Pazartesi bunalımını Pazar'dan yaşamaya başlıyorsanız, iş değiştirmek çözüm olmayabilir. Belki de yaklaşımınızı değiştirmeniz gerekiyordur.
Abone olİş hayatınızda mutlu musunuz? Aslında bu soruya koşulsuz "evet" diyen fazla kişi çıkmıyor şu günlerde. Ama eğer her Pazar, Pazartesi kabusunu düşünüp bunalıyorsanız, belki de iş değiştirmeden bu sorunu çözebilirsiniz. İşinize yeni başladığınız zamanlardaki heyecan, coşku ve enerjinizi yeniden yaşamak istiyorsanız, iş ya da kariyer değiştirmek sizin için çözüm olmayabilir. İhtiyacınız olan şey, sizin için neyin önemli olduğunu, sizi neyin hareket geçirdiğini keşfetmek. Bunu da 7 adımda gerçekleştirebilirsiniz: İlk adım: Duygularınızı açıklığa kavuşturun İş hakkında sizi mutsuz eden duygularınızı tanımak ve bunların sonuçlarından haberdar olmak, bu sorunla olan savaşınızda iyi bir başlangıç noktasıdır. Örneğin; eğer işiniz hakkında kendinizi yetersiz hissediyorsanız, o zaman ihtiyacınız olan şey kendinize olan güven ve inancınızı tazelemektir. İşinizle ilgili duygularınızı özetleyen birkaç kelimeyi bir kağıda yazın. Ne hissediyorsunuz? Kızgınlık, sıkkınlık, bunalmışlık, kapana kısılmışlık? Duygularınızı tanımladıktan sonraki adım, bu duyguları körükleyen sebepleri bulmak olmalı. Mutsuz hissediyorsunuz ve bunun sebebi bir şeylerin eksikliği, ya da yetersizliği. Aşağıdaki soruları kendinize sorarak cevapları bir kağıda yazın. Böylece sorunu bulmaya çalışın. İşinizle ilgili sorun nedir? Eğer daha çok vaktiniz olsaydı, işinizle ilgili olarak ne yapardınız? İşinizle ilgili kızgınlık hissetmenize neden olan şey nedir? İşinizle ilgili sizi üzen şey nedir? İşte yapmak zorunda olduğunuz ama yapmama şansınız olsa tercih edeceğiniz şeyler nelerdir? Yaşanan sıkıntıyı azaltacak geçici yöntemler Çoğumuz işle ilgili mutsuzluğumuzu geçici yöntemlerle geçirmeye çalışırız. Aşağıda bu yöntemlerin en sık başvurulanlarını görebilirsiniz. Ancak demin de söylediğim gibi, bunlar sadece geçici çözüm sunarlar, çümkü problemin köküne inmezler. İş aramak Yeni bir iş yeni bir heyecan demek. Yeni ofis, yeni iş arkadaşları, yeni sorumluluklar. Ama bir süre geçip de her şey rutine oturduğunda, tıpkı eski işinizde olduğu gibi heyecan ve coşku kaybolur. İzin almak Bu, tatile çıkmak şeklinde olabileceği gibi, hastalık izni gibi daha kısa süreli mazeret izinleri de olabilir. İş daha stresli olmaya başladığından, işten izin mi alıyorsunuz? Öncelikle bu türden bir durumda yokluğunuzun dikkat çekeceğiniz ve olumsuz etki yaratacağını bilin. Ayrıca işe geri döndüğünüzde de problemler hala orada sizi bekliyor olacaklar. Hayal kurmak Popüler kaçış yollarından biri de fantazi alemine dalmaktır. Bir gün oturup kaderinizin nasıl da aniden değişeceğini ve kurtulacağınızı düşünüyor musunuz? Ya da piyangoyu kazanmayı? Yaşadığımız dünyaya geri dönün, buarada size ihtiyaç var! İkinci adım: Üzüntü ve sıkıntı döngüsünü kırmak Hissettiğiniz üzüntü ve sıkıntıyı kendinizi değişim için teşvik etmekte kullanın. Düşünce, duygu ve ihtiyaçlarınızı dinleyip, bunları cevaplayarak yeni fikir, inanç ve yetenekler geliştirmeye başlayabilirsiniz. Harekete geçmenin neden olacağı endişe yerine, yerinizde durmanın verdiği mutsuzluğa odaklanın. Kendinize şu soruları sorarak başlayın: Durumun bu hale gelmesine nasıl sebep oldum? Şu ana kadar işim hakkında odaklandığım şey neydi. Peki neden bunun bana bir yararı yok? Olumlu bir değişiklik yapabilmek için atmam gereken ilk adım nedir? Kendimi daha memnun ve iyi hissetmek için ne yapmalıyım? Unutmayın: Problemi yönetmesi gereken sizsiniz, problemin sizi yönetmesine izin vermeyin. Üçüncü adım: Yaratma döngüsü Bu bölüm kişisel yetenek ve özelliklerinizi geliştirmekle ilgilidir. Bu adımda yapmanız gereken ilk şey, kişiliğinizin güçlü yanlarını öğrenmek, enerjinizi nereden sağladığınızı ve bunun nasıl tükendiğini keşfetmektir. Aşağıdaki soruları kendinize sorarak, enerjinizi neyin tükettiğini bulmaya çalışın: İşinize karşı ya da işiniz hakkında sık sık öfke hissediyor musunuz? Kendiniz ve başkaları hakkında fazla eleştirel misiniz? Başkalarını memnun etmek için gereğinden fazla ödün veriyor musunuz? İş arkadaşlarınız veya işle ilgili durumlar hakkında