Öz kızına tecavüz edip hamile bıraktı

39 yaşındaki Yılmaz Ö., 3 çocuğundan B.Ö.'ye 7 yaşına geldiği 2005 yılından itibaren 6 yıl boyunca bıçak zoru ile tecavüz etti.

Edirne'nin  Uzunköprü İlçesi'nde çoban, 39 yaşındaki Yılmaz Ö., öz kızı B.Ö.'ye bıçak zoru ile 7 yaşından 13 yaşına kadar tecavüz ederek hamile bıraktı.

Hastanede 4 aylık gebeliği ameliyatla sonlandırılan B.Ö.'nün şikayeti üzerine yakalanan babası Yılmaz Ö. hakkında Edirne Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 34.5 yıla kadar hapis istemi ile dava açıldı.

Uzunköprü'de evli, 39 yaşındaki Yılmaz Ö., 3 çocuğundan B.Ö.'ye 7 yaşına geldiği 2005 yılından itibaren 6 yıl boyunca bıçak zoru ile tecavüz etti. B.Ö., öz babasının tecavüzleri nedeniyle 13 yaşında hamile kaldı. Bu sırada anne 34 yaşındaki E.Ö., çocukları eşine bırakarak evi terk etmek istedi. Babasının yanında kalmak istemeyen B.Ö., olanları annesine anlattı. E.Ö., bunun üzerine kızını karakola giderek eşinden şikayetçi oldu.

13 YAŞINDA BABASINDAN HAMİLE KALDI

Uzunköprü Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilen ve 13 yaşına gelen B.Ö.'nün 4 aylık hamile olduğu ortaya çıktı. Küçük kızın hamileliği ameliyatla sonlandırılarak alınan cenin incelenmek üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Yapılan incelemede DNA profillerinin baba Y.Ö. ile uyuştuğu belirlendi. Gözaltına alınan Yılmaz Ö. öz kızına tecavüz ettiği iddiasıyla geçen Mart ayında tutuklandı.

23 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

Edirne Cumhuriyet Savcısı Yalçın Kartopu tarafından hazırlanan iddianamede 'Öz kızına beden ve ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel istismar ve nitelikli cinsel istismar' suçlarından 16.5- 34.5 yıl hapis istemiyde baba Yılmaz Ö. hakkında dava açıldı. Savcı Kartopu iddianamesinde, ayrıca sanığa verilecek cezanın 15 yıldan aşağı olmamasını istedi.

Edirne 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmaya tutuklu sanık baba Yılmaz Ö. ile tecavüz ettiği kızı B.Ö . ile anne E.Ö.'de katıldı. Mahkemede ifade veren sanık Yılmaz Ö., suçsuz olduğunu öne sürerek, "B.Ö., öz kızımdır, kendisine karşı herhangi bir cinsel eylemim olmadı. Ancak ben eşimle ayrılacaktım eşim de bana ayrılacağını, çocukları da bana bırakacağını söyledi. Bunun üzerine kızım B.Ö. de benimle kalmamak için kendisine tecavüz ettiğimi söyledi. Suçlamaları kabul etmiyorum, ben kızımla baş başa bile kalmış değilim. Kızıma tecavüz etmem imkansızdır" dedi.

"ÇAKI İLE TEHDİT ETTİ"

Mahkemede psikolog eşliğinde dinlenen 13 yaşındaki B.Ö. ifadesinde, babası Yılmaz Ö.'nün 7 yaşından 13 yaşına kadar kendisine tecavüz ettiğini ağlayarak anlattı. B.Ö. ifadesindee, "Babam Yılmaz Ö. 7 yaşımdan beri çakı bıçağıyla tehdit ederek benimle cinsel ilişkiye girdi. Sonraki cinsel ilişkilerde bıçak kullanmadı ama başkasına söylersem 'Beni hapse atarlar, seni de hapse atarlar. Hapiste seni öldürürler' diyerek korkuttu. Ben de kimseye söyleyemedim. Annemle babam kavga ederek ayrılmak istedi. Bizi babama bırakacaktı, ben de her şeyi anneme anlattım. O da beni karakola götürdü. Tecavüzlerden dolayı 13 yaşında 4 aylık hamileliğim hastanede sonlandırıldı. Babamdan şikayetçiyim" dedi.

