Yazar Orhan Pamuk İngiliz The Guardian gazetesine konuştu ve AB'deki Türkiye karşıtlarını eleştirdi
Abone olİngiliz Guardian gazetesinin günlük eki G2nin kapak konusu olan yazar Orhan Pamuk, Türkiyenin Avrupa Birliğine (AB) üye olması gerektiğini her zaman savunduğunu belirtti. Avrupada Türkiyeyi AB içinde görmek istemeyen bazı muhafazakar çevrelerin kendi durumunu istismar etmek istediğini belirten Pamuk, "(Bu çevreler) bu ülkenin Avrupayı haketmediğini göstermek istedi. Bu da beni çok zor bir durumda bıraktı" dedi.
Bir İsviçre gazetesine verdiği ropörtajın ardından hem Türkiye'de, hem de Avrupada uzun süre gündemde kalan yazar Orhan Pamuk, Avrupada Türkiye karşıtı muhafazakar çevrelerin kendi durumunu kullanmak istediğini söyledi.
'BAŞIM HİÇ KİTAPLARIM YÜZÜNDEN BELAYA GİRMEDİ'
Guardian yazarı Aida Edemariama verdiği mülakatta, başının hiçbir zaman yazdığı kitaplar nedeniyle belaya girmediğini belirten Orhan Pamuk, tek siyasi kitabı Karı yazdığında bu konuyu yayıncısı ile konuştuğunu ancak o zaman bir hiçbir şey olmadığını belirtti. Pamuk, başının sadece verdiği mülakatlar nedeniyle derde girdiğini söyleyerek Edemariama takıldı.
Pamukun bir İsviçre gazetesi ile yaptığı görüşmede "Türkiyede bir milyon Ermeni 30 bin de Kürt öldürüldü, ancak benden başka kimse bu konuda konuşmaya cesaret edemiyor" dediği hatırlatılan yazıda, 2005 yılında Türk hükümetinin bu tür sözleri "aşağılamak" kapsamında değerlendiren bir yasa çıkardığı ifade edildi.
'ÖLÜM TEHDİTLERİ ALDI'
Geçtiğimiz yılın sonuna kadar 60 yazarın yargılandığı belirtilen yazıda, Pamukun bu sözlerinin ardından gazetelerin Pamuk için nefret kampanyaları başlattığı, bazı köşe yazarlarının Pamukun "susturulması" gerektiğini savunduğu, kitaplarının ve posterlerinin gösterilerde yakıldığı ve kendisinin ölüm tehditleri aldığı ifade edildi.
Yazıda, bütün bu olayların ardından Pamukun bir süre yurt dışına çıktığı, ardından hakkında açılan davanın da düştüğü belirtildi.
'YAZDIĞIM ZAMAN MUTLU OLUYORUM'
Mülakatta en mutlu olduğu anların ne sorusuna da Pamuk, "Duyusal ve cinsel arzuları, iyi bir yemek ve uykuyu bir kenara bırakırsanız en mutlu olduğum anlar iki buçuk üç sayfa yazdığım anlardır. Bu yazıların iyi olduğuna inansam bile onaya ihtiyaç duyarım. Kız arkadaşım gelir, yazdıklarımı ona okurum, o da bu muhteşem der. İşte bu en büyük mutluluk" diye yanıt verdi.
'TÜRKİYE'DE MİLLİYETÇİ HAREKETLENME VAR'
Türkiyede milliyetçi bir hareketlenmenin olduğuna inandığını da sözlerine ekleyen Orhan Pamuk, "kendi kendine nefretin bir kurbanı olup olmadığı" sorusuna ise şöyle yanıt verdi: "Kendi kendine düşmanlık olabilir bir şey. Bu bende de var. Asıl kötü olan bundan nasıl çıkacağını, bununla nasıl baş edeceğini bilememek. Kendi kendine nefret aslında iyi birşey. Çünkü bu sistemin nasıl çalıştığını kavrayabilirsen başkalarını anlamana yardımcı olur".