Büyük spor organizasyonlarının insan ticaretini ve fuhuşu tetiklediği doğru mu? Mario Cacciottolo'nun incelemesi.
Abone olOlimpiyat Oyunları ve Dünya Kupası gibi büyük spor organizasyonları genellikle düzenlendikleri şehirde fuhuşun ve insan ticaretinin artmasına neden olmakla suçlanır.
Peki 2012 Olimpiyatları nedeniyle Londra'da fuhuş trafiği hızlanacak mı?
Uluslararası basın, polis ve hükümet yetkilileri binlerce kadının zorla evsahibi şehre getirilip izleyicilerin hizmetine sunulacağından endişe duyuyor gibi görünüyor.
2010 yılının Ocak ayında Olimpiyat Bakanı Tessa Jowell ''Büyük spor organizasyonları evrensel seks ve insan ticareti endüstrileri için mıknatıs gibidir. Bu kabul edilemez. Ben 2012 Olimpiyatlarında bu kişilerin Londra'yı ele geçirmesine izin vermemeye kararlıyım'' demişti.
Nevada'da bir Moonlite Bunny Ranch adlı bir genelev işleten Dennis Hof ise Londra olimpiyatları için yaklaşık bin kadının Güney Doğu Asya, Afrika ve Arnavutluk çeteleri tarafından Londra'ya getirileceğini tahmin ettiğini söylüyor.
Olimpiyatlar sırasında şehirde legal bir genel ev işletmek istediğini söyleyen Hof bu tahminlerini Kanada'daki 2010 kış olimpiyatlarındaki gözlemlerine dayandırdığını söylüyor.
Ancak bütün bu uyarılar yerinde mi?
2004 Atina Olimpiyat oyunları fuhuşun net olarak arttığının kayda geçirildiği ilk büyük spor organizasyonu. Oyunlar sırasında şehirde fuhuş neredeyse normalin iki katına çıkmış.
Ancak Global Alliance Against Traffic in Women (GAATW) adlı sivil toplum kuruluşunun yayımladığı rapor, bu dönemde Atina'daki vaka sayısının 181 olduğunu bir yıl önce ise bu rakamın 93 olduğunu gösteriyor. Yani sayı artmış olsa da binlerce kadının sömürüldüğünü söylemek de çok mümkün değil.
Ayrıca Yunanlı yetkililer kayda geçirilien 181 vakanın hiç birinin de özel olarak Olimpiyat oyunlarına bağlanamayacağını söylüyor.
Almanya'da oynanan 2006 Dünya Kupası öncesinde de aynı uyarılar yapılmıştı ancak 2007 yılının Ocak ayında yayımlanan bir rapor bu dönemde Almanya'da sadece 5 tane fuhuş olayının doğrudan Olimpiyatlar ile bağlantılı olduğunu gösterdi.
Tüm bu verilere rağmen bazıları hala 2006 Dünya Kupası'nda binlerce fahişenin binlerce spor meraklısına hizmet verdiğini iddia ediyor.
Dünya Kupalarına bakmaya devam edecek olursak Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu'nun finanse ettiği bir araştırma 2010 yılında Güney Afrika'da gerçekleşen Dünya Kupası'nın fahişelerin müşteri sayısında bir artışa neden olmadığını gösterdi.
Ancak oyunlar öncesinde ülkeye 40 bin ile 100 bin seks işçisinin sokulacağı ile ilgili spekülasyonlar vardı.
2010 Kış Olimpiyatları sırasında Kanada'nın da aynı sorunları yaşayacağı iddia edilmişti ancak oyunlar sonrasında British Columbia Üniversitesinin yaptığı bir araştırma kitlesel seks ticaretinin burada da yaşanmadığını gösterdi.
Bu araştırmada 'Medyanın sansasyonel haberlerine rağmen yaptığımız araştırmada oyunlar nedeniyle kadın ticaretinin arttığına dair bir delil bulamadık'' dendi.
Ancak bu raporun yayınlanmasından iki yıl sonra Tessa Jowell yine olimpiyatlardaki seks endüstrisi tehtidinden bahsediyordu.
Tessa Jowell bugün ellerindeki verilerin Londra'da Olimpiyatlar nedeniyle fuhuşun artmayacağını gösterdiğini kabul ediyor.
Jowell ''Spor organizasyonlarını izlemeye gelenlerin seks işçilerine olan talebi artıracağına dair bazı kanıtlar vardı ancak şu anda bu iddialar tartışmaya açık'' dedi.
Jowell ayrıca şu anda Londra'da fuhuşun artacağına dair hiç bir gösterge olmamasının hükümetin aldığı önlemlerden mi kaynaklandığının yoksa gerçekten böyle bir tehtidin aslında hiç mi var olmadığının anlaşılmasının mümkün olmadığını söylüyor.
Lonra Polis Teşkilatı Fuhuş ve Organiza Suç Komitesi 2010 yılında insan ticareti, yasadışı göç ve genel olarak ahlak suçları ile savaşmak için kuruldu. Bu komite Olimpiyatlara ev sahipliği yapacak bölgelerdeki ahlak suçlarını önlemeye yoğunlaştı.
'Baskınlara son verin'
Bu komiteye 600 bin sterlinlik bir ödenek ayrıldı ve 2012 oyunları öncesinde Londra'da seks ticaretinin artmasını engellemesi talep edildi.
Ancak komitenin 2011 yılında yayınladığı bir raporda ''Şehirde seks ticaretinin artış gösterdiğine dair hiç bir kanıt bulunmadığı'' söylendi.
Ayrıca Lonra Parlamentosu'nun Muhafazakar Partili üyesi Andrew Boff da yaptığı incelemelerde ''Spor faaliyetleri sırasında ev sahibi şehirlerde insan ve seks ticaretinin arttığına dair gerçek bir kanıta ulaşamadığını'' söyledi.
Boff ayrıca genel ev baskınlarının da hızla arttığını örnek olarak Olimpiyatlar öncesinde oyunlara ev sahipliği yapacak Newham bölgesinde 80 genelevin kapatıldığını söyledi.
İngiliz Fahişeler Birliği'nden Sarah Walker da Boff'un iddialarını onaylıyor ve Londra'da genel ev baskınlarının Olimpiyatlar öncesinde çok arttığını söylüyor.
Ancak Londra Polis teşkilatı Olimpiyatlar nedeni ile baskınları artırmadıklarını sadece yerel halkın şikayetleri doğrultusunda işlerini yaptıklarını söylüyor.
Seks işçilerini temsil eden bir başka grup 'x:talk' ise Olimpiyatların sonuna kadar bu sektörde çalışanların tutuklanıp sınır dışı edilmelerine ara verilmesi gerektiğini söylüyor.
Grubun sözcüsü tutuklama ve baskınlardaki artışın bu sektörde çalışan kadınları saklanmaya ittiğini bunun sonucunda da ihtiyaç duydukları yardımı alamadıklarını söylüyor ve polisten Olimpiyat dönemi sona erene kadar kadınların güvenliği için baskınlara ara vermelerini nasihat ediyor.
Sözcü ''Bütün bu baskınlar ve tutuklamalar bu kadınları sadece daha savunmasız hale getiriyor'' diyor.