Anne 34 yaşındaki E.Ö. ise eşinden ayrılmak istediği sırada tecavüzden haberi olduğunu söyleyerek Yılmaz Ö.'den şikayetçi olduğunu söyledi. Mağdur kızın ruh sağlığının bozulup bozulmadığı yönünde Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması için 8 Ağustos 2012 tarihine randevu verilmesi nedeniyle davayı ertelerken sanığın tahliye istemi kabul edilmedi.

ÖNCE ÖLDÜRDÜ ARDINDAN KAPIYI ÇEKİP GİTTİ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Kastamonu merkeze bağlı Kurt Köyü'nde 36 yaşındaki Melek Akkaya, tartıştığı kayınvalidesi 72 yaşındaki Fevkiye Akkaya'yı başına piknik tüpü ile vurarak öldürdü.

Kastamonu'nun merkeze bağlı Kurt Köyü'nde gelin-kaynana tartışması cinayetle son buldu. İki katlı ahşap evde birlikte oturan ve daha önceden de sık sık aralarında tartışma yaşanan Fevkiye Akkaya ile 8 yıllık gelini 2 çocuk annesi Melek Akkaya, bugün saat 11.00 sıralarında bir kez daha tartıştı. Melek Akkaya'nın annesi ile telefonla konuştuğu sırada kayınvalidesinin müdahale etmesi nedeniyle başlayan tartışma karşılıklı hakaretlerin ardından kavgaya dönüştü. Çiftçilik yapan eşi tarlada çalıştığı sırada meydana gelen olayda Melek Akkaya, eline geçirdiği piknik tüpü ile kayınvalidesi Fevkiye Akkaya'ya vurdu. Yaşlı kadın başına aldığı darbe ile acı içinde yere yığıldığında öfkesini alamayan Melek Akkayı, bu kez süt güğümü ile vurmaya devam etti.

KAPIYI ÇEKİP EVDEN GİTTİ

Ağır yaralanan Fevkiye Akkaya yerde kanlar içerisinde baygın vaziyette yatarken, gelin Melek Akkaya ise küçük çocuğunu kucağına alarak evden ayrıldı. Gürültüler üzerine komşuların yaptığı ihbarla olay yerine gelen jandarma ekipleri yaşlı kadını yerde baygın halde buldu. Vakit kaybetmeden Dr. Münif İslamoğlu Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Fevkiye Akkaya yolda hayatını kaybetti. Soruşturma başlatan jandarma olay sonrası evden ayrılan gelin Melek Akkaya kısa sürede yakalayarak gözaltına aldı.

1998 yılında eşini hastalıktan, bir çocuğunu da Bolu'da bir trafik kazasında kaybettiği öğrenilen 3 çocuk annesi Fevkiye Akkaya'nın cesedi hastane morguna alındı. Cumhuriyet Savcısı'nın yaptığı inceleme sonrası yaşlı kadının cesedi otopsi yapılmak üzere Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Evde inceleme yapan jandarma piknik tüpüne de el koydu.

Jandarmadaki işlemlerin ardından adliyeye sevk edilen Melek Akkaya, kucağındaki küçük çocuğu ile adliyeye geldi. Adliyede ilk olarak Cumhuriyet Savcısı tarafından sorgulanan Melek Akkaya'nın dün akşam eşiyle tartıştığını sabah ise annesi ile telefonla konuştuğu sırada kayınvalidesi ile kavga etmeye başladığını,tartışmanın büyümesine üzerine sinirlerine hakim olamayarak vurduğunu itiraf ettiği öğrenildi. Melek Akkaya, tutuklanma talebiyle nöbetçi mahkeye sevk edildi.

 BÖYLESİ NE GÖRÜLDÜ NE DUYULDU

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

İzmir'de onlarca işyerinin bulunduğu alanda, kimliği belirsiz bir kişi, iddiaya göre, çantasını almaya çalıştığı sırada kendisine direnen dershane sahibi Özlem Tosun'u feci şekilde dövüp, elektroşok cihazıyla bayıltı. Kimliği belirsiz kişi, kadını ellerini ve ayaklarını iple bağlayıp kaçırmak istedi. Ters yöne girdiği yolda kaza yapan saldırgan, otomobili bırakarak kaçarken kendine gelen Tosun, bağırarak yardım isteyince kurtarıldı.

FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYINIZ

Olay, saat 17.30 sıralarında, Çankaya semtinde meydana geldi. Beş yıldızlı bir otelin otoparkından çıkan otomobil, hızla ters yöne girince kaza yaptı. Sürücü, hızla aracı terk edip kaçtı. Sürücüsünün terk ettiği 35 AN 8298 plakalı Mercedes marka otomobilin arka koltuğunda elleri ve ayakları bağlı olarak bulunan yaralı kadın da bağırarak yardım isteyince fark edildi.

KAÇIRILMAK İSTENEN KADIN DERSHANE SAHİBİ ÇIKTI

Çevredekiler tarafından otomobilden çıkartılıp olay yerinde ilk müdahalesi yapıldıktan sonra Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürülen yaralı kadının, Özel Yüksek Performans Dershanesi'nin sahibi 32 yaşındaki Özlem Tosun olduğu ortaya çıktı. Acil serviste müdahalesi yapılan Özlem Tosun'un verdiği ifadesinde, işlerinin bitmesinin ardından Hilton Oteli'nin otoparkının 7'inci katındaki aracının yanına gittiğini anlattığı öğrenildi.

ÖNCE ÇANTAMI İSTEDİ, VERMEYİNCE DÖVDÜ

Genç kadın verdiği ifadesinde olay anını ise "Otomobilimi almaya gittim sırada burada bekleyen 35-40 yaşlarındaki erkek, 'Sana birşey yapmayacağım' diyerek çantamı istedi. Kabul etmeyip direnince de bana saldırdı. Beni darp ettikten üzerindeki elektro şok cihazını dokundurduktan sonrasını hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde ellerim ve ayaklarım plastik iple bağlıydı" diye ifade verdiği öğrenildi. Özlem Tosun'un eşi Cenk Tosun da eşinin olayın şokunu yaşadığını belirtildi.

KAMERA GÖRÜNTÜLERİNE EL KONULDU

Olayın ardından kimliği belirsiz kişiyi yakalamak için çalışma başlatan polis ekipleri, Hilton Oteli ile bölgedeki tüm işyerlerinin güvenlik kemara kayıtlarına el koydu. Olayın yaşandığı otoparkın 7'inci katında ise güvenlik kamerası bulunmadığı, diğer kemaraların da çalışmadığı öğrenildi. Yakındaki bir rezidasın güvenlik kemaralarınca zanlının görüntülendiği ortaya çıktı. Güvenlik kamerası görüntüleri izletilen Özlem Tosun'un, üzerinde beyaz gömlek, kumaş pantolon bulunan saldırganı teşhis ettiği öğrenildi. Saldırgan'ın Özlem Tosun'un çantasını da alıp bir poşete koyarak kaçtığı anlaşıldı. Saldırganın tabancasını da otomobilde bıraktığı belirlendi. Polisin, saldırganın kimliğini belirleyip yakalamak için soruşturmayı sürdürdüğü bildirildi.

100.KEZ AYNI SUÇTAN YAKALANDI

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Adapazarı Uzunçarşı'da müşteri olarak girdiği kuyumcuda hırsızlık yapmak isterken yakalanan, daha önce karıştığı çeşitli suçlardan 99 ayrı suç kayıdı bulunan 38 yaşındaki Cennet Yılmaz sağlık kontrolü için getirildiği sağlık merkezinde, eşinin kendisini hırsızlık yapmaya zorladığını öne sürdü.

Uzunçarşı'da bir kuyumcudan altın çalmak istediği öne sürülen Cennet Yılmaz kuyumcunun farketmesi üzerine yakalandı. Hırsızlığı güvenlik kamerası tarafından görüntülenen kadının Emniyet Müdürlüğü'nde yapılan araştırmada daha önce karıştığı 99 ayrı hırsızlık yankesicilik suçlarından gözaltına alındığı belirtildi

Adliyeye sevk edilmeden önce sağlık kontroluna geçirilmek üzere sağlık merkezine getirilen Cennet Yılmaz, kapıda kendisini görüntüleyen gazetecileri görünce "Beni kocam hırsızlığa itiyor. Çalmaya zorluyor. Çaldığım paraları alıp başka kadınlarla yiyor" dedi.

3 çocuk annesi yankesici kadın adliyeye sevk edildi.

VAN'DA KATLİAM GİBİ KAZA

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Van'ın Başkale İlçesi'nde kamyon ile minibüs çarpıştı. Kazada 3 kişi öldü, 10 kişide yaralandı.

