Semra Özal'ın iddialarını takibe alan savcılık soruşturmasını tamamladı. İşte Özal'ı öldüren asıl şey!
Abone olYıllardır dillenen "Turgut Özal zehirlenerek öldürüldü" iddiasına, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı son noktayı koydu: Ölüm nedeni kalp yetmezliği.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Semra Özal'ın bir gazetede yayınlanan
röportajında 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın zehirlenerek öldürüldüğü iddialarına yönelik başlattığı incelemeyi tamamladı. İstanbul Milletvekili Emin Şirin'in, Semra Özal'ın iddiaları üzerine suç duyurusunda bulunması üzerine Özal'ın ölümünü mercek altına alan Başsavcılık, "Turgut Özal'ın ölümünün zehirlenmeyle ilgisi olmadığı ve kalp yetmezliğinden meydana geldiğinin anlaşıldığı" kararına vardı. Semra Özal'ın, Turgut Özal'ın ölümüne ilişkin şüphelerini, "Öldürüldüğüne inanıyorum" sözleriyle ifade ettiği ve pek çok
iddiayı dile getirdiği röportajın ardından başlatılan soruşturma sona erdi. Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Mehmet Çavuşoğlu, Semra Özal'ın, eşinin kaldırıldığı Hacettepe Hastanesi'nden "kanında bazı şeyler bulunduğuna" ilişkin telefon aldıklarını, ancak gittiklerinde kan numunesinin bulunduğu şişenin kırıldığının söylendiği iddiasını incelediklerini bildirdi. Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Genel Direktörlüğü'nden Özal'a ait 2378990 sayılı dosyayı incelemeye aldıklarını belirten Çavuşoğlu, inceleme sonuçlarını şöyle açıkladı:
İKİ ELEKTROŞOK
"Hastanın 17.04.1993 günü saat 11.15'de büyük acil servise getirildiği, hemen müdahale edilerek doktorlar tarafından acil rapor düzenlenip kalp damar cerrahisi yoğun bakım ünitesine nakline karar verildiği, iki defa defibrile (elektroşok) edildiği, saat 11.30'da kalp cerrahisi yoğun bakım ünitesine alındığı, aynı gün saat 14.30'a kadar tüm çabaların gösterildiği, ancak hastanın hayata dönüşünün sağlanamadığı ve öldüğü, olaya müdahale eden Prof. Dr. İlhan Paşaoğlu, Prof. Dr. Yüksel Bozer, Prof. Dr. Kemal Erdem, Prof. Dr. Ali Otove Doç. Dr. Kubilay Varlı tarafından düzenlenen ölüm raporunda, 'Sayın Cumhurbaşkanımız Turgut Özal koroner arter hastalığı ve kardiak Arrest nedeniyle 14.30'da vefat etmiştir' şeklinde rapor düzenlendiği görülmüştür."
KAN ŞİŞESİ KIRILMADI
Aynı gün düzenlenen gömme izin belgesinde de ölümün "kalp yetmezliğinden" meydana geldiğinin belirtildiğine dikkat çeken Çavuşoğlu, Semra Özal'ın kan örneklerinin yok edildiği iddialarına ilişkin ise şu saptamaları yaptı: "Hacettepe Üniversitesi Klinik Patoloji Laboratuarı tarafından, Sayın Cumhurbaşkanı Özal'ın alınan kanı ile ilgili olarak dosya arasında rapor mevcut olduğu, kan değerlerinde zehirlenmeye ait bir bulgunun saptanmadığı, Sayın Semra Özal'ın olay tarihinde hastanede alınan kanın konulduğu tüpün
kırıldığı yolundaki anlatımının yanlış anlaşılmadan kaynaklandığı veya tekrar Sayın Cumhurbaşkanından kan alımı yapılarak laboratuarda özenle incelendiği anlaşılmıştır. Böyle bir bulgu saptanmış olsaydı derhal müdahalenin bu yönde yapılması gerekirdi. Hastaneye yatırılışından ölümün gerçekleştiği ana kadar sadece kalple ilgili tedavi yöntemlerinin uygulandığı, zehirlenmeyle ilgili herhangi bir tedavi yapılmadığı anlaşılmıştır." Çavuşoğlu, bir örneğini suç duyurusunda bulunan Emin Şirin'e gönderdiği karar yazısında, Semra Özal'ın açıklamalarının herhangi bir belgeye dayanmadığını söyledi. Başsavcıvekili, "Hastanede düzenlenen raporların aksine sayın
Cumhurbaşkanı Özal'ın ölümünün zehirlenme ile ilgisinin olmadığı, kalp yetmezliğinden meydana geldiği anlaşıldığından" herhangi bir kişi ya da kişiler hakkında kamu davası açılmasına yer olmadığını belirtti.
Kaynak: Sabah
Haber :Osman AYDOĞAN