BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  POLİTİKA

Ormanları Ankaradan koruyacak

Beykoz’daki duruşu ile gündeme gelen İstanbul Orman Bölge Müdürü. Faruk Çebi tek taraflı taahhütnamede bulundu.

Abone ol

Özellikle Acarlar İnşaat’ın Beykoz’daki orman katliamına karşı duruşuyla gündeme gelen ve tüm baskılara karşın kamu yararı adına geri atmamasıyla dikkat çeken İstanbul Orman Bölge Müdürü Faruk Çebi, “İstanbul’un orman sorununa bölge müdürü sıfatıyla ne kadar sahip çıkılabiliyorsa o kadar çıktım, ancak bundan sonraki mücadelenin yeri Ankara’dır” diyerek AKP’den İstanbul Üçüncü Bölgeden milletvekili aday adayı oldu ve kamuoyuna tek taraflı bir taahhütnamede bulundu.

İstanbul’un orman sorununu sadece devletçi bir bakışla değil, 2 b başta olmak üzere tüm özel orman sorunlarını da çözecek ve İstanbul Ormanlık alan oranını çağdaş ülkeler düzeyinin üzerine çıkaracak bir vizyonla yola çıktıklarını ifade eden Faruk Çebi; asrın felaketi olarak adlandırılan Küresel ısınmanın panzehirinin ormanlar olduğu gerçeğinde tüm toplumla buluşmayı hedeflediklerini söyledi.

İşte Milletvekili olmak ve ormancılığın sorunlarını yasal zeminde çözüm üretmek adına görevinden istifa eden Eski İstanbul Orman Bölge Müdürü Faruk Çebi’nin teşhis ve çözüm önerileri;

1- Mülkiyet ve Kadastral sorunlar vakit geçirilmeden çözülecektir.

2- Ormancılık sektörü sadece devlet tarafında idare edilen değil, aynı zamanda özel sektör tarafından da temsil edilen bir sektör olmalıdır, olacaktır.

3- Bozuk ve verimsiz ormanların rehabilitasyonu ile özellikle boş ve atıl vaziyetteki topraklar ivedilikle ağaçlandırılacaktır.

4- Önemli bir ekonomik girdi olan toprağın muhafazası ve ekonomiye katılımı sağlanacaktır.

5- Özellikle İstanbul gibi büyük metropollerde kentsel dönüşümün önündeki önemli engeller toplumsal yarar paydasında buluşularak aşılacaktır.

6- Maden işletmeciliği ile yıllardan beri tahrip edilen sahalar rehabilite edilerek tekrar ormanlaştırılacaktır.

7- Tekrar ormanlaştırılan alanlar ülke sathında yeni çalışma sahaları yaratacak ve ekonomiye çok ciddi katkılar sağlayacaktır.

8- % 27 olan ülkemizdeki ormanlık alan oranı, 3 yıl içerisinde gelişmiş ülkelerdeki olması gereken en asgari oran olan % 30’ların üzerine çıkarılacaktır.

9- Orman işletmeciliğinde ormanların fonksiyonel değerleri daima ön planda tutulacak, eski ve demode olmuş sistem ve metotlar terk edilerek, çağdaş ve ileri teknolojiyi kullanabilen sistem ve metotlara geçiş hızlandırılacaktır.

Ben eski İstanbul orman Bölge Müdürü ve “bir orman gibi kardeşçe” yaşanabileceğine inanan orman sevdalısı olarak yukarıda saydığım tüm sorunların takipçisi ve çözüm ortağı olacağımı kamuoyuna saygı ile duyuruyorum.