Van'ı vuran depremin acılarına bir de soğuklar eklenince aileler acılarına yeni acılar ekliyor
Abone olVan'ı iki kez vuran deprem felaketinin ardından en büyük sorun hızla düşen hava sıcaklıkları... Deprem bölgesi beyazlara bürünmüş durumda. Geceler ise iyice çekilmez.
Van'da yaşanan bu tabloyu yerinde gören Taraf gazetesi ekibinin ulaştığı Ercişli depremzede Aziz ise çektiği acıyı tek bir cümleyle özetliyor:
"Ölmek için dua ediyoruz."
İşte depremzedelerin yaşadıkları o acı tablodan örnekler...
... Yıkılmak üzere olan bir binanın sahibiyle konuşurken kenardan sessizce dinliyordu. Elinde bir kırmızı defter vardı. Günlerdir binasının hasar tesbiti için gitmedik yer bırakmadığını söyledi kısık bir sesle. "Nerede kalıyorsun" sorusuna "çadırda" diye yanıtını veriyor ve devam ediyor:
"Çadırda kalıyorum ama çocuklarımla her gece ölmek için dua ediyorum..."
Üç çocuğu ve eşiyle Erciş'in Çelebibağ Beldesi'nde evinin yanına kurduğu Kızılay çadırında kalan inşaat işçisi Aziz Keser'di bunları söyleyen. 30 yaşlarındaki Keser'in kaldığı çadıra gittik. Çadırda en büyüğü dokuz, en küçüğü beş yaşında olan üç çocuğu ile birlikte kalıyor Aziz Keser. Birkaç gün önce küçük çocuğu Havvanur ateşlenmiş, hemen Acil Servis'i aramış Aziz. Aldığı cevap ise şaşırtıcı "arabanız varsa getirin." Aziz, çaresiz bir semt polikliniğine gidip bir ateş düşürücü ve öksürüp şurubu almış. Şimdi Havvanur sürekli öksürüyor. Aziz'i çocukları ve eşiyle birlikte ölmek için dua ettiren neden ise soğuk... Geceleri öyle bir dondurucu soğuk oluyor ki çadırda, Aziz ölüm duasına başlıyor...
ELEKTRİKLİ SOBA NEYE YARAR
Çadırın içinde ısıtıcı olarak bir elektrikli soba var. Elektrikler ise her beş dakikada bir kesiliyor. Aziz şimdiye kadar gelen yardımlardan sadece bir çadır almış. "Abi ben ailemi bir çuval un ile geçindiririm. Ama bu kahredici soğuklar yok mu? İşte bu bizim çaresizliğimiz. Her gece çocuklarımla kahroluyorum" diyerek isyan ediyor Aziz.
Erciş'ten arabayla evine giderken cebinde kalan son paranın 73 lira olduğunu da sözlerine ekliyor Aziz. Çocuklar yiyecek istemişler, bakmış cebindeki para yetmiyor. Elleri boş dönmüş dondurucu soğuğu yaşayacağı çadıra. Aziz Keser'in evi tek katlı briketten yapılmış. Duvarların her yeri çatlak. Bir ara soğuktan korunmak için eve girmişler ve yine deprem olmuş. Zaten Erciş, deprem olsa da olmasa da sallanıyor depremi yaşayanlar için. "Neden kolonsuz ev yaptın" sorusuna ise Aziz, çaresizlik içinde gülümseyerek, "İnşaat ustasıyım ben. En iyisi yapmasını bilirim. Ayda inşaatlarda çalışarak bin lira kazanıyorum. O parayla nasıl istediğim gibi ev yapayım. Başımızı sokacak bir ev olsun istedik. O ev bize mezar olacaktı. Gerçi hâlâ mezarda yaşıyoruz ya..." diyerek iç geçirdi.