hınç/kin/intikam gibi duygular beslediğiniz oluyor mu? Bir yargıya varmadan önce iyice dinleyip düşünüyor musunuz? İşte söylediğiniz ya da yaptığınız şeyler için sık sık pişmanlık duyuyor musunuz? İşiniz ya da iş arkadaşlarınıza karşı gücenmişlik hissediyor musunuz? Kendinizi ya da başklarını gereğinden fazla kontrol altında tutmaya çalışıyor musunuz? İş hakkında sık sık endişe duyuyor musunuz? Bu işlemin ikinci kısmında daha çok enerji üretebilmenin yollarını arayacaksınız. Çünkü işle ilgili coşkunuz bu enerjiye bağlı. Eğer iş çok mücadele gerektiriyorsa, enerjiniz azalır. Kendinizi sık sık yorgun, stresli ya da boşlukta hissedebilirsiniz. Eğer işiniz heyecanlı, bir amaca hizmet eden ve çabalarınızın karşılığını veren bir işse, o zaman kendinizi enerjik hissetmeniz işten bile değil. Enerjinizi artırmak için kendinize her gün 15 dakika meditasyon yaptığınız 30 günlük bir program hazırlayın. Her gün, farklı bir olumlu duyguya odaklanın, sakin kalmak gibi. Sessiz bir yere oturup, 15 dakika boyunca düşüncelerinizi bu duyguya odaklayın. İlk beş dakika, bu duyguya karşı içinizde bir direnç hissedeceksiniz. İlk beş dakika bu öfke duygularının dışarı çıkmasına izin verin. Sonraki beş dakikada bir arzuya odaklanın. Son beş dakikada sakin hissettiğiniz anları hatırlayıp onlara odaklanın ve onları minnetle düşünün. Diğer günlerde, iyimserlik, kabullenme, memnuniyet gibi konular üzerine yoğunlaşabilirsiniz. Dördüncü adım: İş tatmini Eğer işinizden tam tatmin sağlamak istiyorsanız, işinizi çok sevmeniz ve iş arkadaşlarınızla iyi ilişkiler içinde olmanız gereklidir. Bu bölümde, kendinizi, ideallerinizi, umutlarınızı ve kabolmuş hayallerinizi yeniden keşfedeceksiniz. Çocukken ne olmayı hayal ediyordunuz? İşinizle ilgili ne istediğinizi bir kağıda yazın. Daha çok gülmek mi, eğlence mi, saygı mı, para mı? İşte ne istediğinizi söyleyebiliyorsanız, bunları yerine getirmeniz kolaylaşır. Mesela iş arkadaşlarınızla daha yakın ilişleriniz mi olsun istiyorsunuz? Dışarı çıkmayı, öğlen beraber yemeyi ayarlayabilirsiniz. Böylece kendinizi daha iyi ve enerjik hissedersiniz. Eğer olmasını istemediğiniz şeyler, olmasını istediklerinizden fazlaysa, dengeler bozulur ve kendinizi mutsuz hissedersiniz. Beşinci adım: İşiniz için gerçek bir amaç yaratın Amaç bazen misyon olarak tanımlanır. Sırf diğerlerine uymak adına olmadığınız bir şey olmaya çalışmanın bir faydası yoktur. Herkesin işe katkısı diğerlerinden farklıdır ve tektir. Bir farklılık yaratmaya çalışmak işinizi sizin için daha heyecanlı kılar. Çünkü artık size daha çok anlam ifade etmeye başlar. Kendinize şu soruları sorun: Eğer para sıkıntınız olsaydı, başkalarının hayatlarında değişiklik yaratabilmek için neler yapardınız? Şimdiye kadar yapmadığınız neyi yapmayı çok isterdiniz? Eğer iş dünyasının, katkılarınızı ödüllendireceğini bilseydiniz, yapar mıydınız? Eğer iş dünyasının sizi şu an kazandığınızdan daha fazlasıyla ödüllendireceğini bilseydiniz, bunu şimdi yapar mıydınız? Altıncı adım: Hayatınızı ve işiniz dengeleyin İşinizden zevk alabilmeniz için denge şarttır. İş sizi sürekli meşgul eder. Kafanız terfi, ikramiye, maaş, amaç, titr, hedef gibi konularla boşur durur çünkü. Ama bunun sonunda kendinizi yorgun, enerjisiz ve tükenmiş hissedebilirsiniz. Ancak bir noktada durmanız, geriye çekilip nerede olduğunuzu ve ne yapmak istediğinizi değerlendirmeniz gerekir. Dengeyi sağlayamıyorsanız, iş ve evdeki yaşantınız tatminsiz olmaya başlar. Bu durumda yapmanız gereken şey hayatınızı basitleştirmektir. Güce olan ihtiyacınızı, önemli olmak isteğinizi, stresi bir yana bırakın. Bir şeyleri değiştirmeye çalışmaktansa, sahip olduklarınız için şükredin ve mutlu olun. Yedinci adım: Kendinizi takdir edin, anlayın ve içinizdeki gerçek sizi dışa yansıtın İşle ilgili problem ne olursa olsun, öğrenmeniz gereken şeyin ne olduğunu bilmek tek çözümdür. Öğrenecek hiçbir şeyinizin kalmadığını düşünmek kendinizi rahat hissetmenizi sağlar ve dönüp kendinize bakmanızı engeller. Eğer mükemmel olmadığınızı kabul etmiyorsanız, o zaman kendinizi geliştirmeniz de mümkün olmaz. İşiniz hakkında daha tutkulu hissetmek için, kendiniz de daha tutkulu olmalısınız. Kaynak: www.mynet.com