İskenderun'da batan Ulla gemisi hakkında Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'den ilginç yorum var. Bakan kazanın aysbergin küçük bir parçası olduğunu iddia etti.
Abone olÇevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, Ulla adlı geminin batmasıyla, Türkiye'de aslında aysbergin küçük bir parçasının görüldüğünü ifade ederek, ''Türkiye'yi şöyle bir dolaşın, her gün kaç tane Ulla gemisi dökülüyor'' dedi. Bakan Pepe, ''baca külü'' taşıdığı bildirilen Ulla Gemisi'nin, 6 Eylül'de İskenderun Körfezi'nde batmasıyla ilgili olarak Hilton Oteli'nde kahvaltılı basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Aydın Demir, geminin Türk karasularına girmesinden batışına kadar geçen süre içinde yapılan çalışmalara ilişkin brifing verdi. Geminin 29 Mart 2000'de İskenderun Limanı'na geldiğini ve gemi kaptanının taşıdıkları yükü ''kömür tozu'' olarak beyan ettiğini ifade eden Demir, bakanlığının bu tarihten itibaren gemiyi takibe aldığını ve durumun İspanya makamlarına bildirildiğini söyledi. Demir, Dörtyol Cumhuriyet Başsavcılığı'nın geminin yurtdışına çıkartılması kararı verdiğini ve bakanlığın da geminin sınır dışı edilmesi kararını İspanya'ya bildirdiğini kaydetti. Aydın Demir, İspanya'nın da bu talep üzerine, ''gemi ile ilgili şüphelerimiz var'' diyerek konuyu incelemek üzere zaman istediğini belirtti. Demir, 20 Şubat 2003'de Cenevre'de İspanya tarafı ile yapılan toplantıda, gemi içindeki atığın İspanya tarafından değil, geminin sahibi Lafarge-Asland S.A tarafından alınmasına karar verildiğini vurguladı. Gemiyi Türkiye'ye getiren Mavi Deniz Acentası'nın, bakanlığın, geminin içindeki atığın başka bir gemi ile gönderilmesi talebi karşısında atık üzerinde 2 gün içerisinde haciz kararı aldırdığını ve atığı gönderemediklerini belirten Demir, bu kararın yaklaşık 9 ay sonra kaldırılabildiğini bildirdi. Demir, haczin kaldırılmasından sonra, Mavi Deniz Acentası'nın başvurusuyla, İskenderun İcra Mahkemesi'nin 19 Ağustos 2004'te, ''Haczin kaldırılma kararına ilişkin işlemlerin durdurulması ve dava sonuna kadar yükün hiç kimseye teslim edilmemesi'' kararı verdiğini kaydetti. Demir, 6 Eylül'de de geminin battığını ve ardından bakanlıkça soruşturma başlatıldığını söyledi. ''TOPU HEP TACA ATIYORLAR'' Bakan Pepe de, brifingi değerlendirirken, geminin sahibi firmayı kastederek, ''Onlar hep galip ve topu hep taca atıyorlar, nasıl olsa galibim diye. Bir yazının sonucu tam 9 ay bekleniyor. Bazı acentalar yurtdışından atık gemileri Türkiye'ye getiriyor ve zamanı kullanarak o gemileri burada bırakıp batırıyorlar ya da varilleri denize atıyorlar'' diye konuştu. ''Türk karasuları, uluslararası atık mafyasının hep saldırısına uğramaktadır'' diyen Pepe, 15-20 yıldır bu tür atıkların Türk karasularına bırakıldığını, hatta bazılarının denizin dibine bırakıldığını ve bu yüzden karaya vurmadığını söyledi. Pepe, Karadeniz'in bu anlamda ''atık mezarlığı'' konumunda olduğunu ifade etti. Geminin batmasının ardından Çevre ve Orman Bakanlığı'nın suçlandığını anımsatan Pepe, şöyle konuştu: ''Zaten geminin battığı yer liman alanı. Orada ne balık avlanabiliyor ne de denize girilebiliyor. Tabii ki hiçbir tehlike yok diyemeyiz. 2 müsteşar yardımcım, üniversitede hocalık yapmış çevre konusunda uzman. Çevre konusunda gerekli çalışmaları her zaman yapıyoruz. (Akdeniz, İskenderun elden gitti) dediler. Bunu demek ayrıdır, (o belgede risk vardır) demek ayrıdır. Bunu ayırt etmek önemli. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi lazım. Burada en büyük görev size, basına düşüyor.'' ''SORUMLULUK DENİZCİLİK MÜSTEŞARLIĞI'NDADIR'' Bakan Pepe, Çevre Kanunu'na göre, Ulla Gemisi'ni oradan kaldırmak, içindeki atığı göndermek ve taşımak görevinin bakanlığına verilmediğini ifade ederek, ''Burada asıl sorumluluk Denizcilik Müsteşarlığı'ndadır'' dedi. Bakan Pepe, Denizcilik Müsteşarlığı'nın Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun'u toplantıda gazetecilere dağıttı. Pepe, geminin battığı yerde, su örnekleri alındığını ve gemide bulunan 2 bin 200 ton uçucu külün suda çözünebilir krom içeriğinin yaklaşık 3.08 kilogram olduğunun tespit edildiğini söyledi. Atık içerisinde bulunan krom tamamen suda çözünse dahi azami 308.000 metreküplük suyu etkileyebileceğinin hesaplandığını kaydeden Pepe, deniz suyu krom analiz sonuçlarının, sınır olarak kabul edilen 0.5 oranının çok altında olduğunu bildirdi. ''AYSBERGİN KÜÇÜK BİR PARÇASI'' ''Ulla gemisinin batmasıyla Türkiye'de aysbergin küçük bir parçasını görüyoruz aslında'' diyen Pepe, Türkiye'de çevre sorunlarının görünenden daha büyük olduğunu belirtti. Bakan Pepe, Türkiye'nin tarım havzası olarak bilinen Trakya'da sulamada kullanılan yeraltı su kaynaklarının, kirlilik ile karşı karşıya kaldığını ifade ederek, ''Türkiye'yi şöyle bir dolaşın, her gün kaç tane Ulla gemisi dökülüyor'' dedi. Pepe, geminin batmadan önceki yazışmalarında da ortaya çıkan bürokrasideki genel hantallığın kendi bakanlığında da olduğunu dile getirdi.