Öğretmenler uygulamaya tepkili

Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenleri de yakın takibe aldı. Bu duruma Bağımsız Eğitimciler Sendikası'ndan tepki var.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) sınavda başarısız olan öğrencilerin öğretmenlerini belirlemek ve hangi öğretmenin konuları anlatmadığını ya da dersleri programa göre işlemediğini ortaya çıkarmak için öğretmenleri, okullar arası veya il genelinde yapılacak ortak sınavlar aracılığıyla ifşa edeceğini açıkladı.

Konuyla ilgili projenin sorumlusu olan MEB Talim ve Terbiye Kurulu (TTK) Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan’ın, "Öğretmen uyandırılacak. Ortak sınav sorularını hazırlarken öğretmenler öğrenci mazeretlerine benzer şekilde “o konuyu daha işlemedik” diyemeyecek" dedi.

Bir ay kadar önce öğretmenleri “ifşa etmekle” korkutmaya çalışan ve “yasal işlim başlatmakla” tehdit eden Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in ve Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Eğitimi Genel Müdürü Ömer Balıbey’in “Öğretmenlerimizin antenleri her tarafa kapalı. Dersini verip gidiyor. Bunun değişmesi lazım. Bayan öğretmenimiz dersten eşine, çocuklarına gidiyor, erkek öğretmenler okeye koşuyor. Akşamları da ‘Acı hayat’, ‘Gelincik’ gibi, diziler bol maşallah, zaman ayıramıyorlar” şeklindeki açıklamaları öğretmenler arasında büyük infiale neden olmuş, öğretmenler son bu iki açıklamaya çok sert tepki göstermişti.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan bu açıklamaların gerek üslup ve hitap, gerek itham ve yakıştırma açısından şık olmadığını ve açıklamaların öğretmen düşmanlığını ispatladığını söyleyen Bağımsız Eğitimciler Sendikası Genel Başkanı Gürkan AVCI, “Ekonomik, mesleki, özlük ve demokratik sorunlar altında inim inim inleyen, değil öğretmen olduğuna dünyaya geldiğine pişman hale getirilen ve yap-boz eğitim politikalarıyla mesleğine küstürülen öğretmenlerin sabrı, bu tür açıklamalarla kalmamış ve adeta sabır taşı çatlamıştır. Hiçbir bakan ve idareci kendi mahiyetinde çalışanlara bu tür ithamlarda bulunmazken MEB yöneticilerinin, öğretmenlerini azarlayan, küçümseyen ve haksız yere ikaz eden tavırlarını artırmaya devam etmektedir. Kamu görevlileri arasında yalnızca öğretmenlerin onuruyla bu kadar oynanmış ve her başarısızlık yalnızca öğretmenlere yıkılmıştır. Devlet hakimine, polisine, askerine duyduğu saygı ve güveni öğretmenlerine de göstermek zorundadır”, dedi.

Öğretmenleri çocuk gibi uyararak, tehdit ederek, azarlayarak ve kötüleyerek başarılı olunamaz. Öğretmenlerin onuruyla oynayanları akıllarını başlarını almaya, saygılı olmaya ve bir daha bu tür beyanlarda bulunmamaya davet ediyor, son kez uyarıyor, aksi takdirde adli ve idari soruşturma başlatacağımızı bildiriyorum” şeklinde sert bir açıklama yapan Gürkan AVCI, haddini ve sınırını aşan bu densizliklere 22 Temmuz’da önümüze konulacak sandıkta da cevap vereceğiz, dedi.

Başbakanın, “memur sayısının fazla olduğunu, memurların kamu kurumlarında yan gelip yattığını” söylemesi, Maliye Bakanı Unakıtan’ın ülkemizin ekonomik dar boğazdan çıkması için memurların fedakarlık yapmasının gerekli olduğuna işaret etmesi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Coşkun’un kamuda “800 bin asalak memurun” istihdam edildiğini sıkılmadan ifade edebilmesi, AKP milletvekili Saffet Benli’nin memurların kamu kuruluşlarında 5 gün yerine 6 gün çalışmasını öngören bir kanun teklifi hazırlaması gibi gelişmelere baktığımızda, hükümetin memurlarla ilgili pek de iyi niyetli olmadığı açıkça görülmektedir” diyen AVCI “Öğretmenliğin onur ve saygınlığını ayaklar altına alan böylesine talihsiz açıklamalar öğretmenlerimizi üzmüştür. Ahbap, çavuş ilişkisiyle, hatır ve hamiline referanslarla bürokrat olan kişilerin makamlarına oturduktan sonra öğretmenleri azarlaması, özellikle son birkaç yıldır özellikle tanık olduğumuz bir durumdur. İşi düzgün gitmediğinde öğretmenleri günah keçisi gösterip ucuz kahramanlıklar yapan tüm hıncını öğretmenlerden çıkaran bu anlayışın, başarılı olması mümkün değildir, dedi.