Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, "Bugün Türkiye İş Bankası'nın en güçlü yönü ve bu yıl da en güçlü geliştirdiği yönlerinden biri sermaye gücüdür. İŞ Bankası her zaman tam anlamıyla bağımsızdır" dedi.
Abone olİş Bankası tarafından düzenlenen günümüz ekonomi ve piyasa koşullarında bölgesel ve uluslararası fırsatlar, yeni iş alanları ve sektörel gelişim fikirlerinin ele alındığı "İş'le Buluşmalar" toplantılarının bu ayki bölümü Samsun'da yapıldı.
Atakum Belediyesi Eğitim ve Eğlence Merkezi'nde düzenlenen toplantının açılışında konuşan Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, yaşanan ekonomik krize işaret ederek, dünyanın ilginç bir ekonomik kriz yaşadığını, bu krizden fırsatlar yaratılabileceğine işaret etti.
Kriz sonrasına iyi hazırlanmak gerektiğini söyleyen Özince, "Global rekabette kimimizin nicelikle, kimimizin de nitelikle yani kimimizin ölçekle, kimimizin katma değer yaratacak farklılar yaratarak yarışması lazım" diye konuştu.
İş Bankası'nın kuruluşu ve sermaye yapısı hakkında da bilgi veren Özince, İş Bankası'nın Türk iş adamını, Türk sanayisini yaratmak amacıyla kurulduğunu ifade etti.
İş Bankası'nın Atatürk tarafından yaklaşık 1 milyon lira sermayeyle kurulduğunu belirten Özince, şöyle devam etti:
"İş Bankası özel sermayeyle kurulmuş bankadır. Şöyle; 1 milyon lira sermayeyle kuruluyor. Zaten daha fazla para yok. 250 bin lira Kurtuluş Savaşı'ndan kalan bir para var. Atatürk onun bankaya tahsis edilmesi talimatını veriyor. O günkü yüzde 25'i yıllar içinde nasıl geliştiyse bugün CHP tarafından temsil edilen partinin temettüsünü almadığı hisselerle bugün bunlar yüzde 28'dir. Yalnız geri kalan 1 milyon liranın 750 bin lirasını kim taahhüt etti? Bunu 47 civarında müteşebbis taahhüt etmiştir. Bugün Türkiye İş Bankası'nın en güçlü yönü ve bu yıl da en güçlü geliştirdiği yönlerinden biri sermaye gücüdür. Öz varlık gücümüzü yüzde 21 nispetinde yılın 9 ayında artırdık. İş bankası olarak biz en çok sermayemizi ne kadar geliştirebildiğimizle övünüyoruz. Çünkü İş Bankası'nın gelişmesinde en büyük problem sermayeydi. Bankamızın 1 milyon lira kuruluş sermayesi bugün 14.5 milyar lira seviyesine gelmiştir."
Gelişmede hızdan ziyade istikrara önem verdiklerini vurgulayan Özince, banka olarak kendi personellerini yetiştirdiklerini ve onlarla yollarını da emeklilikte ayırmayı tercih ettiklerini ifade etti.
TAM ANLAMIYLA BAĞIMSIZ
Türkiye İş Bankası'nın bağımsız bir banka olduğunu belirten Özince, "İş Bankası her zaman tam anlamıyla bağımsızdır. Tek parti dönemlerinde de İş Bankası hiçbir zaman siyasetle ilgili bir tavır almamıştır. Siyaseti daima Cumhuriyet kurumu olarak sürdürmüştür. Bizim stratejimiz bir maraton koşucusu gibidir. Maraton da hiç bitmiyor. Cumhuriyet ilelebet ayakta oldukça bizim görevimiz devam edecek" dedi.
Cumhuriyet kurulduğunda, "Türkler bankacılık yapamaz" düşüncesi olduğunu söyleyen Özince, o dönem devlet bankalarının dahi yabancı yöneticiler tarafından idare edildiğini, bugün ise Türklerin yabancı bankaları idare ettiklerini hatırlattı.
YATIRIMLAR
Türkiye İş Bankası'nın yatırımlarına da değinen Özince, krize rağmen yatırımları sürdürdüklerini söyledi.
Kasım ayının ilk haftası itibariyle bu yıl 59 şube açtıklarını bildiren Özince, şunları kaydetti:
"Her 5 günde bir şube açtık. Bu sene 9 ayda, Eylül ayı sonu itibariyle kıyaslama yapabilirim. Eylül ayı sonu itibariyle ülkemizde iş yapan 49 banka 105 banka şubesi açmış, bunun 38'i özel bankalarca açılmış. Nasıl olmuş da biz Eylül'e kadar 45 banka açmışız. Kapatanlar var. Başka bankalar kapatırken biz açmışız. En son açtığımız şube Patnos. 2009 yılında bankacılık sektöründe 9 ayda maalesef istihdam 837 kişi toplamda azalmıştır. Bu dönem İş Bankası 1322 kişi istihdam artırarak sektöre katkıda bulunmuştur. Yarınları düşünerek biz yatırımımıza, istihdamımıza devam ediyoruz."
Özince, yabancı sermayeli rakiplerle de yalnızca sermayede değil bilgi açısından da yarıştıklarını kaydetti.