Tuncay Özilhan, yüzde 9.9'luk büyümenin henüz pozitif bir biçimde topluma yansımadığını belirterek, 'Ama gecikmeyle de olsa yansıyacağına inanıyorum' dedi.
Abone olÖzilhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yılki büyüme rakamının, Türkiye'nin büyüme potansiyeli olduğunu gösterdiğini belirterek, ''Bu rakam, Türkiye'nin hakikaten iyi yönetilirse, doğru kararlar alabilirse, kaynaklarını doğru kullanırsa, rahatlıkla bu büyümeyi yakalayabileceğini gösteriyor'' dedi. Bu büyümenin esasında sürdürebilir olmayabileceğini görüşünü aktaran Özilhan, şunları kaydetti: ''Bu büyüme, daha pozitif bir biçimde topluma yansımadı. Ama biraz gecikmeyle de olsa yansıyacağına inanıyorum. Tahminim birkaç sene. Türkiye'nin birikmiş işsizliği çok yüksek. Öncelikle işsizlere iş bulunabilmesi için Türkiye'nin devamlı yüzde 5-6'lar seviyesinde büyümesi lazım. Yabancı sermaye gelmesi lazım. Çünkü yerli sermaye Türkiye'de bu büyümeyi sağlayacak kadar birikmiş vaziyete değil.'' Tuncay Özilhan, 17 Aralık'ta tarih alınmasının yabancı şirketlerin dikkatlerini Türkiye üzerine çektiğini belirterek, ''3 Ekim'de müzakerelerin başlaması ve müspet yönde gitmesi de muhakkak daha fazla bu ilgiyi gerçekleşmeye çevirecektir, diye düşünüyorum'' dedi. 3 Ekim ile ilgili fazla bir olumsuzluk görmediğini ifade eden Özilhan, şunları kaydetti: ''Ama Türkiye'nin üzerine düşenleri yapması gerekir diye de yorumluyorum. Türkiye müzakereci tayinini yapmalı, kendi kadrosunu kurmalı. Uyum yasalarıyla ilgili tercümelerin yapılması, onların da gözden geçirilmesi lazım. Türkiye, yasa ve uygulamalardaki noksanlıkları tespit etmeli. Bu iş, tarih almaktan daha zor, yorucu ve uzun vadeli bir iş. Türkiye, müzakere taktiklerini iyi oluşturmalı, tecrübeli insanlar bulmalı.''
ÖNCEKİ HABERLER
