Paşa başörtülüleri böyle fişlemiş!

Balyoz Planı davasında Savcı Kırbaş, Balanlı'nın askeri personeli nasıl fişlediğini bir bir ortaya döktü!

Balyoz savcısı Savaş Kırbaş, aske personelin nasıl fişlendiğini bir bir ortaya döktü sanık Orgeneral Bilgin Balanlı sustu! Orgeneral Balanlı'nın imzasının bulunduğu bir raporda askeri personelin eşinin başörtülü olduğu için medeni bir görüntüsünün bulunmadığı kızının ise İmam Hatipli olduğu ifadeleri yer alıyor.

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada Balanlı, üye hakimler ve avukatların sorularının ardından Savcı Savaş Kırbaş'ın sorularını cevapladı.

Savcı Kırbaş'ın, ''İstihbari görevde bulundunuz mu?'' sorusuna ''Hayır'' cevabını veren Balanlı, üs komutanının bütün faaliyetlerden sorumlu olduğunu, istihbarat üretmediğini, ancak kullandığını belirtti.

"BAŞÖRTÜSÜ MEDENİ DEĞİL KIZI İSE İMAM HATİPLİ"

Kırbaş'ın, ''Üs komutanı olarak emrinizdeki bir subay veya astsubayın evinde veya iş yerinde arama yapma yetkiniz var mı?'' sorusunu Balanlı, davayla ilgisi olmadığını belirterek cevaplamadı.

Bunun üzerine Kırbaş, 1998 tarihli, bir başçavuş hakkında hazırlanmış, ''Eşinin medeni kıyafet giymediği, fotoğrafta peruklu olduğu, kızının imam hatip lisesine gittiğine'' ilişkin raporu okuyarak, ''Raporun altında bulunan imza size mi ait?'' diye sordu.

Balanlı'nın ''Benim imzam'' demesi üzerine Kırbaş, ''Bu durumda bir kez daha soruyorum. Arama yetkiniz var mı?'' dedi.

ASKERİ PERSONELİ BÖYLE FİŞLEDİLER

Balanlı'nın, davayla ilgisi olmadığı için soruyu cevaplamayacağını söylemesi üzerine savcı Kırbaş, ''Burada darbe teşebbüsü iddiasıyla dava görülmektedir. Askeri personel kategorize edilmiştir. Askeri personelin kategorize edildiği, fişlendiği iddiaları reddedilmektedir. Bu, yapılan savunmaların doğru olmadığını gösterir. Bu soruya cevap vermemeniz aleyhinize değerlendirilecektir'' diye konuştu.

Savcının bu sözlerinin sanıklar ve avukatlar tarafından tepkiyle karşılanması üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, savcının kendi görüşünü açıkladığını, hüküm değerlendirmesini ise mahkemenin yaptığını söyledi.

SAVCININ KARIN AĞRISI MI VAR?

Balanlı'nın avukatlarından İbrahim Şahinkaya da ''Burada bir husumet mi var? Savcının bir karın ağrısı mı var, nedir?'' derken, diğer avukatı Şeref Dede ise iddianamede suç tarihinin 2002-2003 yıllarını kapsadığını ifade ederek, sorunun 1998 tarihli bir raporla ilgili olduğunu söyledi.

Avukat Şeref Dede, ''Ama bu soruyu sorması iyi oldu. Bu soruşturmaların hangi nedenle açıldığını ortaya koydu'' dedi.

Balanlı'nın çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından duruşma 28 Kasım Pazartesi gününe ertelendi.