İnternethaber.com sitesinin yazarı Süleyman Özışık, 9. Kocaeli Kitap Fuarı’nda 15 Temmuz darbe girişimi ve yaşanan mağduriyetlere değindi.
Abone olİnternethaber.com yazarı Süleyman Özışık, “Kitabın Ortasından” konulu söyleşisi ile 9. Kocaeli Kitap Fuarı’nda okurlarıyla buluştu. Yaşanan 15 Temmuz darbe girişimi süreci ve ardından yaşanan mağduriyetlere değinen Özışık, “Ben Ergenekon döneminde yaşanan mağduriyetlerin ardından 5 sene sonra o insanlardan özür dilemiş biriyim. Şimdi bir beş sene sonra aynı şekilde FETÖ mağdurlarından özür dilemek istemiyorum” dedi.
Özışık son üç yılda Türkiye’nin başta Gezi olayları olmak üzere yaşadığı önemli olaylara değindi. 15 Temmuz darbe girişiminden önce yaşanan 17-25 Aralık dönemini Cunta Darbesi olarak değerlendiren Özışık, “17-25 Aralık Cunta Darbesi öncesinde ise Türkiye’yi uçuruma götürülme isteğini yaşadık. Türkiye son dört yılda başka hiçbir ülkenin yaşamadığı üç darbeyi yaşadı” şeklinde konuştu
TÜRKİYE ADALET YOLUNDA NAMUSLU BİR PORTRE ÇİZİYOR
Sözü bu aşamada ülkeye ihanet eden FETÖ’cülere getiren Özışık, şöyle konuştu: “Türkiye’de bu darbe daha önceki yönetimler döneminde olsaydı bu darbeye imza atan hainler fiziken sağ bırakılmazdı. Türkiye bu coğrafya içinde inanılmaz namuslu bir portre çiziyor. Şu olay İsrail’de olsaydı o menfezde bulunanlar öldürülürdü. Şahsen, bu ülkenin milletine kurşun sıkan bu hainlerin cezaevlerinde beslenmesi benim kanıma dokunuyor.”
GERÇEK HAİNLER VE MAĞDURLAR
Gazeteci–yazar Süleyman Özışık, konuşmasında Ergenekon sürecinde yaşanan mağduriyetlere değindi. Ergenekon sürecinde Türkiye’de darbeci askerlerin varlığının göz ardı edilemeyeceğini kaydeden Özışık, ancak FETÖ eliyle bu torbaya masum subayların atıldığını söyledi. Bu torbaya atılan insanların beş yıl cezaevlerinde yattığını belirten Özışık, “Ben bu dönem için kendimi kusurlu sayarım. Beş yıl sonra bu mağdurlardan özür diledim. Bazıları biz duymadık ama öldüler. Bir süre sonra Anayasa Mahkemelerine başvurarak, serbest kaldılar. Ama bu haktan maalesef darbeciler de yararlandı. Şimdi ise FETÖ ile mücadelede yüzde elliyi bulamadığımızı düşünüyorum. Benim endişem, bu sürecin masumlarının Anayasa Mahkemesine başvurup serbest kaldığında, hainlerin de bu haktan yararlanmasıdır. Gerçek masumları ayırmak gerekir. Ben Ergenekon mağdurlarından beş sene sonra özür diledim. Şimdi aynı şeyi FETÖ mağdurlarına yapmak istemiyorum” dedi.
ATATÜRK’E HAKARETE SERT TEPKİ
Atatürk ve annesine son dönemde gerçekleştirilen saldırılar da Süleyman Özışık’ın söyleşinde gündeme geldi. Atatürk’ün bu ülkenin kurucusu olduğunu söyleyen Özışık, “Bu ülkenin kurucusunu seversiniz ya da sevmezsiniz ama televizyonlara çıkıp ona, annesine ve yakınlarına edebi aşan ve sınırları zorlayan şekilde hakaret edemezsiniz. Bu bizim birliğimizi bozar. Ben bunu yapan insanların bir dava varsa o davaya hizmet etmediklerini düşünüyorum” şeklinde konuştu.
ALLAH BİRLİĞİMİZİ DAİM ETSİN
Söyleşisinin sonunda “Allah birlik ve beraberliğimizi daim eylesin” diyen Özışık, bir ve beraber olunduğunda bu ülkenin aynı zamanda diğer mazlum ülkelerin umudu olmaya devam edeceğini kaydetti. Özışık söyleşisinin ardından okurları için kitaplarını imzaladı.