Partileri kapatılırsa DTP'liler ne yapacak? DTP Lideri Ahmet Türk bu sorunun yanıtını örtülü de olsa şöyle verdi...
Abone olDTP Genel Başkanı Ahmet Türk, parti yöneticileri ve milletvekilleriyle yaptıkları toplantının gündeminde kapatma davası olduğunu belirterek, "Arkadaşlarımız yasağın olduğu bir parlamentoda bulunmanın bir anlamı olmadığını düşünüyor" dedi.
DTP yöneticileri ve milletvekilleri, parti genel merkezinde, kapatma davasıyla ilgili bir değerlendirme toplantısı yaptı.
Toplantının ardından parti genel merkezinden ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtlayan DTP Genel Başkan Yardımcısı Emine Ayna da terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın İmralı Cezaevi'ndeki odasıyla ilgili bir soru üzerine, "Orada eğer havalandırmanın üstü kafesle kapatılıyorsa, nefes sorunu yaşanıyorsa bu 'Kürt sorununu boğuyoruz, Kürt halkına nefes aldırmayacağız' demektir. Öyle algılayıp eleştiriyoruz. Yok 6 santimdi, yok 12 santimdi, böyle küçük şeyler değil, Kürt sorununa yaklaşım olarak değerlendiriyoruz" dedi.
"Bu, açılımı nasıl etkiler? şeklindeki soruya Ayna, "Arkadaşlar açılım bitti, bitti İmralı'yla beraber, İmralı'ya yaklaşımla beraber bitti zaten. İçişleri Bakanı'nın, Başbakan'ın İzmir'e DTP'yi sokmama kararı ve buna yaklaşımıyla beraber açılım bitti zaten" yanıtını verdi.
Bir gazetecinin, İmralı'daki fotoğrafları gördünüz mü? AB Standartlarının üzerinde olduğu söyleniyor" sözleri üzerine Ayna, şunları söyledi:
"Sorun o değil, o kadar basit değil. Sorun, odanın küçüklüğü, büyüklüğü ile alakalı bir şey değil. Bakın biz 'muhataplık' diyoruz, 'Kürt sorununun çözümü' diyoruz, 'Kürt sorununun çözümünde Abdullah Öcalan'ın oynayacağı rol' diyoruz. 'Barışta Abdullah Öcalan'ın oynayacağı rol' diyoruz."
"Kapatma kararı çıkarsa bu konuda yol haritası ne olacak?" sorusuna Ayna, şu yanıtı verdi:
"Onu biz ilk kapatma davası açıldığı zaman söylemiştik zaten. Dedik ki 'gerek fezlekeler konusunda, milletvekillerimizin dokunulmazlıkları konusunda gerek parti kapatma davası konusunda bir tek arkadaşımızın bile fezlekesi gelirse, dokunulmazlığı kalkarsa, partimiz kapatılırsa' demiştik. Bu zaten Kürtlere, Türkiye'deki demokratlara aslında 'biz muhalif hiçbir şeye, bizim söylediğimizin dışında söylenecek hiçbir şeye tahammül etmiyoruz, bunun meclise girmesini de istemiyoruz. Demokratik siyaset kanallarını kapatıyoruz' anlamındadır. Şimdi demokratik siyaset kanallarını, devlet, dokunulmazlıklarla ya da parti kapatarak, demokratik siyaset kanallarını kapatıyorsa biz neyde ısrar edeceğiz."