BIST 8.619
DOLAR 34,30
EURO 37,51
ALTIN 3.024,87
HABER /  GÜNCEL

OSTİM'deki patlamanın faturası ağır!

Ankara Ostim'de ve İvedik'te meydana gelen patlamaların ardından esnaf yaralarını sarmaya çalışıyor.

Abone ol

Ostim ve İvedik'te aynı gün içinde yaşanan iki patlamanın ardından, dükkanları hasar gören işyeri sahipleri yaralarını sarmaya çalışıyor. Hasarın faturası ise

Sabah saatlerinden itibaren teknik heyet tarafından hasar tespit çalışmalarının yapıldığı bölgeyi, İvedik Organize Sanayi Bölgesi'nden de yetkililer inceledi.

Dükkanların durumuyla ilgili tutanak tutulan bölgede, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Başkanlığı yetkilileri, binaların hasar durumlarını belirledi. Başkanlık, patlama sonrasında ağır hasar meydana gelen binalara kırmızı boyayla çarpı işareti koşarak buraların yıkılması gerektiği tespitini yaptı.

Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Kenan Kabak'ın da incelemede bulunmak için bir süre geldiği bölgeye, ayrıca patlamaları görerek olaydan etkilenen çalışanlara destek vermek amacıyla, Etlik İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden psikiyatrisler de geldi.

İvedik Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Gültekin, ikinci patlamanın yaşandığı bölgede yaklaşık 35 dükkanın hasar gördüğünü, bunlara maddi destek vermeye çalıştıklarını söyledi. Bu çerçevede, bugün Organize Sanayi bölgeleri yetkilileriyle bir toplantı yapacaklarını anlatan Gültekin, yarın konuyla ilgili kamuoyunu bilgilendireceklerini kaydetti. Gültekin, ayrıca patlamanın meydana geldiği ve ağır hasarlı olduğu tespit edilen işyerlerinin yıkılacağını bildirdi.

Patlamanın, iddia edildiği gibi tiner ya da mazot gibi nedenlerden kaynaklanmadığını, oksijen ve azetilen ağırlıklı tüp patlamasından kaynaklanmış olabileceğini dile getiren Gültekin, patlamanın yaşandığı işyerinde tiner paketleme yapıldığını belirtti.

TOPU TBMM'YE ATTI

Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, sürekli değişen kanunlarla organize sanayi bölgelerinin (OSB) sorunlarının halledilemeyeceğini öne sürerek, ''TBMM, OSB'lerin nasıl denetleneceğini, bu konularda yetkinin kimde olacağını çıkaracağı kapsamlı bir yasayla belirlemelidir ve yeni bir denetim sistemi getirilmelidir'' dedi. Yaşar, Ostim'de iki ayrı iş yerinde meydana gelen patlamalarla ilgili İç Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (İÇASİFED) Genel Başkanı Mehmet Akyürek ve Ostim Sanayici ve İşadamları Derneği (OSİAD) Başkanı Adnan Keskin'le belediye binasında basın toplantısı düzenledi.

Ostim ve İvedik organize sanayi bölgelerinin, kooperatif olarak kurulduğunu, ancak 2005 yılından sonra Ankara'da Ostim ve İvedik'in, İstanbul'da ise İkitelli, Dudullu ve Beylikdüzü'nün Sanayi ve Ticaret Bakanlığınca OSB şekline getirildiğini anımsatan Yaşar, bu bölgelerdeki denetim ve yönetim yetkisinin 2005 yılından sonra Organize Sanayi Bölgeleri Yönetimlerine verildiğini söyledi.

Fethi Yaşar, dünyanın hiçbir yerinde 5-6 bin üyeli OSB olmadığını iddia ederek, şunları kaydetti:

''OSB'ler belirli bir sektöre dayalı kurulur ve üye sayıları bu kadar çok olmaz. Türkiye'de de saydığım 5 OSB haricinde 260'a yakın OSB'nin tümü bu esaslara göre kurulmuştur. Ostim ve İvedik OSB'deki tek sıkıntı denetim yetersizliğidir. Ostim OSB yönetiminde 60 kişi çalışıyor. Bu 60 kişiyle 5 bin işletmeyi denetleme imkanı olabilir mi? İvedik OSB yönetiminde ise 100 kişi çalışıyor. İvedik OSB Başkanı Hasan Gültekin, bir suçluluk telaşı içinde Yenimahalle ve Büyükşehir Belediyesini suçlamıştır. Bu iddialar tamamen asılsız, yersiz ve hukuksuzdur. Turşucunun yanına kimyevi madde üretim yeri ruhsatı vermiş. Bu kabul edilebilir mi?''

RUHSATI KİM VERDİ TARTIŞMALARI ZÜLDÜR

Ostim'de iki ayrı iş yerinde meydana gelen patlamaların büyük olasılıkla birbirine bağlı oksijen tüplerinden kaynaklandığını öne süren Yaşar, bu kazaların ayrı ayrı denetlenmesi gerektiğini ifade etti.

İkinci patlamanın meydana geldiği yerin hemen arkasında bir boya imalathanesinin olduğunu anlatan Yaşar, ''Yangın oraya sıçrasaydı, çok daha büyük bir felaket olurdu. Kaybettiğimiz 20 vatandaşımızın vicdani sorumluluğunu ben zaten taşıyorum. Aslında bu ruhsatı kim verdi tartışmalarını zül buluyorum. Suçluluk psikolojisiyle yapılan açıklamalar doğru değil. Bundan sonra ne yapılması gerekiyor, oturup buna bakmamız lazım'' dedi.

Yaşar, ikinci patlamanın yaşandığı yerdeki kaçak mazot ürettiği iddia edilen iş yerinin sahiplerinin, şu an Arı Sanayi Sitesi'nde farklı bir isimle açtıkları şirketle üretimlerine devam ettikleri öne sürerek, ''Bu mazot üretimi yapılmak zorundaysa, bunlara bir yer gösterilip, uygun bir yerde üretimi yapılabilir ama yasaksa, kanuna herkes uyacak ve cezası da neyse çekecek'' diye konuştu.