Peki o zaman bunu da yazın
Albay Abdülkerim Kırca"nın ölümü
medyada son dönemde çıkan haberlere mal edildi.
Yanıltma, yönlendirme ve çarpıtma ahlaksızca boyutlara vardı.
Bu millete "bidon kafalılar" diyebilenlerin
yazdıkları açıkçası beni çok şaşırtmadı. Kendi
kimliklerini elbette yazıya dökerek hakaret
edebilme özgürlüklerini kullanacaklar!
Kullansınlar... Bu millet kimin ne olduğunu biliyor...
Lafla "yazar"lık olmuyor! Halk böyle yutturulan kişileri zamanla
küçültüp, yok edebiliyor!
İşin gerçeğini anlamak isteyenler için biraz
araştırma yeter de artar bile.
Google, tüm gerçekleri herkesin yüzüne çarpıyor
zaten.
Peki, neydi işin aslı?
Kırca"nın intiharına sebep gerçekten
star"ın veya başka gazetelerin son günlerde yaptığı
haberler miydi?
Hayır!
Kırca ile ilgili yapılan gırla haber var.
Google şahit!
Kırca bir gazete haberinden ötürü intihar etmiş
olsaydı eğer, 2005 yılında canına kıyardı... Milliyet,
Hürriyet, Radikal Kırca ile ilgili olumsuz haberlerle
dolu! Kırca"nın sevgilisini bile yazdılar yıllarca.
Dün önemli bir bilgiye ulaştım...
Kırca"nın çok yakın bir arkadaşı ile konuştum daha doğrusu...
Kırca tam 2 ay önce hayata küsmüş meğer!
Malum, Kırca yargılanıyordu...
Askeri Yargıtay, Kırca"nın bir davasıyla ilgili
görevsizlik kararı vermiş.
Bir başka deyişle, Kırca"nın sivil mahkemelerinde
yargılanmasına karar verilmiş... O davanın görüleceği yer
ise, Diyarbakır"daki ilgili mahkemelerden biri...
İşte ne olmuşsa o günden sonra olmuş!
Abdülkerim Kırca"nın arkadaşını dinliyoruz:
-Çok güçlüydü Albay Kırca... Bu kararı öğrendikten
sonra çok değişti. Bitkin duruyordu. Üzgündü. Her gün eriyordu
diyebilirim. 2 aydan beri hiç evden çıkmadı. Tekerlekli
sandalyesiyle hastaneye giderdi mesela. Son zamanlarda sürekli
ambulans istiyordu.
-Sivil mahkemede yargılanacak olmasına ne dedi peki?
-Çok kızdı... Diyarbakır"a gidip mahkemede ifade
vermeye çok kızdı. Kaldıramadı bunu.
-Abdulkadir Aygan"ın açıklamaları için bir şey söylüyor
muydu?
-Evet.. "Bu adam terörist... Bu adamın
uydurmalarını neden haber yapıyorlar, neden benimle
görüşmüyorlar" diyordu. Bunları taa 2005"te söylüyordu.
Son haberleri avukatı kendisine bildirmiş. Bir yorum yapmamış,
İnternet"ten okumuş... Galiba, eski dosyaların yeniden önüne
konulacağını düşündü... Çok kızıyordu ama hiçbir zaman hayattan
kopmadı. Çok güçlüydü, ailesine çocuklarına iyi bir baba olmaya
çalışıyordu.
Her şey üstüste geldi...
Evet, evinden 2 aydır çıkmayan bir asker...
Hakkındaki iddialara zaman zaman isyan eden ama hayattan hiç
kopmayan, yaşamayı seven bir asker... Ve son gün tesadüfen
çıkan bir haber...
Mal bulmuş mağribi gibi saldıranlara bir küçük notum
var.
Hadi bakalım şimdi bunu da yazsanıza. Aslında
neyin ne olduğunu çok iyi bildiğiniz halde gizlediklerinizi
yazın.
Hiçbir şeye yüreğiniz yetmezse, medya ile intihar arasında bağlantı
kuracaksanız o zaman kendi gazetenizde daha önce çıkan haberleri de
yazın.
Yazın da görelim gazetecilik kumaşınızın kalitesini.