Başbakan Erdoğan, “12 Eylül’ün hazırlık ve pişirilme dönemine bakın, bugünlerde yaşananların yaşandığını, aynı manşetlerin atıldığını, aynı ...
Abone olBaşbakan Erdoğan, “12 Eylül’ün hazırlık ve pişirilme dönemine bakın, bugünlerde yaşananların yaşandığını, aynı manşetlerin atıldığını, aynı açıklamaların yapıldığını yine göreceksiniz” dedi. Erdoğan 28 Şubat’ta sermayenin de katkısının olduğunu belirterek, “Onlar niye yargılanmıyor diye şaşıyorum" ifadelerini kullandı.
Başbakan Erdoğan, CNR Expo Center’da İstanbul Tüm Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜMSİAD) KOBİ Şurası Açılışı’na katıldı. Şuranın açılışında konuşan Başbakan Erdoğan, bugün 12 Eylül askeri darbesinin yıldönümü olduğunu hatırlatarak, “Bugün Türkiye’nin yakın tarihinde yaşanmış son derece meşum ve karanlık olayın, 12 Eylül askeri darbesinin 33. yıldönümünü yaşıyoruz. Türkiye bu darbe nedeniyle gerçekten çok ağır bedeller ödedi. Sadece 12 Eylül darbesinin olduğu gün ve sonrasında değil, öncesinde yani hazırlık döneminde de Türkiye gençlerini, kazanımlarını, birikimlerini, enerjisini maalesef heba etti. Türkiye asıl büyük bedeli 12 Eylül müdahalesinden çok daha önce 27 Mayıs 1960 müdahalesinde ödemiştir. 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat esasen 28 Mayıs’ın tahkim edilmesi, yeniden yaşatılması girişimleridir. 27 Mayıs müdahalesinin karanlık gölgesi bugüne kadar Türkiye’nin üzerinden gitmemiştir. 27 Mayıs’ın sapladığı hançerle açılan yaralar bugüne kadar iyileşmemiştir. 27 Mayıs demokrasinin, yargının, meclisin, medyanın, üniversitelerin, sivil toplum örgütlerinin üzerine karabasan gibi çökmüş, bu karabasan aradan geçen 53 yıla rağmen dağılmamıştır” dedi.
“GENÇLER BİLMELİ”
27 Mayıs’ın izleri tamamen silinmediği için 12 Mart, 12 Eylül, 28 Nisan’ın yaşandığını anlatan Erdoğan, “27 Mayıs zihniyeti değişmediği için, dönüşmediği için, 27 Mayıs ahlakı bazı ruhlara sirayet ettiği için bugün bile bazı zihinlere, ruhlara, demokrasi nüfuz edemiyor. Bizim geleceğimiz, demokrasimiz, birliğimiz ve kardeşliğimiz adına işte bu 27 Mayıs’ı, 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı gençlerimize çok etraflı şekilde anlatmamız gerekiyor. Bugün sokaklarda ellerinde molotofkokteylleriyle dolaşanların önce bunu çok iyi öğrenmeleri gerekir. O dönemlerde özgürlüklerimizin ellerimizden alındığını onlara çok iyi anlatmamız gerekir ve ülkemizin çökme noktasına nasıl geldiğini çok iyi anlatmamız gerekir” şeklinde konuştu.
“Eğer bu karanlık tarihler unutulursa, aynı şekilde tekerrür eder” diyen Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
“Gençlerimizin bu tarihleri bilmeleri gerekiyor. Gençlerimizin bu tarihlere nasıl gelindiğini, bu darbelerin nasıl hazırlandığını, sonrasında Türkiye’nin hangi ağır faturaları ödediğini bilmeleri gerekir. Bu salonda bulunan tüm kardeşlerim büyük oranda 27 Mayıs’ı yaşamadılar. Ama öncesine bakın 27 Mayıs’a kadar gelen sürece bakın, okuyun, araştırın. Bugün yaşananlarla o günlerin tıpa tıp birbirine benzediğini göreceksiniz. Geçenlerde o günün arşiv araştırmasını yaptım. Bazı yazılı medya gruplarının gazete başlıklarına baktım. Attıkları manşetlere baktım, köşe yazılarını okudum. Sanki bugün o başlıkları atanlar, o arşivleri açmışlar, o günkü başlıkları almışlar ve bugün aynı başlıkları atmışlar. 12 Eylül’ün hazırlık ve pişirilme dönemine bakın, bugünlerde yaşananların yaşandığını, aynı manşetlerin atıldığını, aynı açıklamaların yapıldığını yine göreceksiniz. Çünkü onu büyük oranda hepiniz yaşadınız.”
