Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) başörtülü öğrencilere yönelik gerçekleşen eyleme ilişkin, “Çocukla...
Abone olSağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) başörtülü öğrencilere yönelik gerçekleşen eyleme ilişkin, “Çocuklarımızın şekillerine, kıyafetlerine göre bir tarzdan ziyade, ülkeye kendisi için, ailesi için ve toplumu için ne ürettiğine bakmalıyız” dedi.
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, sağlık alanında yapılan ve yapılması planlanan bazı projeler hakkında kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla İstanbul Ticaret Odası’nda basın toplantısı düzenledi. Toplantı sonunda basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Müezzinoğlu, ODTÜ’de başörtülü öğrencilere yönelik gerçekleşen eylem hakkında değerlendirmelerde de bulundu.
Geçmişten dersler çıkarılması gerektiğini belirten Müezzinoğlu, “Bu ülkenin bu konularda çok ağır bedeller ödediğini 1970 yılından beri gördüm ve yaşadım. Bu bedelleri bu millet ve evlatları ödüyor. Bizlerin dönemindeki bizlerin kuşakları ödedi. 70-80 arasında 7 bin civarında bu ülkenin evlatları birbirlerini vurdurttu ve çatıştırıldı. Bunlardan artık ciddi dersler çıkarmamız lazım. Bu süreçleri bu ülkenin artık aşmış olması lazım. İnsanlarımızın şekline, kıyafetine, yaşam tarzına bakarak değil, ne ürettiğine bakarak ve hangi katkıları sağlayarak, bana yapılmasını istemediğim hiçbir yanlışı bir başka kardeşime vatandaşıma yapılmamasını arzu eden bir anlayışta olmamız lazım" diye konuştu.
“BU TÜR HADİSELERİN AĞIR BEDELLERİNİ ÖDEYEN BİR MİLLETİZ”
Birlik ve beraberlik vurgusu da yapan Bakan Müezzinoğlu, konuşmasında şu ifadelere de yer verdi:
“Kendim için istediğim her türlü iyiliği ve güzelliği bu ülkenin her vatandaşı için istemem lazım. Dolayısıyla gençlerimizi çatıştıran değil, birlikte kardeşlik duyguları ile yaşayabilen farklılıkların zenginlik olduğunu çocuklarımıza ve gençlerimize mutlaka özümsetmemiz lazım. Bu tür hadiselerin ağır bedellerini ödeyen bir milletin mensuplarıyız. Bunu artık bedel ödeyen değil buradan zenginlik çıkaran bir noktaya gelmemiz lazım. Başı örtülüsü de başı açığı da bizim evlatlarımız ama başı örtülünün üretkenliği çok daha fazla ise onu da baş tacı etmeliyiz. Başı açığın üretkenliği çok daha fazla ise onu da baş tacı etmeliyiz. Çocuklarımızın şekillerine kıyafetlerine göre bir tarzdan ziyade ülkeye kendisi için ailesi için toplumu için ne ürettiğine bakmalıyız. Gençleri çatıştıran bir ortam içinde olmamalıyız. Yanlışa yanlış demeliyiz. Ne yazık ki bu ülkede zaman zaman yanlışın yanında güçlü yer tutan anlayışlar oldu. İnsanın hak ve hukukuna hiç kimsenin müdahale etmemesi lazım. İnanç özgürlüğü bu ülkede olacaksa bütün evlatlarımızın bundan azami istifade asla tereddüdü olmamalı.”
(İHA)