Kaza, gece saatlarinde Başkale İlçesine 5 kilometre uzaklıkta meydana geldi. Hakkari'den Van'a giden N.E., yönetimdeki 65 AF 607 plakalı minibüs ile sürücüsünün kimliği öğrenilemeyen 34 YN 4030 plakalı kamyon çarpıştı. Kazada, minibüste bulunan Abuzit Tezel (40), Nihat Erdaş (36), ile Behiye Arslan (66) olay yerinde yaşamlarını yitirirken, Osman Delikurt (43), Hıdır Tayfur(30), Halil arslan (62), Cüney Tali(27), Devlet Tali (17), S.T. (7) Turan Tali (31), Bahattin Kaya (45), Salih Demir (47) ve Rabia Arslan (34) yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla kaldırıldığı Başkale devlet Hastanesinde yapılan ilk müdahalelerden sonra Van' daki çeşitli hastanelere sevk edildi. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

SERİ BEBEK KATİLİNE 843 YIL HAPİS

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

Balıkesir'de "Çocuğunuz özürlü" diyerek 4-5 aylık bebekleri anne karnında öldürüp kürtaj yaptığı öne sürülen Dr. İsmail E. hakkında 11 ayrı suçtan toplam 843 yıl hapis cezası istendi. 53 kişinin yargılandığı davada mahkeme, doktorların "suç örgütü" oluşturduğuna karar vererek, dosyayı İstanbul'daki özel yetkili mahkemeye gönderdi. Davaya İstanbul'da devam edilecek.

Balıkesir'de çalıştığı özel hastane ve muayenehanesinde "Çocuğunuz özürlü" diyerek aileleri kandırdığı ve 4-5 aylık bebekleri anne karnında öldürerek kürtaj yaptığı ileri sürülen Dr. İsmail E., hakkında 11 ayrı suçtan toplam 843 yıl hapis cezası istendi. Savcılık, aynı olayla yargılanan Dr. Mehmet T., ve Sekreter Emine Ü.U. hakkında ise 784 yıl hapis talep etti. Doktorların "suç örgütü" oluşturduğuna kanaat getiren mahkeme, dosyayı İstanbul Özel Yetkili Mahkeme'ye gönderdi.

DOĞUM KAYITLARI YOK

Balıkesir'de geçtiğimiz yıl yapılan bir ihbar, insanın kanını donduran bir kürtaj vahşetini ortaya çıkardı. Özel bir hastanede tedavi gören bir vatandaş, tıbbi görüntüleme işlemlerindeki fark ücretini fazla bulup Devlet Hastanesi'ne gitmesine rağmen, bu işlem özel hastanede yapılmış gibi kuruma fatura kesilince savcılığa başvurdu. Savcılık, Balıkesir Jandarma Komutanlığı'na kentteki 3 özel hastanenin mercek altına alınması talimatını verdi. Yolsuzluk iddiasıyla başlatılan soruşturma, yolsuzluğun yanı sıra "kürtaj vahşeti"ni de ortaya çıkardı. Bir özel hastanenin evraklarını inceleyen jandarma, hamile kaydı yapılan bazı kadınların nüfus müdürlüğünde "doğum kayıtları"nın olmadığını belirleyince kayıp bebeklerin peşine düştü.

BEBEKLER PİZZA KUTUSUNDA

T.Y. ve S.K. adlı kadınların bebeklerinin yasal süre olan 10 hafta geçmesine rağmen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. İsmail E. (47) tarafından kürtajla alındığı belirlendi. 4-5 aylıkken kürtaj yapılan ve biri pizza kutusu içinde, diğeri bebek bezine sarılarak gömülen iki cenin, Balya ve Susurluk ilçelerindeki mezarlarından çıkarılıp Adli Tıp'a gönderildi. Doktor İsmail E.'nin 4 aylık hamile T.Y.'ye, ultrasonda yaptığı kontrolden sonra, bebeğinin "özürlü" olduğunu söylediği ve kürtaj için bin lira ücret istediği, 400 liraya anlaştıktan sonra ilaç verip suni sancıyla bebeği ölü olarak doğurttuğu belirlendi. Özel hastanenin aynı zamanda yönetim kurulu başkanlığını da yapan Dr. İsmail E.'nin 2007-2010 yılları arasında 7 kadına 8 kez yasadışı kürtaj yaptığı, bir kadına bir yıl arayla iki kez kürtaj yaptırdığı tespit edildi.

