BIST 9.361
DOLAR 34,60
EURO 36,51
ALTIN 2.921,99
HABER /  GÜNCEL

Oğlumu 5. kattan atmaya çalıştı

Eşinden dayak yediği iddiasıyla baba ocağına dönen kadın ile ailesine damat hayatı zindana çevirdi.

Abone ol

İstanbul'da eşi Muhsin Güney'den sürekli şiddet gören Özlem Güney'in 4 yaşındaki kızı Eylül'ü de alarak Zonguldak Çaycuma'ya bağlı Filyos beldesindeki baba ocağına dönmesi, hayatını kabusa sevirdi.

Sürekli kocasından baskı gören Özlem Güney'in, baba evine dönerek boşanma davası açmasını hazmedemeyen Muhsin Güney'in, kayın pederi Selahattin Kahraman'ı (56) da silahla yaraladığı iddia edildi.

Edinilen bilgiye göre Özlem Güney, 6 yıl önce evlendiği eşi ile Filyos'ta askerlik yaptığı sırada tanışmış. Özlem Güney, "Temmuz 2003'te evlendik. Evliliğim başından beri iyi değildi. Hiç iyi geçmedi. Kayınvalide falan da vardı evde. Hep birlikteydik. Eşim olmazsa kayınvalidem ve kayınpederim laf söylüyordu. Devamlı dövme, şiddet... Evliliğimizin başından beri çalışmıyordu. Dövünce kendini kaybediyor, kafamı duvara vuruyor, saçımı çekiyordu. Devamlı da başıma vuruyordu. Darp ediyordu. Niçin çalışmıyorsun deyince lafı çekemiyordu beni dövüyordu. Böyle birşey olacağını bilsem evlenmezdim." dedi.

KENDİ OĞLUNU 5. KATTAN ATMAYA ÇALIŞTI

Daha önce de eşinin kendisini öldürmeye teşebbüs ettiğini iddia eden Özlem Güney, "Elinde tabanca vardı, yattığı yerden tabancayla oynarken küt diye ses geldi, başımı eğmesem kafamdan vuruyordu. Resmen ateş etti. O zaman da kavga etmiştik. Zaten oğlumu da 5 aylıkken 4. kattan aşağıya atmaya kalkıştı. Babasını da bıçakladı. Sadece beni değil, abisini, ablasını bile dövüyor. Ondan sonra babamın evine geldim. Boşanma davası açtım, 8 ay sürdü. Geldi, bir daha yapmayacağım, etmeyeceğim, çalışacağım' diyerek yalvardı. Ben çocuklarım var diye inandım. Şans verdim olmadı; şiddete daha çok devam etti." diye konuştu.

KAPIDAN KURŞUN SAYDIRDI

İki çocuk annesi genç kadın, dayak ve şiddet olayının her geçen gün artması üzerine ikinci kez babasının evine sığındığını belirterek yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "Boşanma davası açmamı hazmedemedi. Aradı, aniden karşısınıza çıkacağım dedi. Aynısını yaptı ve aniden karşımıza çıktı. Babam balıkçı olduğu için her sabah erkenden balığa gider. Sabah 7.00'de elinde silahla merdivende bekliyormuş. Babam kapıyı açar açmaz kurşunları saydırdı. 5 kurşun attı. Daha sonra babam kapının ağzına yığıldı yere. Başına sıktı mermi patlamadı. O sırada annem koştu, anneme sıktı o da patlamadı. Herhalde mermi bitti diye kaçtı. 34 plakalı gri bir arabayla gitmiş. Şikayetçi olduk. Bir ay geçti üzerinden hala yakalanamadı. Yine arıyor ve tehdit ediyor. Yine geleceğim diyor. Kızımı neden göndermedin diyor. Tekrar geleceğim, hepinizi öldüreceğim, hiçbirinizi hayatta komayacağım, bomba koyacağım diyor. Bu şekilde tehditler hakaretler ediyor."

Bu olaylar yüzünden psikolojisi bozulan aile şu an Filyos beldesindeki evlerinde bir nevi hapis hayatı yaşıyor. Damatlarının her an karşılarına çıkarak kendilerini öldüreceğinden korkan aile, yetkililerden suçlu damatlarının yeni bir facia yaşatmadan yakalanmasını istiyor.

Yaşadıkları olaylar nedeniyle kendisinin ve ailesinin psikolojisinin bozulduğunu ifade eden genç kadın, kızı Eylül'ün yanında, oğlu Berke'nin (5) ise kocasının ailesinde kaldığını anlatarak, "Bu olaylardan dolayı ben çok sinirliyim. Devamlı evin içindeyiz. Ne dışarıya çıkabiliyoruz ne de bir yere gidebiliyoruz. Akşamları dahi bir araba geçtiğinde, acaba yine geldi mi diye tedirgin oluyoruz. Ne gece uykusu var ne de gündüz. Görenlerin bilenlerin, Allah rızası için yerini haber vermesini istiyorum. Kızım yanımda, oğlum orda kaldı." diyerek kabus dolu hayatlarının artık çekilmez hale gelidğini ifade etti.

"KAPIDA DİRENMESEM HEPİMİZİ ÖLDÜRECEKTİ'

Kızı ve torununun kendisine sığınmasından bu yana damadının silahlı saldırısına uğrayıp yaralandığını; ancak tüm bunlara rağmen kayıp damadının öldürme ve apartmana bomba koyma tehdidinde bulunmayı sürdürdüğünü aktardı. Kahraman, resmi kurumlarıa, yeni bir facia yaşanmadan tedbir almaları çağrısında bulundu. Kahraman 27 Nisan günü balığa giderken kapıda vurulmasını ise şu sözlerle anlattı: "Kapıyı açar açmaz, kurşunları saydırmaya başladı. O anda içeriye girmesin diye kapıya direndim. O arada iki kurşun isabet etti. Mermileri sırtımdan ameliyatla aldılar. Jandarma, 5-6 tane mermi kovanı buldu. Kurşunlar mufak kapısı, gardolabı, tuvalet kapısına isabet etmiş, izleri var. Eğer kapıyı tamamen açsaydım, içeriye girip bizi öldürecek, çocuğu da alıp kaçıracaktı. Dışarıya çıkamıyoruz, gezemiyoruz. Eve hapsolduk."