Yazar Sevan Nişanyan, Oda TV'de yazması için kendisine yüklü miktarda para teklif edildiğini ancak bunu kabul etmediğini açıkladı.
Abone olOda TV'nin astronomik teklifini geri çeviren Sevan Nişanyan şu yanıtı vermiş: "Oda TV'nin temsil ettiği değerlere taban tabana zıt değerler savunduğumu kendilerine hatırlattığımda bunun hiç sorun olmadığını gerekirse bana ciddi miktarda paralar ödeyeceklerini söylediler. 'Gidiniz işinize' demek zorunda kaldım. Ben Oda TV'nin herhangi bir anlamda bir gazetecilik faaliyeti olduğu kanısında değilim. Oda TV adı verilen şey bir istihbarat operasyonudur."
Samanyolu Haber Tv'de yayınlanan "Medyada Bugün" programına konuk olan Sevan Nişanyan çarpıcı açıklamalarda bulundu. "Oda TV'nin içyüzü konusunda ben biraz bilgi sahibiyim." diyen Nişanyan şunları dile getirdi:
"Oda TV'den çeşitli hanım gazeteciler beni de çeşitli vesilelerle ziyaret ettiler. Evimde ziyaret ettiler. Bana ne kadar hayran olduklarını benle çok yakından görüşmek istediklerini defalarca ifade ettiler. Oda TV'den bana Oda TV'ye yazı yazmam için teklif geldi. Bunun çok şaşırtıcı olduğunu, çünkü Oda TV'nin temsil ettiği değerlere taban tabana zıt değerler savunduğumu kendilerine hatırlattığımda bunun hiç sorun olmadığını gerekirse bana ciddi miktarda paralar ödeyeceklerini bana söylediler. 'Gidiniz işinize' demek zorunda kaldım. Her iki sundukları havuç da son derece cazip olmasına rağmen... Dolayısıyla ben Oda TV'nin herhangi bir anlamda bir gazetecilik faaliyeti olduğu kanısında değilim. Oda TV adı verilen şey bir istihbarat operasyonudur. Bir psikolojik operasyon aracı olarak gündeme gelmiştir. Bunun ne kadarı Soner Yalçın ve çevresinin amatör çalışmasıdır, ne kadarı belirli mihraklar tarafından yönlendirilmektedir. Bu konuda somut bilgi sahibi olmadan konuşmak doğru olmaz. Edindiğimim izlenim, Oda TV'nin ciddi para tarafından desteklenen ciddi teknolojik olanaklarla desteklenen bir operasyon olduğu şeklindeydi. Dolayısıyla burada gazetecilerin fikirlerinden ötürü cezalandırılması hadisesinin söz konusu olduğunu düşünmüyorum. Soner Yalçın kitaplarıyla Türkiye'de şaşılacak bir antisemitik bir düşmanlık hareketinin de önderi olarak da gündeme geldi. Kamuoyunda birtakım düşmanca gündemler yaratma hareketinin kilit bir insanı olarak gündeme geldi. Burada başka bir şeyin örtülmesi olayı var. Temiz insanlar değil bunlar."