BIST 9.550
DOLAR 34,51
EURO 36,12
ALTIN 3.004,18
HABER /  POLİTİKA

Örten de örtmeyen de bizim

DSP lideri Zeki Sezer, ''Kimse bize dinimizi, imanımızı, öğretmeye kalkmasın'' dedi.

Abone ol DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, ''Başını örten de bizim örtmeyen de bizim. Kimse bize dinimizi, imanımızı, inancımızı, kültürümüzü öğretmeye kalkmasın. Biz onlardan iyi biliriz'' dedi.

Zeki Sezer, Eskiizmir Kartal Parkı'nda düzenlenen etkinlikte, partiye katılanlara rozet taktı.

Konuşmasının öncesinde güvercin uçuran Sezer, Türkiye'nin iyiye gitmediğini ve ülkenin haketmediği biçimde yönetildiğini savundu.

Türkiye'nin, yoksulluk, işsizlik ve eğitimsizlikle boğuştuğunu öne süren Sezer, geleceğe yönelik tehditlerin arttığını iddia etti.

DSP'nin, 2002 yılında başında olduğu hükümete karşı ''kundaklama hareketi''ne girişildiğini, hükümetin komplolarla iktidardan uzaklaştırıldığını savunan Sezer, şöyle devam etti:

''Bugün sıkıntılarımız katlandı, kaldırılmaz hale geldi. Çiftçinin, işçinin, emeklinin, sanayicinin ve esnafın durumu felaket. Büyük bir çöküntü var. Türkiye'yi sattırmayacağız. 3.5 yıllık DSP iktidarı döneminde bölücü terör konuşuluyor muydu? Çünkü kaldırmıştık, ortada yoktu. O dönemde başörtüsü, inanç ve diğerleri üzerinden toplum parçalara bölünüp kutuplaştırılıyor muydu? Şimdi iki kutuplu siyaseti Türkiye'ye dayattılar. Al birini vur ötekine. Toplumu böldüler, parçalıyorlar. Burada kadınlarımızın kiminin başı örtülü, kiminin açık. Sizin aranızda bir sorun var mı? Peki bu sorunu kim yaratıyor? Kirli, pis siyasetçiler, siyaseti yozlaştıranlar. İşsizliğe, çiftçinin, emeklinin sorununa çözüm bulamazlar ama oy almak için insanımızın o tertemiz duygularını sömürmeye kalkarlar.''

''BAŞÖRTÜSÜ SORUNU''

DSP'nin güçlenmesini kimsenin engelleyemeyeceğini belirten Sezer, şunları kaydetti:

''Dertlerimize çözüm yok ama beyzadeler Ankara'da kayıkçı kavgası yapıyorlar başörtüsü üzerinden. Kimileri bizim vatandaşımızı başını örten, örtmeyen diye parçalara ayırmaya çalışıyor. Başını örten de bizim örtmeyen de bizim. Kimse bize dinimizi, imanımızı, inancımızı, kültürümüzü öğretmeye kalkmasın. Biz onlardan iyi biliriz. Siz onlardan iyi bilirsiniz. Biz ışığımızı Hoca Ahmet Yesevi'den, Hacı Bektaşı Veli'den, Mevlana'dan, Yunus Emre'den ve Atatürk'ten aldık. Alevi'si, Sünni'si, başını örteni, örtmeyeniyle biz biriz ve bütünüz.''

Kendisi hakkında ''kibar ve nazik'' gibi nitelemelerde bulunulduğunu anlatan Sezer, ''Biz, Ecevit'in öğrencileriyiz. Ecevit, dünyanın en kibar ve nazik insanıydı ama Türk ulusuna, Türkiye'ye karşı tehditler oluştuğunda aslan olurdu, kaplan olurdu, şahin olurdu. Gerekiyorsa savaş ilan ediyordu'' dedi.