ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, sınav sisteminin değişebileceğini söyledi.
Abone olÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, Türkiye'deki sınav sisteminin önümüzdeki yıllarda daha büyük değişikliklere de uğrayabileceğini belirterek, "Derslere dayalı bir üniversite sınav sistemi getirmek lâzım" dedi.
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğü'nün aylık yayın organı "Ankara" dergisinde yayınlanan söyleşisinde, üniversite sınav sistemine ilişkin görüşleri yer aldı.
Türkiye'deki sınav sisteminin önümüzdeki yıllarda daha büyük değişikliklere de uğrayabileceğini ifade eden Ünal Yarımağan, şimdiye kadar yapılan değişikliklerin hiçbirinin radikal değiiklikler olmadığını savundu. Kendi kafasında daha radikal değişiklikler olduğunu, ancak tek başına bunları gerçekleştiremeyeceğini belirten Yarımağan, "Ama uzun dönemli düşünürseniz derslere dayalı bir sınav sistemi getirmek lâzım" dedi.
Sınav sistemindeki son değişiklikle, soruların üniversiteye hazırlık niteliğinde olan lise alanlarının müfredâtını içerisine almasını sağlamağa çalıştıklarını ifade eden Yarımağan, değişikliğin nedenini "öğrenci, öğretmen, veli, üniversite ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın memnun olmaması" şeklinde açıkladı. Yarımağan şöyle konuştu: "Bizim için en önemlisi de üniversiteler memnun değildi, öğrenciler üniversiteye bilgi donanımı açısından eksik gidiyor, lisede öğretilenlerle üniversite sınavında sorulanlar farklı olunca, öğrenci müfredat derslerine çalışmadan, öğrenmeden liseyi bitiriyordu. Biz bu olayı çok net biçimde gördüğümüz için sistemi değiştirdik."
"ŞARTLAR DEĞİŞMEDİKÇE SINAV MARATONU DEVAM"
2009 yılında dört yıllık liselerin ilk mezunlarını vereceğini hatırlatan Yarımağan, bu durumda sınavın içeriğinde büyük değişiklik olmayacağını, biraz seçmeli derslere, biraz da yabancı dile zaman kalacağını aktardı.
Koşullar değişmedikçe bu yarışın önlenemeyeceğini ileri süren Yarımağan, "Eğer Türkiye'de hayatını kazanma şansını biraz olsun arttırmak için tek çıkar yol üniversite okumak ve iyi bir bölümden mezun olmaksa, üniversiteyi okuyamayanların iyi bir yaşama kavuşma şansları çok düşük olursa, sınava 2 milyon kişi girer, kontenjanlar 600 bin kişi alırsa, üstelik bunun içinde herkesin istediği kontenjanların 50 ile 100 bin arası sınırlı olması durumu devam ederse, bazı şartları değiştiremezsiniz" dedi.