DURUŞMA 14 SAAT SÜRDÜ

Olayla ilgili 3'ü tutuklu 53 sanık ve 105 mağdurun yer aldığı davanın ilk duruşması önceki gün Balıkesir Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Saat 09.00'da başlayan duruşma saat 23.00'e kadar sürdü. Sanıklar duruşmada haklarındaki iddiaları kabul etmedi. Dr. İsmail E.'nin sekreteri olan tutuklu sanık Emine Ü.U., hastanede asgari ücretle çalıştığını, tıp eğitimi almadığını, doktorların talimatlarını uyguladığını belirterek tahliyesini istedi.

DOSYA İSTANBUL'A GÖNDERİLDİ

Cumhuriyet savcısı, tutuklu Dr. İsmail E.'nin 4-5 aylık 7 bebeği kürtaj yoluyla aldığı ve devleti milyonlarca lira dolandırdığı iddiasıyla toplam 843 yıl hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi. Duruşmada 105 mağdur ve 53 sanığın ifadelerini tamamlamasının ardından 8 aydır tutuklu sekreter Emine Ü.U.'nun tahliyesine karar verildi. Dosyanın suç örgütü kapsamına girdiğine karar veren mahkeme, iki doktorun tutukluluk halinin devamına ve dosyanın İstanbul Özel Yetkili Mahkeme'ye gönderilmesine karar verdi.

ECE'NİN İSYAN ETTİREN ÖLÜMÜ

HABERİ DİĞER SAYFADA TIKLAYIN

[PAGE]

İzmir Karşıyaka'da, 64 yaşındaki Nuriye Aynur Köker, geri manevra yaptığı sırada iddiaya göre fren yerine gaza basmasıyla hızla kaldırıma çıkan otomobiliyle, 14 yaşındaki Ece Altıntaş ile İsa Kaya Katar'a çarptı. Kazada ağır yaralanan, üç hastane dolaşan ve üç kez kalbi duran talihsiz Ece, ameliyata alındığı sırada yaşam savaşını kaybetti.

Kaza, dün saat 19.00 sıralarında 1775 Sokak üzerinde meydana geldi. Otomobiliyle geri manevra yapan Nuriye Aynur Köker, bu sırada iddiaya göre fren yarine gaza basınca yönetimindeki 06 TAY 06 plakalı otomobilin kontrolünü kaybetti. Aniden hızlanan otomobil, geri geri kaldırıma çıktıktan sonra burada bulunan annesine ait kuaför dükkanının önündeki Ece Altıntaş ile 18 yaşındaki İsa Kaya Katar'a çarptı.

ÜÇ HASTADE DOLAŞTI

Ece Altıntaş, gelen ambulansla ilk olarak Karşıyaka Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada acil serviste kontrolleri yapılan ve bacağındaki atar damarının kesildiği bildirilen Ece, ameliyat edilmesi için Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Ancak aile üyelerinin iddiasına göre burada ameliyat yapacak doktorun olmadığı söylenerek, Ece bu kez de Yeşilyurt Semti'ndeki Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Hastaneler arasındaki yolculuk sırasında da üç kez kalbinin durduğu ve yeniden hayata döndürüldüğü bildirilen Ece Altıntaş, ameliyata alındığı sırada kalbi dördüncü kez durdu. Ancak bu kez doktorların çabaları talihsiz Ece'yi yaşama döndürmeye yetmedi.

AİLE İSYAN ETTİ

Ece'nin öldüğü haberini alan yakınları, sinir krizi geçirdi. Ece'nin üvey annesi Canan Altıntaş, "Ece öz kızım gibiydi, hiç ayrılmazdık. Kendini bilmez bir sürücü ona çarptı. Sonrasında ise tam üç hastane gezdik ve en sonunda da kan kaybından hayatını kaybetti. Hastanelerden birisinde müdahale edemediler, diğerinde 'Doktor yok' dediler. Hukuk mücadelesi başlatacağız" dedi. Bu arada kazada yaralanan İsa Kaya Katar'ın sağlık durumunun ise iyiye gittiği açıklandı.

Kazanın ardından gözaltına alınan Nuriye Aynur Köker'in, geri gittiği sırada kaldırımdakileri fark etmediğini, bu sırada kaldırıma çıkan otomobilin de onlara çarptığını söylediği öğrenildi. Kazayla ilgili soruşturmanın devam ettiği bildirildi.