BIST 9.589
DOLAR 35,26
EURO 36,74
ALTIN 2.962,32
HABER /  GÜNCEL

Özak: Türkiye depreme hazırlıksız

Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak'tan acı ama gerçek bir itiraf. Özak, ülkedeki yapı stokunun önmli bir bölümünün olası bir depreme dayanaklı olmadığını söyledi.

Abone ol

Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak, ''Derlenen bilgiler, ülkedeki yapı stokunun önemli bölümünün depreme dayanıklı olmadığı acı gerçeğini ortaya çıkarmaktadır'' dedi. Bakan Özak, DYP Hatay Milletvekili Mehmet Eraslan'ın ''yapıların depreme ne kadar dayanıklı olduğu'' yönündeki soru önergesini cevaplandırdı. Özak, geçen yıl gerçekleştirilen, Deprem Şurası Çalışmaları Eylem Planı Sonuç Bildirgesi'nde; ülkedeki yapı stokunun belirlenmesi ve sorunlu yapıların depreme dayanıklı hale getirilmesi için çalışmaların derhal başlatılması, gerçekçi, pratik ve rasyonel çözümlerin bulunması hususunda prensip kararı alındığını anımsattı. Oluşturulan komisyonların çalışmalarını sürdürdüğünü, envanter çalışmalarının kısa sürede sonuçlandırılacağını bildiren Bakan Özak, şu ana kadar yapılan çalışmalar sonucunda; ilköğretim okulları, hastane ve sağlık binaları ile resmi bina ve tesisler olmak üzere ülkedeki toplam kamu yapı stokunun yaklaşık 80 bin civarında olduğunu kaydetti. Özak, Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) tarafından 2000 yılında yapılan bina sayımı raporunda; Türkiye'de belediye sınırları ve mücavir alanları içerisinde özel ve kamu binaları olmak üzere 7 milyon 838 bin 675 adet bina olduğunu, son 5 yıldaki artışlarla bunun 9 milyona yükseldiğini belirtti. YAPI STOKUNUN MEVCUT DURUMU Bakan Özak, yapıların deprem dayanımlarının belirlenmesi işinin, ayrıntılı, detaylı, bilimsel ve kademeli bir çalışmayı gerektirdiğine dikkati çekerek, ''ülkedeki yapı stokunun nicelik ve nitelik olarak mevcut durumu göz önünde bulundurulduğunda bu hususun pratik, gerçekçi ve rasyonel bir çözümünün elde edilebilmesi için zamana ihtiyaç bulunduğunu'' ifade etti. İstanbul Deprem Master Planı çalışmalarında öngörülen pratik ve rasyonel çözümler konusundaki araştırmaların devam ettiğini bildiren Özak, ''Özellikle mühendislik hizmeti almamış binalarda orta büyüklükteki depremlerin bile büyük can ve mal kayıplarına neden olduğu bilinen bir gerçektir'' dedi. Özak, 1992 Erzincan, 1995 Dinar, 1998 Adana-Ceyhan, 1999 Marmara ve Düzce depremlerinde toplam 19 bin can kaybı yanında 146 bin 227 adet ağır hasarlı ve yıkık, 166 bin 148 adet orta hasarlı ve 232 bin 658 az hasarlı bina olduğunun göz önünde bulundurulması halinde yapı stokunun mevcut durumunun daha iyi anlaşılacağını ifade etti. Yapıların büyük bölümünün 1998 yılında yürürlüğe giren yeni deprem yönetmeliğinden önce yapıldığına dikkati çeken Özak, şunları söyledi: ''Yapılaşmaya uygun olmayan arsa ve zemin özellikleri ile kötü işçilik faktörleri nedeniyle yürürlükteki yönetmeliklerin öngördüğü performans düzeyinin yakalanması mümkün olmamaktadır. Zaten geçmiş depremlerde görülen büyük hasar ve can kayıpları da bunun mümkün olmadığını doğrulamaktadır. Derlenen bilgilerden elde edilen sonuç; ülkedeki yapı stokunun önemli bir bölümünün depreme dayanıklı olmadığı acı gerçeğini ortaya çıkarmaktadır.'' KAMU BİNALARININ ENVANTERİ Özak, yapılan envanter çalışmaları sonucunda; 17 Ağustos 1999 Marmara ve Düzce depremlerinden sonra bugüne kadar kamuya ait 764 binada onarım ve güçlendirme çalışmalarının yapıldığı kaydetti. Bayındırlık ve İskan Bakanı Özak, mevcut yapı stokunun boyutu ve oldukça sorunlu olduğu durumu göz önünde bulundurulduğunda, bu binaların rehabilitasyon çalışmaları için gereken ödenek ve finansman bedelinin çok büyük boyutlara ulaşacağını ifade etti. Kamu yapıları için yürütülen envanter çalışmalarında; ülkedeki kamu binalarının ayrı ayrı rehabilitasyonu için gerekli ödenek miktarının tesbitinin tüm iller ve farklı deprem bölgeleri bazında sonuçlandırma aşamasına gelindiğini bildiren Özak, şunları kaydetti: ''Kamu yapılarının depreme dayanıklı hale getirilmesi için gerekli yatırımın 2005 yılı fiyatları ile yaklaşık olarak 6 milyar YTL civarında. Bu rakamın deprem riski daha büyük olan 3 kat ve üzerindeki binalar için yaklaşık 3 milyar YTL civarında olacağı tahmin edilmektedir.'' ÖZEL BİNALARIN ENVANTERİ Bayındırlık ve İskan Bakanı Özak, özel binaların envanter ve güvenlik değerlendirmesi çalışmalarına acilen başlanması konusunda Valilikler kanalı ile tüm belediye başkanlıklarına ulaştırılmak üzere 2 genelge yayınlandığını bildirdi. ''3 bin 200 belediye başkanlığından tam ve gerçekçi bilgilerin kısa sürede elde edilebilmesi ve sorununun çözümünün kolay olmayacağını'' ifade eden Özak, şunları kaydetti: ''Oldukça kapsamlı ve büyük finansman kaynakları gerektiren bu sorunun devlet bütçesi kaynakları kullanılarak çözümü mümkün olmayıp, ancak yerel yöneticilerin ve halkın bilinçlendirilmesi ve sorumluluk yüklenmesi suretiyle mümkün olabilecektir. Yapılan bütün bu çalışmaların temel amacı, toplumda ve yerel yöneticilerde bilinçlendirme, sorumluluk geliştirme ve sorunlara sahip çıkma duygusunun geliştirilerek, yapılacak çalışmaların kısa sürede sonuçlandırılmasının sağlanmasıdır.''