ÖSS'de başarılı olmak istiyorsanız, mutlaka ama mutlaka bu 7 kurala çok dikkat etmeniz gerekiyor.
Abone olÖğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)'na girecek öğrencilerin, başarı için öncelikle okuma hızlarını artırmaları tavsiye edildi.
Psikolojik Danışman Dr. Fatih Kalkınç, öğrencilere, Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)'nda başarılı olmanın kurallarını paylaştı. Dr. Kalkınç, öğrencilere çeşitli örnekler vererek ders çalışma ve sınavda başarılı olmanın yöntemlerini anlattı.
Sınava hazırlanmanın ve sınavlarda başarılı olanın 7 altın kuralını öğrencilere aktaran Dr. Kalkınç, öğrencilerin en çok zamanı yetiştirememekten şikayetçi olduğunu söyledi. Zamanın nasıl daha iyi kullanılacağını örneklerle dile getiren Kalkınç, sınava gireceklere birinci kural olarak okuma hızlarını artırmalarını tavsiye etti. Bir öğrencinin dakikada en az iki yüz kelime okuyor olabilmesi gerektiğinin altını çizen Kalkınç, bu tür öğrencinin sınav süresini daha verimli kullanabileceğini dile getirdi.
Öğrencilere, ikinci kural olarak; sınava zor soru yerine kolay ve bildikleri sorudan başlamalarını öneren Kalkınç, "Zor soruyu çözeyim daha sonra diğerlerini çözerim düşüncesi yanlış. Sınava bildiğiniz ve kolay sorudan başlayın. Zor soru ile uğraştığınızda sınav sonunda süre yetmediği için iyi bildiğiniz pekçok kolay soru kaçırabilirsiniz." ifadelerini kullandı.
Üçüncü kuralın, dikkati dağıtan etkenlerden uzak durmak olduğunu söyleyen Kalkınç, bunların en önemlilerinin bilgisayar ve cep telefonları olduğunu dile getirdi. Bilgisayar veya cep telefonuyla temas halinde bile insan gücünün yüzde 30 oranında düştüğüne ve dikkat dağınıklığı oluşturduğuna dikkat çeken Kalkınç, öğrencilerden cep telefonlarını sınava kadar velilerine teslim etmelerini ve geri almamalarını istedi.
Düzenli ders çalışmanın dördüncü altın kural olduğunu vurgulayan Kalkınç, beşinci kural olarak sosyal faaliyetleri gösterdi. Sosyal faaliyet olarak sportif aktiviteleri öneren Kalkınç; bunların yürüme, yüzme, tenis oynama gibi sporlar olabileceğini dile getirdi. Kalkınç, altıncı ve yedinci altın kural olarak da sırasıyla fizyolojik olarak hazır olmayı ve anne baba ile iletişimi gösterdi.