Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan ile eski Devlet Bakanı Recep Önal’ın Yüce Divan’da yargılanmalarına devam edildi.
Abone olVareste tutulan sanık Özkan’ın bulunmadığı duruşmaya, Özkan’ın avukatı ve sanık Önal ile avukatı katıldı. Duruşmada, dönemin Bankalar Yeminli Başmurakıbı, halen Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Üyesi olan Mustafa Ekim tanık olarak dinlenildi. O dönemde Halk Bankası ile ilgili 2 rapor hazırladığını, bunlardan birinde ilgililerin kaldırılan Türk Ceza Kanunu’nun "görevi ihmal" suçunu düzenleyen 230. maddesi uyarınca cezalandırılması görüşünü savunduğunu anlatan Ekim, bu raporların sonunda nasıl bir işlem yapıldığını bilmediğini söyledi. Denetimlerde herhangi bir baskı ve yönlendirme olmadığını, raporlarını özgür iradelerine göre düzenlediklerini belirten Ekim, 2000 yılının Şubat ayında Hüsamettin Özkan’ın kendisini çağırdığını, 10 dakikaya yakın görüştüklerini, görüşmede Özkan’ın Halk Bankası hakkında genel sorular yönelttiğini, kendisinin de bankanın mali bünyesi hakkında bilgi aktardığını kaydetti. Tanık Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu üyesi, dönemin Bankalar Yeminli Murakıbı Kemal Yamakoğlu, 1998 yılında bankanın 2 şubesini incelemekle görevlendirildiğini, bunların biri hakkında hazırladığı raporu ilgili yere sevk ettiğini belirtti. Yamakoğlu, 2 sene sonra raporda çeşitli eksiklikler olduğu gerekçesiyle yazı geldiğini, yeniden inceleme yaptıklarını ifade ederek, bir kaç ay önce eski Halk Bankası Genel Müdürü Yenal Ansen’in raporu beklettiği için kendisi hakkında ihbarda bulunduğunu anlattı. "KREDİNİN KREDİYLE KAPATILMASI" Raporları hazırlarken direkt etki olmadığını dile getiren Yamakoğlu, "Bankanın yönetim kurulundan sürekli kredi talepleri geliyordu. Bu talepler gelirken biz Dünya Bankası’ndan kredi verilmeyeceğine ilişkin yazı geldiğini öğrendik. Bu yazı gelmesine rağmen krediler ’Dünya Bankası’ndan kredi gelince kapatılacak’ deniyordu. Kredilerin kredilerle kapatıldığı, hesap kayıt düzenlerinin yasalara aykırı olduğu gibi detaylara ulaştık. Hiçbir yerde bu kadar kredinin ödenmemesi mazur karşılanabilecek bir durum değildir" diye konuştu. Yamakoğlu, bir soru üzerine, "Hüsamettin Özkan bize kesinlikle baskı anlamına gelebilecek bir şey söylemedi. Özkan, ’Bizim için değerlendirmeniz önemlidir, murakıpların görüşü neyse gereğini yaparız’ dedi" diye konuştu. Tanık Başbakanlık Başmüfettişi Ömer Faruk Çayan, bankayla ilgili raporların objektif kriterlere göre düzenlendiğini belirterek, Özkan’ın herhangi bir baskı olmadığını söyledi. Özkan’ı tanıyıp tanımadığına ilişkin bir soruya Çayan, "Özkan’ı hiç görmedim, sadece televizyonda gördüm" yanıtını verdi. Başbakanlık Başmüfettişi Mehmet Öztürk de duruşmada tanıklık yaptı. O dönemde aralarında Halk Bankası’nın da bulunduğu kamu bankalarıyla ilgili geniş bir inceleme başlatıldığını belirtti. "HUSUMET VARDI" Bankalar Yeminli Murakıplar Kurulu Başkanı ile Halk Bankası Genel Müdürü arasında husumet bulunduğunu savunan Öztürk, bu nedenle Hüsamettin Özkan’ın Halk Bankası hakkında hazırlanan raporların objektif hazırlanmadığını, bir kez de kendilerinin incelemesini istediğini anlattı. İncelemelerinde raporların objektif hazırlandığını tespit ettiklerini, raporlara katıldıklarını bildirdiklerini belirten Öztürk, "Bu raporları savcılığa gönderme kararıdır. Ama bakan yetkilidir. Sonraki gelişmelerden haberim yok" diye konuştu. Öztürk, "Bu raporların bu kadar önemli olduğunu Soruşturma Komisyonu’nda görev alınca anladım. Ben bunları mutat bir rapor olarak değerlendirmiştim" dedi. Tanık emekli Başbakanlık Başmüfettişi Hüsnü Yılmaz, Özkan’dan herhangi bir baskı ve telkin gelmediğini söyledi. Yüce Divan’a başkanlık eden Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Haşim Kılıç’ın "Pendik şubesinden Yenal Ansen’e baskı yaparak 500 bin dolar aldığınız iddiaları konusunda neler diyeceksiniz?" sorusu üzerine Yılmaz, bunun birilerinin şikayeti üzerine yapıldığını, şikayet eden kişileri tanımadığını belirterek, bu konuda herhangi bir soruşturmada açılmadığını kaydetti. Duruşmada, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurumu Üyesi Reşat Mocan, Başbakanlık Başmüfettişi Turgay Samur ve Bankalar Yeminli Başmurakıbı Üzeyir Baysal da tanık olarak dinlenildi. Ara kararı açıklayan Haşim Kılıç, sanık Recep Önal’ın duruşmalardan vareste tutulmasına karar verildiğini söyledi. Duruşmanın 15 Eylül’e ertelendiğini belirten Kılıç, gelecek duruşmada, biri zorla getirilmek üzere 12 kişinin tanık olarak dinlenileceğini belirtti.