Özgür Özel şiddetin karşısında, kadının yanında!

CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ nedeniyle bir mesaj yayımladı.

Türkiye’de son 7 yılda kadın cinayetlerinde %1400’lere varan bir artış olduğuna dikkat çeken Özgür Özel; kötü muameleye uğrayan kadınların; işsizliğin, yoksulluğun ve eğitimsizliğin kıskacında bırakıldığına işaret etti.

CHP’li Vekil Özgür Özel Kadına yönelik artan şiddet olaylarına karşı toplumsal bilinci ve farkındalığı artırmak amacıyla kabul edilen; ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’nün; aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitsizliğine, ayrımcılığa, kadına karşı şiddete, kadın haklarına yönelik bir dayanışma günü olduğuna dikkat çekti.

Özgür Özel ‘Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ nedeniyle yazılı bir basın açıklaması yaptı. Özel açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Gün geçtikçe daha çok duyduğumuz kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz vakalarındaki artış son derece kaygı vericidir ve özellikle ülkemizde kadınlar evde, sokakta, işyerlerinde, cezaevlerinde, ülkenin batısında da doğusunda da her alanda şiddete maruz kalmaktadır. Ülkemizde son 7 yılda kadın cinayetlerinde %1400’lere varan bir artış olmuştur. Üstelik Devletten koruma talebiyle polise veya savcılığa başvuran kadınların % 73’ü, sığınma evlerinde olan kadınların ise % 27’si cinayete kurban gitmiştir. Kadınlarımızın %97’si hayatlarının bir döneminde şiddete maruz kalmış, bazen sokak ortasında bir polisin gözü önünde vahşice bıçaklanmış, bazen namus cinayetleri ile yaşamını yitirmiş, bazen iş hayatında cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle yok sayılmış ve en kötüsü de kadına yönelik süregelen bu şiddet ve cinsiyet ayrımcılığı bizzat devlet eliyle devam etmiştir. Kadın şiddet gördüğünde, dayak yediğinde, tacize veya tecavüze maruz kaldığında kadını koruması gereken yasalarımız ne yazık ki suçluyu koruma altına almıştır, almaya da devam etmektedir. Bizzat yasalar eliyle kurban olan kadınlar suçlu gösterilmekte, suçlular ise mağdur haline getirilmektedir. Keza, yine bugün kadına yönelik en önemli ayrımcılıklardan birisi AKP hükümetinin yeni istihdam paketi ile taçlandırılmaktadır. Eğitim sisteminde yapılan sözde reform kız çocuklarımızın eğitimlerine devam etmelerinin önündeki en büyük engel, ilerleyen yıllarda çocuk gelinler sayısındaki artışın en önemli müsebbibi olacaktır.”

“KADIN DIŞLANMASI GEREKEN BİR SINIF OLARAK YENİDEN BİÇİMLENDİRİLDİ”

Kadınların kötü muamelenin kıskacında olduğu vurgusu yapan Özgür Özel; “Sokakta, gözaltına alındığında, karakolda, cezaevinde, evinde, işyerinde tacize ve kötü muameleye uğrayan kadınlarımız işsizliğin, yoksulluğun, eğitimsizliğin kıskacında bırakılmaktadır. Son yıllarda artan otoriterleşme eğilimi ile birlikte kadına yönelik baskı her geçen gün daha da artmış ve adeta kadın toplumsal alandan dışlanması gereken bir sınıf olarak yeniden biçimlendirilmiştir. İşte bu siyasi baskının ve kadını her anlamda hedef haline getiren söylem ve politika anlayışının acı bilançosu, kadına yönelik maddi ve manevi şiddetin meşrulaştırılması olmuştur. Bilinmelidir ki; kadına yönelik şiddet en başta bir insan hakları sorunudur. Kadına yönelik şiddet insan onuruna karşı işlenmiş bir suçtur. İşte bu nedenle; kadının, onun hayatının, varlığının, emeğinin, düşüncelerinin, başta insan olmakla sahip olduğu tüm haklarının ona yeniden iade edildiği, kadının saygınlığını yeniden kazandığı bir toplum olmanın özlemini şu günlerde fazlasıyla hissediyoruz. Böyle bir günde bir kez daha, kadına yönelik her tür fiziksel ve psikolojik şiddetti kınıyor ve kadın cinayetlerinin, cinsiyet eşitsizliğinin, tacizin, tecavüzün ve şiddetin artık son bulmasını istiyoruz” görüşlerine yer verdi.