“AYNI SÖZLER MENDERES’E DE SÖYLENDİ”
Başbakan Erdoğan, bugün kendilerine “sandık her şey değildir” dendiğini, geçmişte de aynı sözlerin merhum Menderes’e de söylendiğini belirtti. Erdoğan, “Açtım, baktım, okudum. Bugün şimdi densizler çıkıp da ‘sizi biz bile kurtaramayız’ diyorlarsa, aynı şeyin merhum Menderes’e de söylendiğini göreceksiniz. Kefenini alıp yola çıkanlar için kurtaracak insana ihtiyaç yoktur. Biz kurtarıcı aramıyoruz. Bize bu ithamı yapanlar kendilerini kurtaracak olanı arayıp bulsunlar. Bugün nasıl yalanlar dolaşıma sokuluyorsa, o günlerde de aynı yalanların, gençlerin kıyma makinelerinde öğütüldüğü yalanlarının dolaşıma sokulduğunu göreceksiniz. Bugün nasıl bir el gençleri sokağa itmek istiyorsa, üniversiteleri karıştırmak istiyorsa, o gün de aynı elin gençlere kıydığını göreceksiniz” dedi.
“O KAPI ARTIK KAPANMIŞTIR”
Hukuk içinde özgürlüklere sınırsız saygı gösterdiklerini, ancak hukuk dışında başkalarının özgürlük alanlarında müdahale olduğunda tüm güvenlik güçlerinin hukukun verdiği yetkiyi sonuna kadar kullanacağını anlatan Erdoğan, “Çünkü ülkemizin refahını, huzurunu bozmaya kimsenin yetkisi yoktur. Bugün demokrasiye sahip çıkan bir millet, gençlik var. O bayat senaryonun Türkiye’de başarı sağlama ihtimali kalmamıştır. O kapı artık tamamen kapanmıştır. Türkiye artık güçlünün haklı olduğu değil, haklının güçlü olduğu bir ülke konumuna yükselmiştir. Ekonomiden demokrasiye, yargıdan dış politikaya kadar her alanda 27 Mayıs vesayetinin izlerini sildik. 27 Mayıs’ın, 12 Eylül’ün, 28 Şubat’ın gölgelerini büyük ortadan kaldırdık” diye konuştu.
“ONLAR NİYE YARGILANMIYOR DİYE ŞAŞIYORUM”
Başbakan Erdoğan, her alanda köklü reformlar yaptıklarını ancak bir alanda başarısız olduklarını ifade ederek, “Bir alandaki başarısızlığımızı ifade etmek istiyorum. Her alanda köklü reformlar yaptık, her alanda 27 Mayıs’ın ve diğer darbelerin vesayetini ortadan kaldırdık. Ana muhalefeti, mevcut muhalefet partilerinin zihniyetlerini değiştirmede, dönüştürmede başarısız olduk. Muhalefet partilerinin üzerlerinde hala 27 Mayıs’ın 12 Eylül’ün, 28 Şubat’ın gölgelerini ve tozunu taşıdıklarını görürsünüz. 28 Şubat’ta sermayenin katkısı yok muydu? Yazılı ve görsel medyanın katkısı yok muydu? Ben onlar niye yargılanmıyor diye şaşıyorum. 28 Şubat’la ilgili niye onlar hesaba çekilmiyor diye merak ediyorum” şeklinde konuştu.
(İHA)