılar. (92 çocuk halen Musul’da tutuluyor.) 7 yaşında bir çocuğu ne yapacaklar? Yıllardır savaş gördük, ama böyle bir vahşet görmedik. Girdiğimiz her eve bubi tuzağı koymuşlar. Buzdolabı kapağına ve Kuran’a bile. Anlam veremiyoruz. Hayvan demek bile istemiyorum; çünkü hayvanların kimseye zararı yok.”
KARA SAVAŞI OLMAZSA IŞİD KALICI OLUR!
Barzani, görüştüğüm tüm Kuzey Iraklı yetkililer gibi Türkiye’nin IŞİD’e karşı kendilerine yeterince destek olmamasından yakınıyor. Askeri beklentisinin ne olduğunu soruyorum. IŞİD Musul’da kalıcı mı? “NATO kara gücü göndermezse, IŞİD buralarda kalır. Şu anda zaten Irak’ın yüzde 13’ünü kontrol ediyorlar. Ellerinde rafineri, şehir, milyonlar var. Onları geri itmemiz lazım. Ama ancak adım adım...”
EMEKLİ PEŞMERGELER GÖREVE!
Mahmur bölgesindeki sınır karakollarını bir bir geziyoruz. Bu dramatik tabloda gün boyu yüzümü güldüren tek şey, cephedeki yaşlı peşmergeler. Eski tüfekler, IŞİD saldırısı sonrasında Kuzey Irak’ın en ücra köşelerinden çıkıp, kayışlarını kuşanıp, cepheye koşmuşlar. Aralarında 70’lik eski komutanlar da var, tarladan fırlamış göbekli dedeler de. Gittiğimiz karakollarda çay ikramını reddedemiyoruz. Bir ara bakıyorum, sağım, solun kır saçlı peşmergelerle dolu; gençler ise ayakta, saygıyla yaşlıları dinliyor. Grubun lideri konumundaki eski komutana “Esir aldığınız IŞİD’cileri ne yapıyorsunuz?” diye soruyorum. “Biz Molla Mustafa’nın askerleriyiz” diyor, Türkiye’de benzer tınısı olan slogandan habersiz. “Molla Mustafa (Mesud Barzani’nin babası) esirlere asla kötü davranmazdı.” Silahı ilk 1963 yılında eline almış. Dağlarda önce Irak hükümeti, sonra Saddam’la mücadele etmiş. Yıllar sonra bu kez IŞİD için yeniden silah başında...
HUMVEE’YE GÖZÜ GİBİ BAKIYOR
Peşmerge komutanı Sirwan Barzani, IŞİD’in kendilerine ABD yapımı Humvee’lerle saldırdığını söyledi. “Bizim silahlarımız buna karşı ne yapabilir?” IŞİD’cilerin Humvee’si, şimdi Kürtlerin elinde. Peşmerge, yeni el koyduğu Humvee’lere gözü gibi bakıyor.
PEŞMERGE KAÇARKEN PKK GERİLLALARI MÜCADELE ETTİ
Silwan Barzani’nin karargahından yine büyük çatışmaların yaşandığı Güver’e geçiyoruz. Mahmur’un girişinde, peşmergeyle birlikte PKK da kontrol noktasında. Cephede görüştüğüm herkes, PKK’nın Mahmur’da iyi savaştığını, peşmerge kaçarken kadın gerillaların kampta kalıp mücadele ettiğini anlatıyor. Bu sayede artık Kerkük, Mahmur gibi yerlerde daha ‘görünür’ durumdalar.
Daha sonra cephenin en ucuna, IŞİD’le sıfır noktasına gidiyoruz. Yolda yanmış araçlar, çatışma izi taşıyan binalar var. Cephede peşmergeler elime bir dürbün tutuşturuyor. IŞİD birkaç km ötedeki evlerde. Başka bir noktada, neredeyse 500-600 metre yaklaşıyoruz sıfır noktasına. “Nehrin karşı tarafı IŞİD” diyorlar. Yollardaki köyler, kasabalar, IŞİD korkusuyla tamamen boşalmış..