Otizmli oğlu için Somalili anne şifayı Türkiye'de buldu

Türkiye'ye eğitim için gelen ve evlenen ve bir çocuğu olan Somalili Suleka Farah Salah, 2 yaşındayken otizm teşhisi konulan oğlunun terapisi için 3 yıldır ülkesine dönmüyor. Salah, haftanın 5 günü küçük Abukar Muse Abdulkadir'i terapi için Ataşehir'de bulunan Duyutem Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi götürüyor.

Somali'de iktisat üzerine üniversite eğitimi alan Suleka Farah Salah, 2015 yılında tam burs kazanarak yüksek lisans yapmak için Türkiye'ye geldi. Salah, Kayseri Erciyes Üniversitesinde iktisat alanında yüksek lisans eğitimine devam ederken, Türkiye'de üniversite okuyan Somalili Muse Abdulkadir Omar ile tanışarak dünya evine girdi.

Hem eğitimlerine devam eden hem de evliliklerini sürdüren çiftin 2017 yılında ilk çocukları Abukar Muse Abdulkadir dünyaya geldi.

Türkiye'deki eğitimlerini tamamlayan Suleka Farah Salah ile Muse Abdulkadir Omar, 2019 yılında ülkelerine dönmek için hazırlık yaparken, o zaman 2 yaşında olan Abukar Muse Abdulkadir'e otizm tanısı kondu.

Özel eğitim merkezlerine başvuran ancak oğullarında bir gelişme gözlemlemeyen çift, son çare İstanbul'a geldi. Bu süreçte baba Muse Abdulkadir Omar, ülkesine dönerek devlet memuru olarak çalışmaya başladı.

Şifayı Türkiye'de buldu
Oğlunun şifa bulması için Türkiye'de kalmayı seçen anne Suleka Farah Salah, haftanın 5 günü küçük Abukar Muse Abdulkadir'i terapi için Ataşehir'de bulunan Duyutem Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi götürüyor.

Eşinden binlerce kilometre uzakta çocuğunun şifası için mücadele veren anne Suleka Farah Salah, Türkiye'deki imkanların çok iyi olmasından memnuniyet duyuyor.

"Oğlum şimdi istediğim kadar gelişmemiş olsa bile beni anlayabiliyor"
Türkiye'ye geliş serüvenini ve oğlu için yaptığı mücadeleyi AA muhabirine anlatan Suleka Farah Salah, İstanbul'da gittikleri özel eğitim merkezinde oğlunda gelişmeler görmeye başladığını söyledi.

"Oğlum şimdi istediğim kadar gelişmemiş olsa bile beni anlayabiliyor." diyen Salah, çocuğundaki gelişmelere vesile oldukları için merkezdeki öğretmenlere teşekkür etti.

Suleka Farah Salah, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Benim oğlum Somali'de doğmuş olsaydı bu imkanları parayla bile sunamazdım. Şimdi biliyorum birkaç kişinin çocuğu ora doğumlu. Benden daha zenginler, benden daha fazla paraları var ama çocuklarına yardım edemezler çünkü orada ne doktor ne eğitim var. Bölümle ilgili doktorlar yok. Abukar Somali'de doğmuş olsaydı yaklaşık 7 yaşında bu rahatsızlığı fark edebilirdik. Çünkü orada 8 yaşına kadar çocuğun konuşmamasından tedirgin olmuyorlar. Şimdi dönsem durumunun gerilemeye uğrayacağına inanıyorum. O yüzden aceleyle dönmek istemiyorum. Kendisini kurtarabilir bir seviyeye gelene kadar burada kalmaya karar verdik. Ne kadar uğraştırıcı bile olsa bizim için önemli olan çocuğumuzun kurtulmasıdır."

Türkiye'nin sağlık açısından kendilerine sunduğu imkanlara dikkati çeken Salah, şöyle devam etti:

"Biz Türkiye'nin vizelerini sağlık için daha kolay bulabiliyoruz. Burada da tedavi görüyoruz. Mesela Almanya'da da tedavi var ama biz Almanya'ya geçmek için vize bulamıyoruz. Mesela kanser hastaları olsun, büyük ameliyatlarımız olsun hepsi burada oluyor. O yüzden düşünüyorum ki Türkiye ileride bizim için daha yakın bir ülke olacak. Somalili olarak Türkiye'yi seviyorum. Burayı ikinci memleketim gibi buluyorum. Yabancı bir ülkeyi seviyorum demek için sebeplerin olması gerekiyor. Ben buranın insanlarını sakin buluyorum. Çok karışmıyorlar, ırkçılık yok. İnsanlar iyi. Herkes kendi işiyle uğraşıyor. Hayat burada kolay. Hem de Somalili insanları seviyorlar. Benim için çok önemli olan şey bu."

"Bu memleket güzel memleket"
Suleka Farah Salah, merkezde Abukar Muse Abdulkadir'e spor, psikolojik, çocuk gelişimi ve duyu eğitimi verildiğini oğlunun çoğu fiziksel engellerinin de ortadan kalktığını anlattı.

Oğlunun rehabilitasyon öncesinde yapmasını umut bile edemeyecekleri davranışları artık yapabildiğine de değinen Suleka Farah Salah, "Mesela top sektirme. Bazı yapabileceğini hiç umut etmediğimiz şeyleri şimdi Abukar yapabilecek durumda. Abukar biz buraya başladığımızda ne desem de anlamıyordu. Böyle çok durgun haldeydi. Şimdi daha fazla anlıyor. Tuvalet eğitimi yüzde 75 kadar yapabilir durumda. Birçok yönden gelişti. Küçük yönergeleri yerine getiriyor, oynuyor. Oturma becerisini oturttular. Hocaları sağ olsun. Bir yıl önce olduğumuz durumdan çok daha memnunuz. Ama daha fazlasını da istiyorum oğlum için. Aynı yaşıtları gibi olmasını istiyorum." ifadelerini kullandı.

Salah, Abukar ve sonradan dünyaya gelen 2 çocuğunun da gelecekte Türkiye'de okumasını istediğini belirterek, "Bu memleket sadece sağlıktan değil, güzel bir memleket." dedi.