Ordudan neden atıldılar?

Onlar ordunun değerli üyeleriydi. Hiçbir net gerekçe gösterilmeden, sadece irticai faliyetlerde bulundukları iddialarıyla çok sevdikleri görevlerinden alındılar. Haksızlığa uğradıklarını düşünen eski askerler, şimdi referandumu ve anayasal değişikliği bekliyorlar. İşte o askerlerin gün yüzüne çıkmamış öyküleri.. Röportaj: Taha Dağlı ORDUDAN ATILAN MUSTAFA HACIMUSTAFAOĞLU ANLATIYOR... Kardak Krizinin Komutanıydı, namaz kıldığı için ordudan atıldı. Kıdemli Binbaşı, İslami bir hayat yaşarken, irticacı damgasıyla ordudan uzaklaştırıldı. Sayın HacıMustafaoğlu, orduya ne kadar görev yaptınız? “1980 Hava Harp Okulu mezunuyum, Hava Kuvvetlerinde Kıdemli Binbaşıyken, 1997 Aralık Şurasında, yani 28 Şubat sürecinde, irticai faaliyette bulunduğum iddiasıyla, emekli edildim.” Ne dediler size, irticacı mısınız dediler? “Tutum ve davranışlarıyla irticacı görüşü benimsediği anlaşıldığından diye başlayan bir açıklama metni verdiler.” O güne kadar bir çok görevde bulunuyorsunuz, vatana hizmet ediyorsunuz, karşılığında böyle bir suçlamayla ordudan atılmak nasıl bir duygu? “Ben yıllarca hizmet ettim, hep de çok önemli görevlerde bulundum. Mesela 1996’da Kardak Krizinde ben vardım, kriz boyunca Kardak kayalıklarında 3 gün 3 gece ben görev yaptım, evime hiç gitmedim, krizi yönettim. Bir çok takdir aldım daha sonra bu kadar gizli, önemli ve disiplin gerektiren görevi başarıyla yaptıktan sonra disiplinsizlik suçlamasıyla görevden alındım. Tabi yargısız infaz deyin, sorgusuz sualsiz bir karar deyin, hepsi uyar bu tanıma. Başarılı bir askerken, birden bire irticacı olduğumuzu anladılar demek ki.” Hakkınızı aramak için neler yaptınız? “YAŞ kararlarına karşı dava açılamıyor, biz de AİHM’e başvurduk, uluslar arası bir alanda ülkemiz aleyhinde dava açmak istemezdik ama buna mecbur kaldık, fakat oradan da net bir sonuç çıkmadı. PKK’lıların başvurularına olumlu yanıt veren AİHM, bizim bu konudaki mağduriyetimize yanıt bile vermedi.” Yeni anayasa paketi çıkarsa ne yapacaksınız? “Benim durumumda olan yaklaşık 3 bin asker var, bireysel olarak değil ama toplu olarak, organize olarak hakkımızı arayacağız, dava açacağız, ama açtığımız davanın geriye dönük işlemesi gerekiyor, şu an yasanın bu konudaki içeriği belli değil ama ne olursa olsun bu referandumla yenilecek olan anayasa büyük engelleri ortadan kaldırıyor. Biz bu hakkımızı söke söke alacağız, bugün olmazsa yarın, yarın olmazsa başka bir gün mutlaka haklarımızı alacağız.” ORDUDAN ATILAN İBRAHİM TÖRE ANLATIYOR... SALDIRAY BERK SAHTE BELGELERİ İMZALADI 28 Şubat sürecinde Ordudan sorgusuz sualsiz atılan askerlerden biri Jandarma Levazım Binbaşı İbrahim Töre’ydi. Töre namaz kıldığı için ordudan atıldı, yıllar sonra nedenini sorduğunda kendisine Saldıray Berk imzalı sahte belgelerle yanıt verildi. Yeni anayasa paketi İbrahim Töre ve onlar gibi ordudan YAŞ kararları ile sorgusuz sualsiz atılan yaklaşık 3 bin askeri yakından ilgilendiriyor. Çünkü bu askerler, yeni anayasa paketiyle ellerinden alınan haklarına yeniden kavuşabilecekler. Ordudan ne zaman atıldınız? “28 Şubat’ın ardından 1998 Haziran şurasında ordudan atıldım. O sırada Jandarma Levazım Binbaşıydım. Neden olarak ‘disiplinsizlik’ dediler ama ne olduğu belli değildi bu çok anormal bir durumdu. Çünkü askerlik yapanlar bilirler, askerde en ufak suçun bile tanımı, cezası bellidir, esas duruşa geçmeme, komutana selam vermeme gibi durumların tanımı çok açıktır ama benim ordudan atılmam konusunda sadece ‘disiplinsizlik’ dediler, arkasından açıklama yapmadılar.” Sormadınız mı hiç ‘beni neden attınız’ diye? “2004 yılında bilgi edinme yasası çıktı ben o yasa sayesinden Genelkurmay Başkanlığına başvuruda bulundum, ‘neden görevden alındığımı’ sordum daha sonra bana cevap niteliğinde bir belge gönderildi. Belge Saldıray Berk imzalıydı. Saldıray Berk o dönemde Genelkurmay Personel Dairesindeydi. Cevap diye yolladıkları belge tahrip edilmiş, üzeri karalanmış, adeta sahte bir belgeydi. Üzerinde benim neden ordudan atıldığıma dair açıklama vardı ve yasa dışı irtica eylemleri, bilmem ne tarikatları diye yazmışlar. Halbuki benim bu iddialarla alakam yoktu.” Paket kabul edilirse, ne umuyorsunuz? “Biz Ordudan sorgusuz sualsiz atıldığımız için AİHM’e başvurduk ama oradan da sonuç alamadık. YAŞ kararları Türkiye’de sorgulanamıyor, dava açılamıyor, mahkemeye verilemiyor. Ama yeni anayasa paketi çıkarsa çok önemli şeylerin önü açılmış olacak, ben ve benim gibi arkadaşlarımın haklarına kavuşması için büyük bir engel ortadan kalkmış olacak.” Peki ordudan atılmanıza neden olan nasıl bir yaşantınız vardı? “Sadece müslüman biri olarak yaşadım, bir müslüman nasıl yaşarsa ben de öyle yaşadım.” Ordudan atılırken rütbeniz neydi? “Yüzbaşıydım, Harp Okulundan sonra 15 yıllık subaylık hayatımda 3 kez şark görevi yaptım. Bu görevler sırasında dönemin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı tarafından çok az subaya nasip olan üstün cesaret feragat madalyasına layık görüldüm. Ancak bu madalyayı aldıktan bir buçuk yıl sonra da aynı genelkurmay başkanının imzasıyla ordudan atıldım.” Terörle mücadele sırasında mı üstün hizmet madalyası aldınız? “Tunceli merkezde, Bingöl, Hakkari, Diyarbakır, Hakkari’de görevler yaptım. 3. Şark Görevi sırasında Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı tarafından bizzat madalya ile ödüllendirildim.” Ne oldu da görevden alındınız? “Disiplinsizlik dediler ama bilinen bir şey varki, ibadet ettiğimiz için ordudan atıldık, bunun tek sebebi İslami yaşantıydı, ama bunu tebliğ ederken, İslami yaşantı demediler, disiplinsizlik dediler. Ben askerlik hayatım boyunca hiç disiplin cezası almamıştım, bunu resmi bir soru olarak Genelkurmay’a sordum. Onlar da resmi bir yanıt verdiler ve yaşadığım hayatın, askerlikle bağdaşmadığını söylediler.” Yeni anayasa sizin için bir umut mu? “Tabiî ki bir umut ışığı var. Yargıya başvurma yolu açılacak, hangi mahkemeler yetkili kılınacaksa, gideceğiz o mahkemeye, önce ordudan ihraç edilme sebebimizi soracağız ardından haklarımızı geri almak için başvuruda bulunacağız. Ordudan YAŞ kararıyla atılan askerler olarak referandumda ortak bir tavır sergileyeceğiz, hem bundan sonra benzer dramlar yaşanmaması için hem de uğradığmız haksızlığın hesabını yargıda sormak için evet diyeceğiz, dediğim gibi biz yaklaşık 3 bin kişiyiz hiç birimizin hayatı boyunca en ufak bir suçu olmamış askerleriz.” Kaynak:www.sabah.com.tr