BIST 9.999
DOLAR 35,02
EURO 36,78
ALTIN 2.977,89
HABER /  POLİTİKA

Özgür Özel kurultay konuşmasında Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala'yı unutmadı

Kurultayda konuşan CHP Genel Başkan Adayı Özgür Özel, terör tutuklusu HDP'li Selahattin Demirtaş ve Gezi olaylarının finansörü tutuklu Osman Kavala'ya selam gönderdi.

Abone ol

CHP 38. Olağan Kurultayı “İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı” sloganıyla bugün Ankara’da saat 10.00 itibarıyla başladı.

81 ilden gelen bin 367 kurultay delegesi partinin yeni genel başkanını ve yeni parti yönetimini seçecek.

Bugün genel başkan seçimi yapılacak, yarın ise Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu üyeleri belirlenecek.

Kılıçdaroğlu ve Özel yarışıyor

Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen Kurultay'da CHP Genel Başkanlığı için Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP Grup Başkanı Özgür Özel yarışıyor

Ankara Spor Salonu’nda düzenlenen kurultayda, delegelerin bulunduğu alanda, değişimciler ve genel merkez destekçilerinin bulunduğu kısımda gerginlik yaşandı.

Özgür Özel kurultaya hitap etti

Tansiyonun düşmesinin ardından kürsüye çıkan genel başkan adayı Özgür Özel kurultaya hitap etmek üzere kürsüye çıktı.

Demirtaş ve Kavala'ya selam gönderdi

Özgür Özel konuşmasının hemen başında terör tutuklusu HDP'li Selahattin Demirtaş ve Gezi olaylarının finansörü tutuklu Osman Kavala'ya selam gönderdi.

"Selam olsun"

Özgür Özel, Demirtaş ve Kavala'ya selam gönderdiği açıklamasında şunları söyledi:

Memleketimin dört bir yanında altı oklu bayrağı sallayanlara, Soma’da, Zonguldak’ta, Bartın’da yerin yüzlerce metre altında çalışanlara, İzmir’de Agrobay’da direnen kadınlara, Silivri’de Bakırköy’de hepimizin yerine yatan Can Atalay’a, Tolga Şardan’a, Osman Kavala’ya, Selçuk Mızraklı’ya, Selahattin Demirtaş’a selam olsun.

"Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisiyiz"

Özel'in ifadelerinden öne çıkan başlıklar şöyle:

Biz geçmişten gelen büyük bir emaneti taşımanın yanında gençlerin gelecek hayalini hedefimiz sayan, onların kaygılarının yükünü sırtlarında taşıyanlarız. Biz Deniz Baykal’ın, Bülent Ecevit’in, İsmet Paşa’nın partisiyiz. Ve biz “Türkiye Cumhuriyeti ve CHP iki büyük eserimden birisidir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisiyiz.
"Hep birlikte beceremedik"

Burada bize ve kendinize yeni bir görev vereceksiniz. Bu görev, Türkiye'nin ikinci yüzyılında CHP'yi yeniden iktidar yapma görevidir. Partimiz 1979'dan bu yana 44 yıldır ağız tadıyla iktidar olamadı. Kurultaylarımız 44 yıldır bize görev veriyor. İyi niyetli çabalara rağmen 44 yıldır bunu başarmayı hep birlikte beceremedik. Bugün burada 38. kurultaydayız.

"CHP'siz iktidarlar ülkeyi yoksullaştırdı"

Bugün tribünlere baktığımda parti tarihini bilen, her biri tertemiz, hiçbir bagajı olmayan, sosyal demokrasiyi benimsemiş delegeleri görüyorum. 44 yıldır delegelerin verdiği görevi yerine getiremediğimiz için hem partimiz hem ülkemiz ağır bedeller ödedi. CHP'siz iktidarlar ülkeyi yoksullaştırdı. Yoksulluğu siyasallaştırdı. Kimlikler arası gerilimlerle kutuplaştırdı. Adaleti çürüttüler, eğitimi çökerttiler. Bunun sonucunda bizden daha geri kalmış ülkeler birer birer zenginleşip demokratikleşti. Biz ise yoksullaşıp otoriterleştik.

"Hesabı ne Kemal Bey ödüyor, ne Özgür Özel"

CHP'nin seçim kaybının maliyeti deyince bazı arkadaşlarımız dar bir çerçeveden bakıp ‘Hepimiz oradayız, hesabı neden sadece Kemal bey ödüyor' diyor. Hesabı ne Kemal Bey ödüyor, ne Özgür Özel. Ancak hesabı dünyanın en güzel ülkesinde yaşadığı halde dünyanın başka ülkelerinde hayal kuran gençlerimiz ödüyor. Cumhuriyet yas tutma rejimi değildir. Marifet yas tutulacak acıları bitirecek, yas tutan yaşlı gözlerin yaşını silmek. Anaları da çocukları da babaları da güldürmektir Cumhuriyet.

"Boynunu büktüklerimizden helallik istiyoruz"

Sokağın sesini duymazdan gelemeyecek yüreklerimiz, umutsuzluğa kapılmayacak delegelerimiz var. Biz altı okumuzdan mahcup olmayacak, sokaktan ve meydandan korkmayacak bir parti anlayışına hızla evrilmek durumdayız. Biz kaybedilen seçim sonrası hiçbir şey olmamış gibi davranılmasına, hatta bu ağır yenilginin sorumluluğunun alınmamasına karşı çıkanlarız. Bir yolculuktayız, bu ‘Sana Söz' deyip yola çıkıp boynunu büktüklerimizden helallik isteme yolculuğudur.