BIST 9.725
DOLAR 35,17
EURO 36,71
ALTIN 2.971,44
HABER /  DÜNYA

Okulda boyanamayan duvar isyanı

Bakırköy’de yapımında boyanma özelliği olmayan hazır beton kullanılan ve inşaatı andıran okulda okuyan öğrenciler duruma isyan etti. <br/>Ba...

Abone ol

Bakırköy’de yapımında boyanma özelliği olmayan hazır beton kullanılan ve inşaatı andıran okulda okuyan öğrenciler duruma isyan etti.
Bakırköy’de 1969 yılında hizmet vermeye başlayan Halil Bedii Yönetken İlköğretim Okulu 2011 yılında kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında yıkılarak yerine yeni bir binanın yapımına başlandı. Ancak ihaleyi alan firmanın inşaatı bitirememesi nedeniyle okulda eğitim gören öğrenciler başka okullara aktarıldı. İhaleyi kazanan firma, Avrupa standartlarında olduğu söylenen yeni proje dahilinde inşaata başladı. Ancak ihale süresi içerisinde okul yapımı tamamlanmayınca iş feshedildi. Bunun üzerine ikinci defa ihaleye çıkıldı. İhaleyi kazanan firma çalışmalara başladı. İnşaatta boyanma özelliği olmayan hazır betonlar kullanılınca okulun tüm duvarları beton olarak kaldı. Okuldaki çalışmalar yeni eğitim dönemine yetişmeyince öğrenciler bu haliyle eğitime başladı. Veliler duruma isyan ederken, öğrenciler ise okulun bu halinden rahatsız olduklarını ve derse odaklanmada zorluk çektiklerini söyledi.

“SINIF ORTAMININ KÖTÜ OLMASI ÖĞRENCİNİN MOTİVASYONUNU OLUMSUZ ETKİLİYOR”
Okullarda sınıf ortamındaki ışık, renk ve duvarların tadilat durumunun öğrencilerin ders motivasyonunu olumsuz yönde etkilediğini belirten İstanbul Üniversitesi Eğitim Fakültesi Yard. Doç. Dr. Lütfü Ilgar, “Eğitimden beklediğimiz fiziki imkânların çok iyi olması, ona göre camların, çerçevelerin ayarlanması, onun yanında renklerin hem boya badana yönünden hem de renk yönünden çocukları dinlendirici olması açısından çok önemlidir. Fiziki imkânların önemli olmasının nedeni çocuğun okulu ve eğitimi sevmesi ilerde de hayat başarısını artırır. Dolayısıyla biz mümkün olduğunca buna dikkat etmeliyiz ki çocuklar bulundukları zamanının önemli bir kısmını geçirdikleri okulda başarılı olsunlar, mutlu olsunlar, okulu, eğitimi sevsinler” dedi.
Okulların dış ve iç duvar renklerinin çocukların sevebileceği şekilde olması gerektiğini aktaran Yard. Doç. Dr. Ilgar, “Mesela bir kırmızı renk gözü rahatsız eder, bir yeşil renk, açık mavi dinlendirir, açık tonlar dinlendirir rahatsız etmez ve çocukların da uyarıcılar olarak dikkatlerinin dağılmamasına neden olur. Diyelim ki bir sınıfta kapı kırık ya da duvardaki boyalar dökülmüş, duvar delik deşik. Bu ne demek? Çocuğun dikkatinin oraya kayması, dağılması demektir. Dolayısıyla okullarımızın da düzenlenmesi gerekir. Çok zor değil bir binanın yapılmış olması dolayısıyla idarecilere çok büyük görevler düşüyor. İdareciler bir sınıfın boyaya ihtiyacı varsa bunu öğretmenlerle el birliğiyle çok kolaylıkla hal edebilirler. Okullar açılmadan bunu hal edebilirler çok zor bir şey değil. Bu bir planlama sorunudur” dedi.
(İHA)